21/04/1240
Sarmaşıkların tırmandığı gür ağaçlarla kapanan, ay ışığının süzüldüğü yeşil patikada adımlıyordu.
Yorgunluktan sızlayan bedeninin çığlıklarını düşüncelerinin sesi ile bastırmaya çalışırken, yalnızca yürüyüp geçiyordu ağaç dalları ve kupkuru toprağın örttüğü yoldan. Tatlı tatlı esen yaz meltemi, gecenin serinliğini süpürüp kızın soluk, deniz saçları ve süt beyaz tenini okşuyordu usulca.
"Ne yapacağım şimdi?"
Yüreğindeki çaresizlik dudaklarının ardından dökülen fısıltıda vücut buluyordu ve gecenin gizli seslerine karışıyordu.
Tek bir şey dönüyordu zihninde, koruyucu meleği olan güzel kadının söylediği...
Bir çıkar yol bulabilme umudu ile adımlıyordu yıllarca adını duymasına rağmen bir kere bile görmediği görkemli şatoya. Elindeki, büyüleriyle izinin takip edilmesini imkansız hale getirdiği asasını sıkı sıkıya tutarken bir sonraki adımını planlamaya çalışıyordu.
Bir haftadır durmaksızın yürüyordu.
Doğru dürüst yemek yememiş, iyi bir uyku çekememiş ve en kötüsü de tüm bu yaşadıklarını hazmedememişti.
Yalnızca bir gün içerisinde canından çok sevdiği birini kaybetmiş, buna dayanamayıp bir çözüm bulmak için çaresizce çırpınırken işleri daha da bir kötü hale getirmişti.
Şimdi ne Sheina vardı, ne de özgürce yaşayabileceği bir yer...
Yaptığı yasaklı büyü yüzünden peşine düşülmüştü. Kaçaktı o artık. Kendi ülkesinden çıkmış, bu bir haftada İskoçya sınırlarına girebilmişti.
Hepsi... yalnızca sevdiği insanı kaybetmeye hazır olmayan genç yüreği yüzündendi.
On altı, on altı yaşındaydı sadece ve yaptığı büyük hata yüzünden daha Sheina'nın ölümünü atlatamadan evinden olmuş, çaresizce yollara düşmüştü.
"Yoruldum... biraz... biraz dinlenmeliyim..."
Gözlerini açık tutmakta güçlük çekiyordu ve açlık sınırına dayandığı için bilincini kaybetmek üzereydi.
Ağaçların arasından görünen devasa şatonun ışıkları bulanıklaşıyordu gözlerinde.
"Neredeyse vardım, az kaldı..."
Adım atacakken yorgunluğa ve açlığa daha fazla dayanamayacak olan bacakları ihanet etmişti genç kıza. Dizlerinin üzerine yığılırken gözleri de kapanıyordu.
"Az... kaldı..."
Ve saniyeler içinde yere serilmişti güçten düşmüş, zayıf bedeni.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
⤤𝐴𝑟𝑒 𝑌𝑜𝑢 𝐼𝑚𝑚𝑜𝑟𝑡𝑎𝑙⤦ 𝓌𝓌 𝒻𝒶𝓃𝒻𝒾𝒸
FanfictionYüreğinin derinlerindeki yaradan haykırdığı sözleri, bir tufan misali kapladı sessizliğin sesini. "Ölümsüzlük bir güç değil, ölümsüzlük bir lanettir. Ruhuna yıllarca işkence eder. Herkes gider, hep en sonunda yalnızca sen kalırsın..." "Acıların...
