GİRİŞ

311 31 7
                                    

Herkese merhaba!
Yeni kurguma hoş geldiniz. Öncelikle belirtmek isterim ki bu kitapta adı geçen insanların, yerlerin, birimlerin ve kuvvetlerin gerçek hayatla bir benzerlik göstermesi tamamen tesadüftür.
Kitap adıyla birlikte tamamen şahsıma aittir ve bu kitap 23 Mayıs Pazar günü yazılmaya başlanmıştır.
Lütfen ön yargısız yaklaşın ve beni takip etmeyi unutmayın.

O zaman...

Keyifli okumalar.

➻

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İBLİSLER VE AZİZELER

- g i r i ş -

Gökyüzüne bakmayı unutmuş insanlar yetiştirdiler.

Bundan üç yıl önce bir bilim adamı, alnının çatından vurulmadan dakikalar önce şöyle bir konuşmaya başladı;

"İnsanlığınızın, düşünce özgürlüğünüzün devamını istiyorsanız eğer; Saray'a bu kadar hak tanımayın. Sizin duygularınızı yönetecekler. Sizi iyilikten başka bir şey düşünemez, melek misali hareket eden ve şikayet etmeyen insanlar olarak şehrin belirli yerlerine gönderecekler. Düşünmenizi istemiyorlar. Çünkü onlara sadece üreten, isyan etmeyen, suskunluklarla boğulmuş kimseler lazım."

Ve sonra, kendisini hedef alan bir keskin nişancı tüm öfkesiyle tetiğe bastı. O bilim adamı o halk için dirsek çürütürken, karşılığını bir mezara bile sığdırılamayarak aldı. Çünkü Saray için hainler, kefen bile hak etmeyen insanlardı.

Sayın Profesör Yakup Yıkılmaz her yıl, Eylül'ün yedisinde anıldı Saray'dan gizli bir grup tarafından. Bu grup arasında, Saray'ın yetkilileri bile vardı. Ama kimse kimsenin yüzünü diline almadı. Kimse bir Yıkılmaz ölümü daha kaldıramazdı.

Eylül'ün yedisindeki.

yakında

İBLİSLER VE AZİZELERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin