🥀
🥀
13. Bölüm: KEDİ VE FARE
Hayat çok garipti. Olayların sonuçlarından doğan kaosları başkalarının hayatlarına serpiştirmeye bayılırdık. Bir hayatın üzerine yıkılmaması gerekeni yapardık. Onların hayatlarını mahvederdik. Pişmanlığa gerek yoktu. Geri alınamayacak enkazlardan doğan kaosları engelleyemedik ki, ne pişmanlığı? Haddimize değildi. Kaybettik, her ikimiz de. Kaoslara gebe hayatlarımız düğümlendi ve biz o kaosa ev olamadık.
Soğuk rüzgar elini eteğini gündüzden çekerken kurumuş göletin toprağı asıl rengini ortaya sermeye başladı. Ellerim cebimde, onu bekliyordum. Mısra'yı. Bulunduğum yer Batı tarafının sonuydu. Eskiden ferahlatan, tertemiz bir suya sahipti. Sanırım insanoğlu yeryüzünde belirgin köleler isteyince Tanrı öfkelendi, cennetini çekti.
Arkamdan gelen adım sesleriyle irkildim. Mısra bana doğru geliyordu. Tek başındaydı. "Gecenin bir saatinde, odama asker sokmak nedir? Sen hiç terbiye almadın mı?"
"Asker bir kadındı." Yanıma geldiğinde uykusuzluğun getirdiği agresiflikle kaşlarımı çattım. "Çok düşüncelisin gerçekten, sağ ol."
"Tamam Alin. Özür dilerim." derken bezmiş bir ifadeyle bana bakıyordu. "Şimdi asıl meseleye gelelim mi?"
"Halen bana neden yardım etmek istediğini anlamıyorum. Aranıyorum farkındasın değil mi?" Mısra gülümsedi. "Seninle görüştüğüm bilinirse idam edilirim, biliyorum." Çantasına eğildi ve içinden pembe kapaklı bir dosya çıkardı. Babamın masasında yakaladığım deneklerin dosyalarına benziyordu. Mısra'nın elinden şüpheli bir ifadeyle dosyayı aldım. "Sen bu krallığın varisisin."
Hanımefendiliğini koruyarak gülümsedi. Dosyayı açtım. Axel Dimitri Ol'e. "Sen ne yapmaya çalışıyorsun Tanrı aşkına! Bu adamı gördüm. Para içinde yüzüyor herif. Ne yapacak üç kuruş parayı?" diye parladım.
"Eminim, o da bir denek."
"Nasıl bu kadar emin oluyorsun? Bana bunlardan," dosyayı kaldırıp ona gösterdim. "daha fazla göstermek yerine anlat."
"Gördüm." dedi gözlerime bakarak. "Onu gördüm. İlaçlar enjekte ediliyordu. Çığlıkları," saniyelik bekledi. "Hala aklımda Alin. Çığlıkları. O adamı asla unutamam. Sana bir kolaylık sağlıyorum. Onu saraya getir, arama emrin kaldırılsın; kardeşini gör."
"Senin ne kazancın olacak bu işten?"
"Alin... Sen hatırlamıyorsun. Biz sizinle bir çocukluk geçirdik. Benim Batı'dan başka arkadaşım yoktu. Söyle bana, böyle biri için; aynısını yapmaz mısın?"
"Ne için yaptığın umrumda değil Mısra. Babanla aynı kanı taşıyorsun. O adam beni öldürmeye çalıştı. Bunu unutmam lazım ki sana teşekkür edebileyim." Dosyayı sırt çantama koydum. "Ama Axel bir denek ise onu yakalayacağım. Doğu tarafına girmem gerek."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İBLİSLER VE AZİZELER
Science Fiction"Ceylan da biliyor aslında, Tanrı kendisini bir av olarak yarattı. " 🕯️ O Azize'ydi. Ve ruhu benim cılız bedenimde yeşermişti. Sevgisi, nefreti, güçleri, iradesi ve aşkı benim kendi bedenimde yer bulmakta zorlanan ruhumla bir olmak üzereydi. O bi...