Saçma bir şekilde çok heyecanlıydım, aslında ilk defa okula gitmiyordum ama uzun zamandır gitmediğim doğruydu ve bu durum beni ister istemez biraz daha heyecanlandırıyordu. Ve bir sebep daha... Mavişim'i görmek, okul kapanınca yüzünü bile görmemiştim. Tanii ki de arkadaşlarım da var, hepsini çok özlemiştim. Nehir'i bile...
Hayatımda ilk defa bu adar erken kalkmıştım, hemen yataktan kalkarak telefonumu açtım. Okulla ilgili gelen mesajlar falan... Bu mesajları bile özlemişim.
Yaptığım ilk şey elimi yüzümü yıkayıp dolabın karşına geçmek oldu. Siyah pantolonum gözüme çarptı ilk önce, hem çok rahattı hem de her şeye yakışıyordu. Tam ideal!
Üzerineyse uzun zamandır almış olduğum fakat giymediğim ve rengi muhteşem olan bir tişört giydim. Tahmin etmesi pek zor olmasa gerek.
Mavi!
Allah'ım bu mavi neden bu kadar mükemmel, Merih kadar olmasa da...
Üzerime hızla geçirip banyoya gittim, sıra saçımdaydı. Normzl bir günde olsa asla uğraşmazdım ama normal bir gün değildi.
Ama yine de pek uğraşmadan yukarıdan bir topuz yapıp önlerinden hafif bıraktım, yeterliydi bence.
Kendi kendime şarkı mırıldanırken telefonuma gelen mesajla ekranını açıp mesajı okudum, istemeden yüzümde ufak bir gülümseme oluştu.
Nehir : Seni almaya geldim.
Nehir : Yanımda da biri var, pek heveslenme.
Nehir : Merih değil...
Nehir : Enes.
Nehir : Merih önceden gitmiş okula.
Nehir : Her neyse, hadi biz seni bekliyoruz aşağıda.
Nehir : Tek gelme diye.
Duru : Ya benim için mii?
Duru : Sen var ya,
Duru : Bir tanesin.
Nehir : Biliyorum.
Beni beklediklerini öğrendiğim an biraz daha acele etmeye başladım, tam evden çıkacakken aklıma annemler geldi. Tabii uzun zamandır okula gitmedigim için garipseyebilirlerdi, en iyisi bir not bırakmak.
Merhaba annem ve çok sevgili babam...
Nasıl başlayacağımı bilemiyorum zira çok tuhaf bir dönemden geçiyoruz. Sabah uyandığımızda beni görmezsiniz üzülmeyin lütfen, olur mu?Hatta belki siz bu satırları okurken ben çoktan gitmiş olacağım, kim bilir?..
Önceden de yazdığım gibi, sakin üzülmeyin. Uzun sürmez ama iyi olmaya çalışacağım. Söz veriyorum.
Not : Ben okuldan gelene kadar kahvaltı yapmayın.
Yazacaklarımı yazdıktan sonra elimdeki küçük kağıdı katlayıp salondaki sehpaların üzerine koydum.
Aşağı indiğimde Enes'in ve Nehir'in bir bankın üzerinde beni beklediğini gördüm, neşeyle yanlarına gidip konuşmalarını dinledim.
"Oo yengecim sonunda gelebildin." Enes'in dedikleri üzerine gözlerimi kısarak ona baktığım sırada pek neşeli olmayan bir tavırla cevap verdim.
"Mal mal konuşma, Enes." Bilerek 'mal' kelimesinin üzerine basarak söylemiştim.
"Mavi takılıyoruz." Göz kırparak elini omzuma koyması bir olunca, elimle kolunu tutup hafifçe çevirdim. Şey... Canını yakmış olabilirim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİŞİM | Texting
Non-FictionSiz : Lannn çok tatlısın Siz : Nasıl bu kadar tatlı olabiliyorsunuz acabaa? Merih Aykar : Derse dönmem lazım, bence sende dönsen iyi edersin. Siz : Ya beni de düşünürmüş yerim ben seni 👉👈 Siz : Lan salak tamam hadi benim yüzümden derslerinden geri...