💙
MAVİŞİM
E
vet, yine ders için erken kalktığım bir gün daha. Oflayarak kalkarken gözüm direkt olarak masamın üzerindeki telefona kaydı, hızla elime alıp mesajlara baktım. Tek bir mesaj dahi olmadığını görünce yatağıma koyup elimi yüzümü yıkamaya gittim.
Dersin başlamasına on üç dakika vardı ve ben elimde telefonum bilgisayar başında öylece oturuyordum. Sıkılıp Merih'e yazmaya karar verdim.
MavişininSahibi : Yakışıklı çocuk
MavişininSahibi : Aa bakmıyor.
MavişininSahibi : Lan Maviş baksana.
Onlarca mesaj gönderdim ama tek cevap dahi gelmedi.
MerihAykar : Tebrikler! Mesajın sayesinde uyandım.
MerihAykar : Ama cidden teşekkür ederim, yoksa dersleri kaçırıyordum.
MavişininSahibi : Biliyordum bir gün bana muhtaç kalacağını!!!
MerihAykar : Ya cümleyi buralara nasıl getiriyorsun anlamıyorum ki?
MavişininSahibi : Çünkü benim.
MerihAykar : Neyse, ders başladı. Ben giriyorum sen de gir.
MavişininSahibi : Bak yine beni düşünüyor, ya yerim ben bu çocuğu.
Oflayarak instagramdan çıkış yapıp zooma girdim. Ders edebiyattı... Soruları falan çözüyordum çok güzel bir şekilde ama bu sıkıcı olduğu gerçeğini değiştirmiyordu.
Derste sadece yedi kişi vardık, hoca da dahil.
Duru : Derse girsenize lan
Mavişim yazıyor...
Mavişim : Evet gençler gelin çok az kişiyiz.
Az önce beni mi onayladı o... Allah'ım sonunda, bir gün beni onaylayacağını biliyordum. Bu biraz saçma oldu ama kimin umrundaydı ki?
Merve : Gelmeyeceğim ben.
Savaş : Ben de gelemeyeceğim daha doğrusu uyuyacağım.
Duru : Ben de çıkayım o zaman.
Mavişim : Duru sen dur, daha da azalmayalım.
O bana mı dedi? Ya yazışı bile tatlı. Evlenirim çocuk ben seninle.
Duru : Tamamdır ben derse geçiyorum.
Zaten sırf o dedi diye hiçbir dersten çıkmazdım da neyse... Zaman kaybetmeden derse dönsem iyi olur, diyerek derse girdim. Bugün cuma olduğu için ondan sonraki iki gün ders yoktu. Sonunda! Haftasonu için aklımda çok güzel bir plan vardı...
Yarım saat olan ders iki saat gibi geçtikten sonra sonunda bitti. Hayır, bari bir şey anlasak. Hiç girmesem daha kârlıyım, en azından zamanım boşa gitmez.
Maalesef daha bugün ki derslerimiz bitmemişti ama daha diğer dersin başlamasına yirmi dakika vardı. Neden Merih'e yazmayaydım ki?
Gülümseyerek WhatsApp'a girdim. Evet, bu sefer kendi numarayla yazacaktım. Bari bu sefer benimle Duru olduğum için konuşsun.
Duru : Merih, merhaba.
Mavişim : Selam
Tabii ki de hemen oldu bittiyse getirmeyecektim, sohbeti uzatacaktım.
Duru : Ee napıyorsun?
Mavişim : Hiç öyle takılıyordum telefonda
Salak! Sen napıyorsun diye sorsana! Ondan başka cevap gelmeyince bu sefer ben asıl mevzuya geldim.
Duru : Ya Merih, fizik notlarını atar mısın bana?
Duru : Yani sınıftakilere sordum da, kimsede yokmuş.
Külliyen yalan... Kimseye sormadım ama bu ona sormamam için bir sebep değildi.
Mavişim : Tamamdır, bekle bir dakika ben atıyorum.
Tüm notları attıktan sonra ani bir kararla yazmaya başladım.
Duru : Merih bir şey soracağım.
Duru : Şimdi ben saçımı boyatacağım, yani boya değilde. Geçici renklendirme diyelim.
Duru : Hangi renk olsun?
Mavişim : Bilmem sen bilirsin.
Duru : Uçları mor? Komple siyah?
Mavişim : Ben anlamam aslında pek, dedim ya sen bilirsin.
Duru : Ya tamam o zaman mavi olsun.
Duru : Yani eğer ben bileceksem.
Duru : Mavi olsun.
Mavişim : Olsun, güzel olur.
Duru : Gözlerin gibi...
Ben tam bir salağım! Direkt "seni seviyorum çocuk" deseydim daha az dikkat çekerdim.
________
Oy ve yorum atar mısınız?
Bu kitabın büyümesi için tam bu satıra etiket atarsanız çok sevinirim >
Umarım beğenirsiniz.
Hoş kalın, hoşça kalın 💙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİŞİM | Texting
Non-FictionSiz : Lannn çok tatlısın Siz : Nasıl bu kadar tatlı olabiliyorsunuz acabaa? Merih Aykar : Derse dönmem lazım, bence sende dönsen iyi edersin. Siz : Ya beni de düşünürmüş yerim ben seni 👉👈 Siz : Lan salak tamam hadi benim yüzümden derslerinden geri...