BİR DELİ HASRET

6.BÖLÜM

"Ekibin belini büktük Hasret, kafanda birleri varsa çok iyi olur."

"Elbette var Yalın Bey, ben bu şirkette beş yıldır çalışıyorum ve neler neler var inanamazsınız."

"Dinliyorum o halde."

"Yasemin, sekreter olan. Onun muhteşem içerik fikirleri vardır ama Gürhan egosu yüzünden ona hiç şans vermemişti. Bende ona fikirlerini dosyalamasını söylemiştim. Dosyayı birlikte inceleriz, eğer beğenirseniz o içerik üreticisi olsun istiyorum."

"Tamam. Peki editör?"

"Taner, Sinem'in yardımcı. Bu şirkete staj için gelmişti, o günden beri de kendini göstermeye çalışıyor ama tiye alınmadı. Çok titizdir, ona verilen bir işi bütün benliğiyle yapar. Şans veren olsa neler başarır inanılmaz."

"Tamam, onca zaman iyi şeyler biriktirmiş olmana güveniyorum. Asistan?"

"Nergis, Gürhan'ın asistanı. Karınca gibidir ama kimin adına çalışıyorsa onun için. Ben onu donanımlı bir yardımcı yaparım."

"Kafanda ekibini kurmuşsun zaten, o zaman yarın toplantı yapalım. Dosyayı bu akşam alırsan inceleriz, sabaha hazırlıklı oluruz."

"Tamamdır."

Davul ve zurna seslerini duyunca omuzlarım sallandı, zaten bir yerde müzik sesi duymayayım. Sese kulak kesildiğim anda donup kaldım.

"Oh hayır" deyip koşmaya başladım. Yalın Bey'in odasından çıkıp karşıya, terasa açılan kapıya gittim. Hiç hız kesmeden terasa çıkıp şirketin önüne bakan kısıma gidip aşağıya baktım. Emre yanında davul ve zurna almış kapının önünde oynuyordu. Beni görünce başladı söylemeye. Yalnız nasıl güzel eğleniyordu.

"Manyak" diye bağırdım. Ardından yanına gitmek için içeriye geçtim, ardından merdivenlere, ordan aşağıya indim. Kapıya çıktığımda karışma geçti. Birlikte oynuyorduk artık, duyan geliyordu içeriden. Onunla birlikte söyledim bende.

"Emre ne yapıyorsun oğlum şirketin önünde?"

"Sen bana senden aylar sonra mezun olunca aynısı yapmıştın, ben bunun hayalini kuruyorum yıllardır kızım kaçırır mıyım? Çok tebrik ederim baş editör hanım." Müziği kesmelerini işaret ettiğimde ses birden kesildi.

"Teşekkür ederim ama gönder bunları, patronum yukarıda."

"Şu mu?" deyip eliyle selam verdiği yere baktım. Yalın Bey orda duruyordu.

"Aynen, hadi gel bir kahvemi iç."

"Bugün izinliyim seni alayım dedim aslında, yemek yeriz birlikte."

"Olur ama daha çıkmama bir saat var."

"Bir saat sonra alırım o zaman."

"Peki canım."

Ona karşı el sallayarak içeriye girdim, merdivenleri çıkıp sola döndüğümde Yalın Bey bana doğru geliyordu.

"Erkek arkadaşın mı?"

"Evet, yani hayır. Erkek ama arkadaşım."

"Anladım. Sen istediğin zaman çıkabilirsin."

"Aha ben! Mesai saati bitmeden hiçbir yere gitmem, hem odamın işi bitecek gibi. Gülizar Hanım odasının toplantı odası olmasına izin verdi, onun özel eşyalarını toplayacağım."

Başını salladı ve dönüp gitti bende sekreter masasında oturan Yasemin başına dikildim.

" Bir şey mi istemiştiniz? "