Yirminci Bölüm

124 19 20
                                    

Merhaba KORKUSUZ, umarım hayatınızda her şey yolundadır. Eğer yolunda değilse KORKUSUZ olmayı unutma, her şey bir gün geçer, sadece KORKUSUZ ol. Umarım beğenirsiniz. Yorum yapmayı unutmayın.

                                                                      

Özür dilerim, her şey için özür dilerim.

(Ecem Seven...)

Giderek akşam olmaya başladı ve ben hazırım. Adam neredeyse benim yemeğimi getirmek üzereydi.

Kapının arkasına geçip Ada'ya yanıma gelmesini söyledim. Kapı kolundan ses gelmeye başlayınca iki elim ile ayna parçasına sarıldım. Yavaş yavaş kapı aralanıp siyah giyimli adam içeri girdi. Üstüne atlayacağım sıra kapıdaki diğer adam "patron beni çağırıyor. Sen yemeği ver gel" dedi.

Şükürler olsun!

Kapıda normalde iki adam bekliyordu ve şuan o adamlardan biri gidiyordu. Bu da demek oluyor ki bu gün buradan kaçacağım.

Adam elindeki yemek tepsisini indirdiği an arkadan sırtına aynayı sapladım. Aynayı saplamamla adam bana dönünce aynayı sırtından çektim. Çığlık atmak istedim.

Ben bu değilim, ben... Ben ne yaptım böyle?

Elim ayağım boşaldı. Elimdeki kanlara bakınca başım dönmeye başladı.

Sakin ol Ecem, ben burdayım.

Ada'ya baktım. Yüzüne bir gülümseme yerleştirmişti.

Ben birini öldürdüm.

Adam gözlerimin önünde yere yığılınca ayaklarım daha fazla bedenimi taşıyamadı. Yerde kanlar içinde yatan adamın yanına düştüm.

Ecem, kalkman lazım. Diğeride gelirse daha kötü olur.

Ada'nın sözlerine kulak asıp ayağa kalktım. Elim ayağım titresede adamın üstündeki silahı aldım. Birini daha vuramam, yapamam.

Ayak sesleri duyunca kapının arkasına saklandım. Diğeri gelip yerde yatan adamın başına geçtiği an kapıdan çıkıp ikisini odaya kilitleyecektim.

Allahtan yerde yatan adamın üstünde odanın anahtarı vardı. Yoksa bu planı yapamazdım.

Diğer adam da gelip hızla yerde yatan adamın başına geçti. "Noldu lan burda?! Kız ner..." hızla kapının arkasından çıkıp ikisini içeri kilitledim.

Sakin olalım. Tamam, bu kadarını atlattık, devam etmeliyim.

Silahı hızla iki elim ile tutup önüme doğrulttum. Kalp ritmim şaşmıştı. Sakin kalmakta zorlansamda gözlerimi dört açıp etrafı kolacan ettim.

Ya her an önüme biri çıkarsa, ya onu olayın paniği ile vurmak zorunda kalırsam?

Yukarı çıkan merdivenlerin olduğu tarafa geldiğimde yavaş yavaş yukarı çıkmaya başladım. Etrafta hiç adam göremiyorum. Nerdeler acaba?

Ada yan tarafımdan hızla koşup üst kata çıktı. Bende peşinden üst kata çıktım. Etrafta kimse yoktu. Neler oluyor?

Elimdeki silah ile arkama döndüğümde karnıma bir darbe almamla zemin ayağımın altından kayıp gitti. Tutunacak bir yer bulamayınca merdivenden yuvarlanma başladım. Şimdi olmaz, şimdi ölemem. O adamı öldürmeden ben ölemem. Merdivenin sonuna geldiğimde ağzımdan kanlar akmaya başladı. Bileklerim tam iyileşmediklerin için bileğime sarılı olan sargı bezinin üstü kıpkırmızı oldu. Ayağa kalkmaya çalıştığım sıra sağ tarafımdan biri beni ayağı ile yana savurdu.

Kolej Savaşçıları 2 İhanet Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin