Bölüm 36

15.3K 1.5K 1.5K
                                    

Merabayın anam, biz geldik! Biz de şey: ben, Begüm ve Yılan akademisinin bebeği Bonapart! Hep birlikte geldik

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Merabayın anam, biz geldik! Biz de şey: ben, Begüm ve Yılan akademisinin bebeği Bonapart! Hep birlikte geldik. Şaşırdınız dimi? Şu sıralar bölüm atma performansım beni bile şaşırtıyor. Sizi şaşırtması da çok normal ama unutmadan hemen bana bir nazar duası okuyabilir miyiz?  Teşekkürler.

Umarım Begüm'ün çekincelerini, Kuzey'in sebeplerini (!) bir nebze de olsa sizlere aktarabilmişimdir. Zaman içinde bunlar daha da anlaşılır bir hale gelecek olsa da aklınıza yatmayan bir şeyler olursa hemen bana sorabilirsiniz. Bu konuda biraz yetkili biri sayılırım ne de olsa. İlla aklınızdaki sorulara cevap bulmak için değil, Kuzey'e ya da hikayedeki başka birine sövmek istediğiniz yerlerde de bana müracaat edebilirsiniz.

O zaman yallah bölümü okumaya! Sizi seviyorum iyi ki varsınız.

Sağlıkla kalınız...

DİKKAT! BU HİKAYEDE DUYAR KASMAK TEHLİKELİ VE YASAKTIR!

(Gerekirse ben bolca kasıyom zaten siz zahmet etmeyin anam.)

SEYYAR SATICILAR ve TDK'ler GİREMEZ.

Bölüm 36

Kuzey'in sürdüğü krem elimin acısını hafifletince yavaşça oturduğum yerden kalktım. Evin içinde Kuzey'i aramaya başladım.

"Kuzey?" Mutfak kapısının yanında, eğdiği başını elleriyle çevrelemiş bir şekilde duvarın dibinde otururken buldum Kuzey'i. Hafifçe çöküp omzuna dokununca bana döndü.

Avuç içleriyle yerden destek alıp oturuşunu düzeltti.

"Begüm? Ben yanına gelip seni rahatsız etmek istemedim ama merak ettim. Çok merak ettim. İyi misin?" Her zaman sesindeki kendinden emin tona alışkınım ben, şu an ki tereddüttü, sesinin titreyişi bana öyle yabancı ki...

"Rahatsız etmek mi?" Yani yanıma gelip beni o şekilde görmesini istemedim ama rahatsızlık? Bunu beni rahatsız etmemek için yapmış olması beni rahatsız etti asıl.

Baş parmağıyla avuç içini ezerken zar zor duyduğum bir şekilde "Korktum." dediğinde ben de yanına oturdum.

"Neden korktun?"

"Anlatsan da anlamamaktan korktum. Bir kez daha seni anlamayıp kıracak bir şey söylemekten korktum" Düşük omuzları dolu gözleri, sesindeki yorgunluk... Beni hazırlıksız yakaladı.

"Ben aptal bir adam değilim Begüm. Bilmediğim sularda kulaç atmakta yani empati kurmakta başarılı değilim belki ama olacakları öngörmek konusunda iyiyimdir. Sen bana, ancak benim umutsuz hayatıma gönderilmiş bir lütuf olabilirsin dediğinde anladım ben... Senin, beni çaresizliğin başka bir yönüyle sınayacağını anladım." Şaşkınım.

Sinsirella MasalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin