{Bir sonraki bölüm final... Final bölümünü yazmayı bitirdim, duygusal bir kelebeğim şu an her an ağlayabilirim. İyi okumalar canlar.}
Olmazsan olmaz
Büyümez çiçeklerim
Toprağım havalanmaz
Kurur gider bahçelerim
''Deva, annecim koşma, düşeceksin takılıp!'' Karaca gelen paketleri boşaltmaya devam ederken Deva'nın Azer'le yakalamaca oynamasını doğru bulmasa da, Azer Kurtuluş'un da çoğu zaman bir çocuktan farkı yoktu.
''Azer bari dışarıda oynasanıza!'' dedi Karaca bu sefer onu durdurup. Azer kızına kaçması için işaret edince Deva kahkahalar atarak bahçeye çıktı ve Azer Karaca'ya baktı.
''Güzelim, çocuk sıkıldı sabahtan beri. İlgilenemedik onunla. Hem ben sana demedim mi sen kendini yormayacaksın diye. Gel sen de bahçeye otur, hatta bir çay koyayım sana.'' dedi Azer. Karaca adamın hemen arkalarındaki mutfağa gitmesini engellemek için kolundan tuttu.
''Ya Azer, aslında şey... Test mi yapsak?'' dedi Karaca dudağını ısırıp.
Adana'da masallara uygun güzellikte ve kocaman yemyeşil bahçesi olan eve taşınalı 2 ay olmuştu. Ama Karaca'ya eşya beğendirmek oldukça zor olduğu için, hala bazı şeyler kargoyla evlerine geliyordu.
Bütün bunlar yaşanırken, Karaca ve Azer ailelerini büyütmek istediklerine karar vermişlerdi. Bu sebeple, yaklaşık 1 aydır deniyorlardı ama henüz bir değişiklik olmamıştı.
Karaca'nın söylediğiyle Azer duraksadı.
''Yapalım, yapalım tabii de... Oldu mu sence bu sefer?'' Azer fazla heyecanlanmak istemiyordu, çünkü yapılan testlerin negatif çıktığını görmek gitgide daha fazla canını sıkıyordu.
''Bilmem ki. Ama bakmak lazım yani...'' dedi Karaca da dudaklarını büküp omuz silkerek. Azer kafasını salladı.
''Sen çık yukarı, ben Deva'yı iki dakika oyalayıp geliyorum.'' dedi hevesle. Karaca da Azer gibi heyecanlanmak istemese de kendine engel olamamış, karnına ufak bir sancı girmişti. Azer kızlarının arkasından bahçeye çıkarken, Karaca da ahşap merdivenlerle yukarı çıktı. Alt kattaki tuvaleti daha çok misafirler kullanırken üst kattakini Azer ve Karaca kullanıyordu.
Derin bir nefes alıp tuvaletin kapısını arkasından kapattı ve testlerin durduğu dolabı açtı. Daha önce çıkan negatifleri düşünmemeye çalışarak testi yaptı. Birkaç dakika sonra tuvaletin kapısının açılmasıyla kapıyı açtı ve Azer içeri girdi.
''Nedir durum?'' dedi gözlerini açıp merakla ona bakarak. Azer'in heyecanına gülerek omuz silkti kadın.
''Bakamadım.''
''Ne demek bakamadım?'' dedi Azer ve uzanıp testi aldı. Dudaklarını birbirine bastırıp nefes verişinden yine negatif olduğunu anlamıştı Karaca. Omuzlarının çökmesine engel olamayıp kendini lavabo mermerine yasladı.