Bölüm 17

722 51 131
                                    

Nasılsınızzzzz?

Umarım beğenirsiniz

İyi okumalar

<•••>

Gergin bekleyiş Umut’un babası yukarıda uyurken sessiz adımlarla aşağıya indikten sonra sona erdi. Yamaç ve Selim hızla ayağa kalkarak çocuğa beklenti dolu gözlerle bakmaya başladılar.

“İzin verdi" Umut sevinçle çığlık attı. Yamaç hızla Umut’a ilerleyip onu kucağına alarak döndürmeye başladı.

“Afferim sana amcacım.”

Saçlarının arasına bir öpücük kondurdu. Selim kıskandığını hissederek onlara ilerledi o da Umut’a sarıldı.

“Birazcık sürüneceksiniz ama buna değer bence.” İkisinde omuzuna birer tane vurdu. “Gidin ve babamı alın koçlar”

Keyifler yerindeydi ama bakalım Salih’le yeniden karşı karşıya geldiklerinde neler olacak.

***

Sabahın geç saatleri, Salih çoktan uyanmış, yine boş bakışlar eşliğinde tavana bakıyordu. Yarası daha iyi gibiydi. Artık çok acımıyordu.

Acıyan tek yeri kalbiydi.

Aşağıya inip o insanlarla karşılıklı nasıl oturacağını düşündükçe geriliyor ve yine yaraları gün yüzüne çıkıyordu.

Büyük bir off çekerek yatakta doğruldu. Ayağa kalkıp ebeveyn banyosuna ilerledi ve yaralarına dikkat ederek ufak bir duş aldı. Odasına geri dönüp dolabından bu sefer takım seçmek yerine kırmızı bir kazak ve gri bir eşofman altı seçti. Yarasını fazla zorlamayın kıyafetler giymesi gerekiyordu yoksa takımından asla vazgeçmezdi.

Islak saçlarını kurutup, geriye doğru taradı. Son olarak da kadife kutudan bir tesbih alıp, bileğine geçirdi. İşte şimdi hazırdı.

Aynadaki karizmatik ve yakışıklı görünümüne bakıp memnun bir şekilde gülümsedi.

Odasından çıkıp hemen yan taraftaki odaya girdi. Burası Umut’un odasıydı.

Umut yine sere serpe, dağınık bir şekilde uyuyordu yatağında. Salih yatağa yaklaşıp önce oğlunun dağınık saçlarını okşadı, ardından kocaman bir öpücük kondurdu alnına.

Bu kadar sevgi yeter, şimdi uyandırma zamanı.

Komidin üzerinde yarısına kadar su ile dolu olan bardağı alarak Umut’un yüzüne döktü.

Mışıl mışıl, masum masum uyuyan Umut ıslaklığı hissettiği gibi zıplayarak uyandı ve hızla baş ucunda elinde bardakla bekleyen babasına baktı.

“Baba ya, yine mi? Bir kere de normal bir şekilde uyandıramaz mısın beni?” Yine söylenmeceler başlarken, Salih umursamadan kapıya doğru adımladı.

“Kalk, duş al, giyin, aşağıya gel!” Odadan çıkamadan emirlerini yağdırdı ve kapıyı açarak dışarı çıktı.

Salonda Medet abisi için mükemmel bir kahvaltı hazırlamış, son olarak da menemen tavasını masanın merkezine yerleştiriyordu.

Salih bunu gördüğü gibi kaşlarını yukarı kaldırdı ve gülümsedi.
“Vay efendim, vay, vay.” Masanın üzerindeki salatalığın birini alarak ağzına attı. “Bunu neye borçluyuz Medet bey?”

“Abi aşk olsun, sanki hiç yapmıyorum.” Salih Medete inanmaz gözlerle baktı.

“Yapmıyorsun tabi, ayda yılda bir görüyoruz, normalde bir tek menemen yapıyorsun o kadar" dedi omuz silkerek.

Çukur || Umut Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin