Bölüm 32

320 24 57
                                    

Geçen bölüm beni destekleyenlere çok çok çok çok teşekkür ediyor ve onları öpüyorum..

Sağolun bebekler.

Hadi şimdi bölüme geçelim. Yorumlarınızı bekliyorum. Azıcık çekiştirelim Vartolu ve İdris'i hsbwbababwbwbhwg

<•••>

Salih çok küçük yaşta kaybetmişti annesini. Çok küçük yaşta vermişti ruhunu toprağa. Çok küçük yaşta kaybetmişti benliğini.

Çok küçüktü be. Sadece 8 yaşındaydı o zamanlar. Ne hata etmiş ola bilirdi ki bu acılara katlanmak zorunda kalmıştı? Hangi günahın bedeliydi bu yaşadıkları?

Halbuki masum bir candı..

İnsanlar görmemişti yaralı yüreğini..

İnsanlar duymamıştı yakarışlarını, isyanlarını..

Ya da belki de görmezden gelmeyi, kulaklarını tıkamayı seçmişlerdi.

Bir çocuğun daha kirlenmesine göz yummuşlardı. İnsan tabiatı böyleydi işte. Bencil, aşağılık..

Yardım eden kimse olmadı Salih’e, kendi başına, tırnaklarıyla kazıyarak geldi şu anki konumuna.

Çok fazla fedakarlık etti, çok şey kaybetti..

Ruhunu, saflığını, temizliğini, paklığını.. En önemlisi de masumiyetini kaybetti.

Bin öldü, bir dirildi..

Dünyanın en mutlu adamı olmaya layık kişi, küçüklüğünden beri dayanılmaz acılara, geçmez yaralara maruz kaldı. Hala kalıyordu..

Yalnızlıktan artık intihar etme noktasına geldiğinde tanışmıştı Medet’le..

Medet.. Hayatında ilk kez güvendiği kişiydi Medet..

Bu güne kadar kardeşim dediği adam. Bir kere bile güvensiz hissetmemişti ona karşı. Salih’ten habersizce iyileştirmeye başlamıştı yavaş yavaş kalbini.

Yalnız değildi artık bu dünyada. Onunda bir ailesi vardı.. böyle düşünüyordu medete karşı.

Medetle gezip dolaşmıştı her yeri, ayak izlerini, ismini kazımıştı gittikleri yerlere.

Sonra Celesun gelmişti. Küçük kardeşi olarak gördüğü adam. İkinci defa güvenmeyi seçmişti. Şaşırtıcı bir şekilde yine galip olmuştu.

Öyle ki, bazen hiç karşılaşmamayı dilediği zamanlar olmuştu.
Salih yüzünden kaybetmişti Celesun ailesini..

Aile önemliydi, Aile her şeydi.. Nasıl bu yüke katlanıyordu aklı hala almamıştı ama, Celesun onun gözünde en güçlü insandı..

Sırayla çok insan gelip geçmişti hayatında. Ona ihanet eden, ya da gerçek dost diye bileceği insanlar çıkmıştı karşısına. Azer gibi, Murtaza gibi..

Afganistan’a gitmişti. Orada bir kıza sevdalanmış, sevdasından deliye dönmüştü. Kaçırmıştı kızı. Sonrasında başı beladan kurtulamamıştı ama olsun.

Kız hamile kalmıştı. Dünyalar Salih’in olmuştu. Salih’ten mutlusu yoktu o zamanlar.

Ama, her zamanki gibi bunun da bir sonu vardı..

Ne hikmetse, kızın birden bire dönü vermişti gözü. Umut 8 aylıkken öldürmeye çalışmıştı hem kendini hem çocuğunu.

Salih yetişmeseydi kaybediyordu neredeyse, o denli ciddiydi durumu.

Çukur || Umut Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin