Tekrardan merhaba sevgili okurlarım!
Okumadan önce yıldızı parlatmayı unutmayın! ^^
İyi okumalar♡
Bölüm Şarkısı: Cem Adrian - Keskin
####
Ablamın başımda durup beni çağırmasıyla uykulu gözlerle ablama baktım.
"Ya niye uyandırıyorsun ki beni? Uyuyacağım ben, Allah Allah ya uyuyacağım!" Diyerek bağırdım ve tekrar kafamı yastığa gömdüm.
Yastığımın kaymasıyla kafam yatakla buluştu, sinirle yatağımda doğruldum.
"Abla sen neden beni rahat bırakmıyorsun? İstediğinizi almadınız mı, daha ne istiyorsunuz benden ya ne? Dershanem mi var beni uyandırıyorsun, işim mi var, çalışıyorum da benim mi haberim yok? Yani ne var ne!?" Diyerek sinirle bağırdım.
Uyku benim için en önemli şeydir. Uyandırıldığım zaman haddinden fazla sinirlenebiliyorum.
Sonuçta ne demiş uyku perileri; uyku en hakiki müşriktir!
Ablam kafama vurup, "cırlama kız! Selim gelmiş, aşağıda seni bekliyor. Kalk hazırlan hadi," dedi gülümseyerek, hızla ayağa kalkıp bağırarak, "Ne! Neden? Nasıl? Niye?" Diyerek art arda sorular sormaya başladım.
Ablam sırıtarak, "seni kahvaltıya götürmeye gelmiş," dediğinde şaşırarak, "niye ki?" Diye sordum masum bir çocuk gibi.
Selim Karaca'nın burada, benim evimde, benimle ne işi olabilirdi?
Ablam imalı bir şekilde göz kırpıp, "anlasana kız, seni yakından tanımak istiyor. Kahvaltı bahane sohbet şahane!" Dedi gülümseyerek.
Göz devirip yatağımla vedalaştım, sonbahar aylarında olduğumuzdan hava artık soğuktu ve ben sıcacık yatağımı terk edince soğuk hava bedenimi adeta yalamıştı.
Ürperen bedenimi ve kabaran tüylerimi boş vererek lavaboya girdim. Rutin işlerimi hallettikten sonra üstüme siyah renk bol bir kazak ve kot pantolon giyip saçımı at kuyruğu yaptım.
Pantolonumun kemer askısına pembe çiçek desenli, siyah renk bir fular bağladım ve hafif makyaj yapıp koluma siyah saatimi taktım. Son olarak da iki fıs parfüm sıkarak hazırlanma işlemimi sonlandırdım.
Siyah rengini çok sevdiğimi söylemiş miydim?
Odamdan dışarı çıkıp aşağıya indim, koltukta oturmuş Selim Karaca'yı görmemle göz devirip yanına ilerledim. Ablam ise mutfak kapısının pervazına yaslanmış bizi dikizliyordu.
"Hazırım, çıkabiliriz," dediğimde bana bakıp gülümsedi ve ayağa kalkarak heybetli vücuduyla karşımda durdu.
"Bir dakika, bir telefon görüşmesi yapmam gerekiyor. Kusura bakma lütfen, beni biraz bekleyebilir misin?" Diyerek dünki öküzlüğünün aksine kibar bir şekilde sorunca kafamı olumlu anlamda sallamakla yetindim.
Pencerenin yanına ilerleyip telefonuyla konuşmaya başladığında kendimi onu incelerken bulmuştum.
Üstünde gözleri gibi lacivert ve boğazlı bir kazak vardı, siyah kot pantolon ve giydiği siyah deri ceketiyle mükemmel gözüküyordu. Siyah renk saçları alnına dökülmüş yüzüne hoş bir hava katmıştı. Kafamı iki yana sallayarak onu incelemeyi bıraktım.
![](https://img.wattpad.com/cover/273838983-288-k333300.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Evlilik Meselesi
Chick-Lit"Senden nefret ediyorum Selim Karaca!" "Duygularımız karşılıklı Sahra Yenilmez!" Mecburi bir evliliğin sonucunda keşfedilen yeni duygular ve değişen hayatları okumaya hazır mısınız? Bu Sahra Yenilmez ve Selim Karaca'nın hikayesi, onların çılgınca il...