Chris Evans bu sefer doğruluk yerine cesareti tercih eder.
Bunun sonucunda Scott Evans ondan seçeceği bir mesajı cevaplamasını ister.
Belki biraz da Dirty Talks*
#1 Marvel.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gözleri açılmamak için fazlaca dirense de yanındaki yumuşak sıcaklık onu, gözlerini açıp yaşadığı anın tadını bilinçli olarak çıkarmaya itiyordu. Olduğu yerde biraz hareketlenip, kalçasını aşağı kaydırdığında teni Chris'in dizine değdi.
O an hala çıplak olduğunu fark etti.
Yüzünde büyük bir gülümseme belirirken, bunun Chris'in de hala çıplak olduğunu gösterdiğini biliyordu. Sırıtmasına engel olamayarak yanında yatan adama döndü.
"Günaydın."
Chris, kafasını yastıktan kaldırıp uykulu bakışlarını ona çevirdi. Yüzünde salak bir gülümseme vardı.
"Günaydın."
Tamamen ona doğru dönüp, genç kızı kollarının arasına aldı.
"Ne geceydi ama!"
Kaila, hatırladığı anlarla yanaklarının kızarmasına engel olamadı. Chris'in üzerinde gezinen parmakları, midesinde hissettiği kasılmalar, teninde yavaşça süzülen ve geçtiği yeri parlatan yağ...
"Cidden ne geceydi..."
Chris'in elleri, Kaila'nın çarşafın açıkta bıraktığı boyun kısmında gezdirdi.
"Çok iyiydi."
Sanki, Kaila'nın da bir şeyler söylemesini bekliyor gibiydi.
"Öyleydi."
Chris yüzüstü yatıp dirseklerine yaslanarak gözlerini Kaila'ya çevirdi.
"Ne kadar iyiydi örneğin?"
Chris Evans, sürekli övgü duymaya alışmış küçük bir erkek çocuğuydu.
"Çok iyiydi."
Kaila'nın sesindeki baştan savma Chris'in yüzünü asıp, kafasını çevirmesine sebep oldu. Bunu gören Kaila, derin bir nefes aldı ve ellerini Chris'in yüzüne götürdü.
"Hey, bana bak."
Chris küskün bakışlarını ona çevirince uzanıp dudaklarına bir öpücük bıraktı ve geri çekildi.
"Fazla deneyimim olmadığı için ne kadar iyi olduğun hakkında bir şeyler söyleyemiyorum."
Chris, ona bakmaya devam ediyordu.
"Ama genel olarak çok iyi olduğunu söyleyebilirim."
Chris'in yüzünde ufak bir gülümseme belirdiğinde, Kaila'nın yüzündeki ifade haylaz bir tavır aldı.
"Hayır yani ama ille de birileriyle karşılaştır diyorsan bunu denerim."
Chris'in yüzünde meydan okuyan bir ifade belirdi.
"Siz Grinin Elli Tonu'nu okumuştunuz, değil mi?"
Chris'in kararan göz bebekleri bu sorunun cevabını veriyordu.
