Emma yavaşça gözlerini araladı. Kafasını hafifçe sağa çevirince kafasının yastıkta olduğunu fark etti. Şaşkınlıkla yatakta doğruldu. O hücrede olmayı beklerken bu gereğinden fazla düzenli ve gösterişli oda onu şaşırtmıştı. Oturduğu zaman içe göçen yatağından, yatağın çok yumuşak olduğunu anladı.
Hızlıca kendini yataktan attı. Yatağın dibinde duran bir çift terliği görünce daha da şaşırdı.
Terliğe kadar düşünmüşlerdi. İşte bu garipti.
Emma yavaş yavaş yürüyerek odayı turladı.
Köşede büyük bir kitaplık vardı. Emma kitap okumayı sevmemesine rağmen kitaplığı çok hoş ve şık bulmuştu. Ahşap kitaplığın kenarları krem rengindeydi.
Odanın ortasındaysa Emma'yı en çok şaşırtan şeyler duruyordu.
Birden fazla tuval ve renk renk boyalar...
Emma'nın hobilerini öğrenmişlerdi ve genç kız için bu sürprizi hazırlamak Natasha'nın fikriydi. Kızıl ajan, Emma yabancılık çekmesin diye uğraşıyordu. Ne kadar onu zorla buraya getirmiş olsalar da o bir gençti ve hobileriyle uğraşmaya ihtiyacı vardı.
Odanın diğer köşesinde ise büyük bir çalışma masası vardı. Odanın siyah duvarlarına inat her şey beyaz ve krem renginde döşenmişti. Çalışma masasının üzerinde iki tane bilgisayar vardı. Biri diz üstü diğeri ise masa üstü bilgisayardı. Masanın üstünde olması gerekenden daha büyük bir masa lambası vardı ve bu lamba tek başına odanın yarısını aydınlatacak cinstendi.
Oda dört duvar olması gerekirken üç duvardı. Bir duvar boydan boya camdan yapılmıştı ve şehrin bütün manzarası görünüyordu. Camın kenarına armut koltuklardan vardı. Odanın duvarlarındaki anlamsız resimler fazlasıyla dikkat çekiyordu.
Toz pembe makyaj masasının üstünde çeşit çeşit bakım malzemeleri, makyaj malzemeleri vardı. Hepsi de Emma'nın kendi şirketinin ürünüydü.
Odanın içindeki kapı açılınca oda büyüklüğündeki banyo gözler önüne geldi. Jakuzi başlı başına küçük bir oda iken olmayan kapısıyla tuvalete açılıyordu.
Garip diye mırıldandı Emma. Her şey çok garipti. Tony Stark, milyonlarca olan parasının çok ufak bir kısmını bilmeden öz kızı için harcamıştı.
"Sonunda uyanabilmişsniz bayan Stones"
Nereden geldiği belli olmayan sesle yerinden sıçradı. Ağzından belli belirsiz birkaç küfür döküldü. Sesin kaynağını ararken kendi etrafında döndü.
"Ben Tony Stark'ın geliştirdiği yapay zeka Friday, bayan Stones beni ne kadar ararsanız arayın göremeyeceğinize eminim"
Robotik ama bir o kadar da kadın sesine benzeyen sesi garipsemiş hatta biraz tırsmıştı.
"Uyandığınızı patrona haber vermemi ister misiniz?"
Patron dediği kişi Tony ise hiç istemiyordu Emma.
"Bu odada olan hiçbir şey patronunun kulağına gitmezse sevirim Friday, hele bir gitsin bütün kablolarını tek tek
sökerim. "
Kapıyı açmaya çalıştı. Ancak kapı açılma belirtisi bile göstermiyordu.
" Burada kaldığınız sürece bu odadan çıkmanız yasak bayan Stones"
Genç kız sinirle nefes verdi.
"Pardon da bu emire uyacağımı onlara kim söyledi?!"
"Kapı açamayacağınız bir sistemle kilitli. Camlar, kırılmaz cam. Kendinizi küçük su giderine sokamayacağınıza göre bu odadan çıkamazsınız. Sorun çıkartmadan odanızda kalmanız sizin için en iyisi olabilir."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Apple Pie | Pietro Maximoff
Fiksi PenggemarÇünkü kim olursan ol, ne yaparsan yap, bütün yüreğinle gerçekten bir şey istediğin zaman, Evrenin Ruhu'nda bu istek oluşur. Bu senin yeryüzündeki özel görevindir. Her şey bir ve tek şeydir. Ve bir şey istediğin zaman, bütün Evren arzunun gerçekleşme...
