BASKETBOL

274 97 6
                                    

                       

                            ***********Sabah Meryem 'den önce kalktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

                            ***********
Sabah Meryem 'den önce kalktım. Kahvaltıyı hazırlarken o da uyandı:

-Günaydın.

Ona gülümsedim:

-Bugün için heyecanlı mısın ? Diye sordu bana :

-Evet ama maç günü daha heyecanlı olacağıma eminim.

-Biz böyleysek Enes 'i düşünemiyorum. Nasıl olsa onun için önemli bir şey bu.

Kahvaltı ettikten sonra Meryem giyinmeye gitti. Ben de yanıma kıyafetlerimi almadığım için dün giydiğim kıyafet ile duruyordum. Ayakkabılarımı giyerken Meryem'de Yusuf 'u aradı:

-Yusuf zaten Enes'in yanındaymış. Bizi almaya geliyorlar şimdi.

- Bu olay benim işime yaradı. Hem sizin okulu görmüş olurum.

- Aslında basketbol oynama yeri o kadar büyük değil. Belki Turnuvayı başka biryer de yaparlar.

-Tabi kim bilir ?

Asansörden indik ve hemen arabaya bindik. Yol boyunca sohbet ettik, daha doğrusu Enes ve Meryem üniversiteleri hakkında konuştu ben ve Yusuf 'da dinledik.

Üniversiteye vardık. Büyük ve güzel  bir yerdi. Enes ve Meryem Hukuk okuyor. Ben Özel Görsel Sanatlar Dersi alıyorum. Yusuf 'da Psikoloji bölümünde okuyor. Basketbol sahasına geldik ve Enes 'in takım arkadaşları ile tanıştık.  İzleme kısmına geçtik. İzlerken  fark ettim de Enes gerçekten güzel oynuyordu. Mola verdiklerinde yanımıza geldi.  Gelir gelmez konuşmaya başladık:

-Çok iyiydin.
-Turnuvayı kazanacağına eminim.
-Bu şekilde devam edersen 1. Olacağın kesin.

Enes bize gülerek baktı.
Yusuf alaylı bir sesle konuştu:

-Enes bey rica etsem bir imza verir misiniz ?

Kahkahalar ile güldük. Mola bitti ve antrenman bitene kadar hepimiz heyecan ile izledik. Antrenman bitince Enes yorgun bir şekilde yanımıza geldi.
Ben:
-Tamam bugünlük çalışma yeterli hadi biraz cafeye gidelim. Hem sen de biraz dinlenirsin Enes.

Cafeye gidene kadar yolda Enes'i övdük. Enes'de her fırsatta bize desteğimiz için teşekkür ediyordu.

-Turnuva günü çok eğleneceğiz.

- Kesinlikle. Turnuva bitiminde bir partiyi hak ederiz artık.

- Kazanacağımdan o kadar emin misiniz ? Diye sordu Enes .

- Tabiki de ne sandın. Sakın kaybederim diye düşünme Enes sadece odaklan.

- Hem kaybetsen de-  

- Kaybetmek diye bir şey yok Meryem bunu aklımızdan geçirmek bile saçma olur.

Yusuf, Enes daha iyi odaklansın diye böyle söylemişti. Tabi ki kimse Enes'in kaybetmesini istemiyordu ama hala işler kesin değildi. Bunu öğrenmek için kendimizi zamana bırakmalıydık. Çünkü zaman bize öğretir her şeyi ve zaman değiştirir tüm sözleri. Saatlerce Cafe de oturup sohbet ettik.  Sonra hepimiz eve döndük. Odama geçip pijamalarımı giyip camın önüne bir sandalye çektim. Kulaklıklarımı taktım ve rastgele bir şarkı açtım. Yıldızları izlerken düşünmeye başladım. Ya kaybederlerse. Enes çok üzülürdü. Ya biz neler hissederdik . Hayal edince bile üzülüyorum. İçimde garip bir his var nedense. Ama bunları düşünmemeliydim. Kendimden emin bir şekilde mırıldandım :

- Biz kazanacağız...

                             **********

Evet bölüm hakkında düşüncelerinizi yazabilirsiniz.

Bir sonraki bölümde görüşürüz 🤍

YENİ HAYAT Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin