Bu bölümün şarkısı- Deniz Tekin- Kendine İyi Bak.
Okurken dinlemenizi tavsiye ederim.
********(2 gün sonra)
Artık geri dönme vakti gelmişti. Sabah ailem ile çok iyi vakit geçirdim. Yemekten sonra biraz Meryem'i aradım ve sohbet ettik. Bavulları kapadım ve odadan çıkardım. Üstümü giyindikten sonra aynanın karşısındaki kolyeyi taktım. Bu Enes'in hediye ettiği kolyeydi. Gülerek aynaya baktıktan sonra babamın yanına gittim:
- Her şey hazır baba hadi çıkalım.
- Tamam kızım sen şu çantayı al diğerlerini alırım ben.
Annem ile de vedalaştıktan sonra aşağı indik. Diğerleri gelmemişti ama Enes bana veda etmeye geleceğini söylemişti. Arabaya bindik. Radyoyu bile açmadım. Meryem telefonda gelip gelmemek ile ilgili hiçbir şey söylememişti. Sessiz bir şekilde havalimanına geldik. Babam bavulları indirdi ve bana sımsıkı sarıldı:
- Kendine dikkat et kızım.
- Tamam baba merak etme sizi her gün arayacağım.
Ondan ayrıldıktan sonra arkama döndüm ve şok yaşadım. Havalimanın önünde Yusuf, Meryem ve Enes duruyordu:
- Gelmişler. diye mırıldandım.
Yanlarına gittim. Hepsine tek tek sarıldım. Enes:- Biz sana veda etmeden gideceğini mi sandın?
- İyi ki varsınız.
- İyi yolculuklar Ela. Kendine iyi bak.
Enes bana bir daha sarıldı. Meryem'in gözlerinin dolduğunu fark ettim:
- Meryem ağlamayacaksın değil mi?
- Bu yaz her zamankinden daha iyi geçti Ela. Ama her zamankinden daha çabuk geçti. Hiç bitsin istemezdim.
- Bana inan bir sonraki yazı daha güzel geçireceğiz.
Yusuf her zamanki gibi gülüyordu:
- Gelirken Eyfel Kulesini sok çantana getir. Unutursan arkadaşlıktan red ederim seni.
-Emredersiniz Beyefendi.
Yusuf'a da bir kez daha sarıldıktan sonra onlara el salladım ve havalimanına girdim. Bavulları verdikten sonra bekleme alanına geldim. Bir koltuğa oturdum. Meryem çok haklıydı. Bu yaz diğer yaz tatillerinden daha güzeldi ama bu yaz tatili çok erken bitti. Belki diğer tatilde hemen gelir diye düşündüm. Zamanın nasıl geçtiğini bazen hiç anlayamıyorum. Ve bazen öyle anlar geliyor ki tüm zamanı durdurmak istiyorum. Bunun imkansız olması üzücü.
Uçağın geldiğini haber veren anonsu duyunca düşüncelerimden sıyrıldım ve ayağa kalktım. Biletimi gösterdikten sonra uçağa bindim ve oturacağım yeri buldum. Telefonu uçak moduna aldım ve çantama attıktan sonra arkama yasladım. Uçağın kalkışını izledim. Aslında Fransa'ya döneceğim için heyecanlıydım ama arkadaşlarımı da 1 sene boyunca göremeyecektim. Keşke 15 tatilde de Türkiye'ye dönebilseydim diye düşündüm. Ama her 15 tatilde bir sürü proje/ görev verdikleri için gidemiyorum. Bunları düşünürken gözlerim yavaş yavaş kapandı ve uykuya daldım.
(UÇAK İNDİKTEN SONRA)
Bavulumu aldım ve dışarı çıktım. Havalimanının yakınlarına park ettiğim arabama bindim. Evet , bizim gruptan ehliyeti olan tek Yusuf değildi. Araba sürmeyi bende biliyorum ama henüz Türkiye de bir arabam yok. Arabayı eve doğru sürmeye başladım. Eve vardım. Cebimden anahtarı çıkardım ve eve girdim.
Hemen odama koştum ve rahat bir şeyler giydim. Salona geçtim ve kendimi koltuklardan birine attım. Sahi burayı da özlemiştim. Telefonumu uçak modundan çıkardım.
Uzaylılar Grubu 👽
Meryem: Ela uçaktan indin mi?
Yusuf: Kesin yine telefonu uçak modunda unuttu bu.
Ela: Selam şimdi eve geldim.
Meryem : Fransa havası ne güzeldir şimdi.
Ela: Yani şimdi daha yeni geldiğim için iyi gibi gözüküyor.
Meryem: Tamam o zaman dinlen sen. Görüşürüz.
Telefonu yanıma koydum. Biraz koltukta uzandım. Çok yorulmuştum. Uykuya daldım.
Uyandığımda neredeyse gece olmuştu. Pencerenin önüne geçtim ve gökyüzüne baktım. Yıldızlar çok güzel gözüküyordu. O sırada bir yıldız kaydı. Gülümsedim ve dilek diledim : Her zaman böyle mutlu ve huzurlu olmak .
********
Bölüm hakkında düşünceleriniz nedir?
Biraz duygusal bir bölüm gibi oldu ben sevdim umarım sizde beğenirsiniz ♥︎
Bir sonraki bölümde görüşürüz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİ HAYAT
Short StoryEla Üniversite 1. sınıftır . Okulu Yurt dışında okuyordur ve okulu tatile girince Türkiye 'ye bir süreliğine geri dönmeye karar verir. En yakın arkadaşları onu biri ile tanıştırır ve böylece maceraları başlar ♥︎