Yazar
Stiles gözlerini araladığında Derek'i yanında göremedi ve muhtemelen aşağıda olduğunu düşündü.
Bir şeyler yapmak istiyordu ama elini bile kıpırdatsa canı yanıyordu. Yalnızca boş boş durup tavanı izliyordu.
Tuvaleti gelmişti. Yatakta doğrulmaya çalıştı. Kalkmaya çalıştıkça sanki karnına bir şey batıyordu. Bunu umursamadan tamamen oturur pozisyona geldi ve az önce çektiği acıdan derin bir nefes aldı.
Yatağın kenarındaki değneklere uzanıp onlardan destek alarak ayağa kalktı. Hala değnek kullanmaya alışamamıştı ki bir tanesini düşürdü. Düşerken çıkardığı sesi Derek'in duymamış olmasını diledi. Eğilip yerden almaya kalkarsa acıdan yere yığılırdı. Karnına eğilmesi belki de dikişlerin patlamasına neden olurdu.
Tek değneğe tutunarak yürümeye başladı. Lavaboya vardığında zafer elde etmiş gibiydi.
Derek çıkan sesleri duyup uyanmıştı. Ancak sesin Stiles'tan geldiğinden emin değildi. Yataktan kalkıp koridorda yürüdü. Banyonun ışığı açıktı. Bu muhtemelen Stiles'tı. Kapının önünde çıkmasını bekledi.
Stiles kapıyı açtığında Derek'i görmesiyle korkup öteki değneği de düşürdü ve yalpaladı. Derek, hızla Stiles'ı düşmeden belinden tuttu.
Derek: Beni çağırabilirdin.
Stiles: Evet yemeğimi yedirdin, lavaboya da taşı...ah, umarım beni sen doğurmamışsındır.
Derek sabır dileyen bir bakış attı. Stiles'ın bu huysuz halini sevmemişti, hatta eski Stiles olmasını istiyordu.
Stiles'ı kucağına alıp yatağına götürdü ve yatırıp yanına oturdu.
Stiles: Şu lanet yataktan bıktım.
Derek: Kusura bakma dünya turu ayarlayamadık.
Stiles: Dünya turuna gerek yoktu kendi yatağımı istiyorum kendi evimi istiyorum.
Derek: Daha ayakta zor duruyorsun evde tek başına kaç gün yaşayabilirsin? İki mi?
Stiles gülümsedi.
Stiles: Seninle bir hafta yaşamaktansa evet, tek başıma iki gün güzel anlaşma.
Derek: Sabahtan beri iyiliğin için uğraşıyorum farkında mısın?
Stiles: Senden iyilik isteyen olmadı.
Derek: Biliyor musun...ne yaparsan yap.
Hızla kalkıp odadan çıktı ve odasına gidip kapıyı çarptı. Stiles neden pişman olmadığını bilmiyordu. Sanırım Derek'in bugüne kadar kendisine soğuk ve kötü davranmasının intikamını alıyordu. Başaramadığı söylenemezdi.
Sonunda diğerleri eve gelmişti. Kapı açılma sesini duyan Stiles biraz rahatlamıştı. Artık Derek'le tek başına durmak istemiyordu.
Herkes ilk Stiles'ın odasına çıktı.
Talia: Stiles...iyi misin?
Stiles kafasını salladı.
Stiles: Babamın cenazesinden geliyorsunuz, mükemmelim.
Talia: Pekala, pek yerinde bir soru olmadı. Karnın acıyor mu?
Stiles: Kimin umrunda?
Richard: Talia...onu yalnız bırakalım.
Stiles: Bence de.
Richard ve Talia, Stiles'a hala hak veriyorlardı. Ona zaman tanımaları gerektiğini düşünüyorlardı. Bu lafların hiçbiri onlara ağır gelmiyordu çünkü asıl Stiles onlara tek bir kötü söz söylemezdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
An Accident |Sterek
WerewolfStiles ve babasının, Hale ailesiyle yemekten dönüşte geçirdiği bir kazayla iki ailenin de hayatı değişir.