An Accident |Sterek

17. Bölüm

Yazar

Derek: Ne zamandır izliyorsun?

Stiles: Eeeıııııı, kapı çaldığından beri.

Derek, elini alnına hafifçe vurdu.

Stiles: Sanırım sana güvenmeye başlamalıyım.

Derek, elini yüzünden çekip Stiles'a baktı. Derek, yüzünde oluşan ufak tebessümü gizleyemedi.

Derek: Aç mısın?

Stiles: Pek değil.

Derek: Dün de bugün de hiçbir şey yemedin. Yalanı bırak.

Stiles: Pekala aşçı sensin.

Derek: İlk ve son yaptığım omleti hatırlıyorsundur.

Derek bunu söylerken yüzünü ekşitti.

Derek: Pizza söylesek?

Stiles: Senin yapmanı istiyorum.

Derek: Stiles açıkça beceremiyorum.

Stiles: Kötü olsa da yiyeceğim.

Derek: Yardım edecek misin?

Stiles, masum bir ifadeyle kafasını "evet" anlamında salladı ve birlikte mutfağa geçtiler. Stiles, Derek bir şeyi beceremeyene kadar sandalyede oturup onu izledi.

Derek makarnayı haşlamak için ocağa tencereyle su koydu. Bunu bilmeyecek kadar mutfağa uzak değildi. Stiles da sos için domates doğramaya koyuldu. Ocağın taştığını görünce domatesleri bırakıp ocağa koştu. Derek ise Stiles'ın yarım bıraktığı domatesleri doğmaya başladı. Acemi olduğundan olcukça yavaş kesiyordu. Üçüncü dilime geldiğinde bıçak kaydı ve işaret parmağını kesti. Aslında kesik ve yaralara alışkındı ama refleks olarak sesli olmasa da bağırdı.

Derek: Ağh!

Stiles ocağı bırakıp yine telaşla Derek'in yanına iki adım attı.

Stiles: İyi misin?

Derek diğer eliyle parmağını tutuyordu.

Derek: İyiyim, sadece biraz...kestim.

Stiles: Bakabilir miyim?

Derek: Kandan korkuyorsun Stiles.

Stiles: Sadece ufak bir kesik.

Elini Derek'inkine uzatıp tuttuğu elini çekti.

Stiles: Oow tamam belki korkuyorumdur.

Kafasını geri çekti ve gözlerini kıstı. Derek de bu tepkisine gülmeden edememişti. Stiles, hala bırakmadığı elini musluğun altına götürdü ve suyu açtı. Birkaç saniye sonra musluğu kapatıp bir peçete kopardı ve elini sardı.

Stiles: Acıyor mu?

Derek, Stiles'ın yanağına bir öpücük bıraktı.

Derek: Artık acımıyor.

Stiles, makarna da piştiğinde tabaklara koyup sosu döktü. Derek iyi olduğunu söylese de elini kestiği için kalan işlerin hiçbirini ona yaptırmadı. Halbuki Derek'in elindeki kesik çoktan kaybolmuştu. Tabi bir kesiğin beş dakika içinde yok olması oldukça olanaksızdı. Bu yüzden peçeteyi eline sarılı gezdirmeye devam etti.

Stiles, yemekleri bittiğinde tabakları bulaşık makinesine dizdi.

Derek: Bir dakika yukarı gelir misin?

Tuhaf bir bakış attı ama söylenileni uygulayıp Derek'i takip etti. Merdivenleri çıktığında Derek, arkasına bakmadan kendi odasına girdi ve kapıda Stiles'ı bekledi, Stiles da odaya girdiğinde kapıyı kapattı.