BİR OTEL SALONU
Şair- Şiir okunur,
...
...
İçtenlikle seninle kurduğum hayaller sevdamız gibi bekliyor bizi
Yanımda seni anlatan kuşlar yerlere serilmiş, bizden uzakları
Mutluymuş gibi...
Sonra bir anda, aniden aklıma geliyorsun,
Bütün günüm senin bedeninle hatıra doluyor, taşıyamıyorum...
Seni, bizi...
SALONDAKİLER- Bravo! Harika! Ne kadar da iyi! (şaşkınlıkla izlerler ve alkış sesleri)
N.K- Bu şiirin sonunda, anlatılması güç bir yaşanmışlık var.
Şair- (Alçakgönüllü bir şekilde) Şiirin sonu yaşanmışlıklarla dolu bi' gizem.
Bicêtre- Bu bir görüş bayım. Bizden uzakları diyorsunuz, peki neden " sensizlik" demiyorsunuz?
Şair- (Biraz düşündükten sonra) "Sensizlik" kelimesi son derecede saygısız yakışırdı oraya, saygısızlık şiire yakışmaz.
Bicêtre- Ah! O zaman başka...
Şair- (Konuşmasına devam eder) Bakın efendiler, bazen yetinmek gerek. Ben romantik biriyim, tıpkı duygularımda olduğu gibi. Onlar tatlı, duygusal, âşık olsunlar isterim fakat hiçbir zaman ürkütücü ve korkunç olmasınlar... Bir sonun gizemli olması... Biliyorum ki insanlar meraklıdırlar! Çılgın kafaları var... (Kadın topluluğuna dönerek) Hey bayanlar, yeni romanı okudunuz mu?
Kadın Topluluğu- Hangi romanı?
Şair- Niye Çatt...
Blinval- Yeter bayım! Ne demek istediğinizi anlıyoruz.
N.K- Neden böyle bir şey yaptınız? Biz adını merak ediyorduk!
Kadın Topluluğu- (N.K'ya destek çıkarak) Çok doğru! Görelim, görelim. (Kitap elden ele gezinir...)
Bir Kadın- (Alçak sesle) Bu kitaba almam gerek.
![](https://img.wattpad.com/cover/34630670-288-k966181.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Niye Çattın Kaşlarını
NonfiksiKaranlık bir kutu içinde ölüm sessizliği aldı kalan oksijenlerimi.