Ben uyarıyı şimdiden yapayım bu bir geçiş bölümü. Biraz boş bir bölün oldu. Uzatmak için bazı yerlerde saçmaladım. Kusura bakmayın. Boş olmayan bölümler atmamaya çalışıyordum. Ama dediğim gibi bu bir geçiş bölümü. İrem ve JungKook için bir geçiş bölümü.
İrem
İrem stresten uyuyamıyordu. Ablası ve Yoongiden 1 haftadır haber yoktu. Tırnaklarını yiyor çıldıracak gibi hissediyordu. Ablası ona 1 haftanın sonunda gelmezlerse gitmelerini söylemişti. Bu gün son gündü ve o bunu kabullenmek istemiyordu. Uyuyamıyordu.
İrem
-Bu böyle olmayacak.Oturduğu yataktan kalktı ve odasından çıktı. Hızla asansöre bindi. Bu şekilde uyuyamazdı. Aşağıya indiğinde otel görevlisinden bir taksi çağırmasını istemişti. Dışarıya çıktı ve taksiyi beklemeye başladı. Taksi sonunda geldiğinde hızla bindi. Nereye gitmek istediğini ingilizce bir şekilde anlattı. Kütüphaneye giderken paranın fazla tutacağını biliyordu. Ama rahat edemeyeceğinün de farkındaydı. Ablasının bir an önce dönmesini istiyordu. Ona sarılmak istiyordu. İrem dışarıya baktığı sırada arabanın durduğunu hissetti.
İrem
-Neden durduk?Adam eliyle öndeki arabayı gösterdi.
-Araç önümüzü kesti.
Dedi yarım yamalak ingilizcesi ile. İrem bu arabayı tanıyordu. Arabadan inen sinirli kişinin kim olduğunu çözmeye çalışıyordu. Araba fazları yüzünden resmen yüzüne nur inmişti. Biraz daha yaklaştığında bu kişinin JungKook olduğunu fark etti. Taksicinin camını açması ile JungKook onunla japonca konuşmaya başladı. Ardından adama para verdiğinde İrem ne döndüğünü az çok anlamış ve arabadan inmişti. İrem sinirle ona bakarken Taksi hızla yanlarından uzaklaştı.
İrem
-Napıyorsun sen!?JungKook
-Asıl sen napıyorsun!? Gecenin köründe kimseye haber vermeden nereye gittiğini sanıyorsun!?İrem
-Ablamın yanına gidiyorum! Ve yetişkin bir birey olarak kimseye haber vermek zorunda olduğumu düşünmüyorum.Dedi imalı bir şekilde.
JungKook
-Sabah zaten gideceğiz. Gecenin bu saatinde derdin ne!?İrem
-Derdim ABLAM. Sabaha kadar bekleyebilrceğimi mi düşünüyorsun!? Ne kadar zor haberin var mı? Babam günleridir ablamı soruyor ve görüşmek istiyor! Ve brn ona yalan söylüyorum!İrem ağlamak üzereydi
İrem
-GÜNLERDİR ONLARA ABLAMIN ÖLDÜĞÜNÜ NASIL AÇIKLARIM DİYE KAFAYI YİYORUM.İrem bunları gözlerinden yaşlar süzülürken söylüyordu. Zordu. Fazlasıyla zordu. Babasına nasıl açıklayacaktı ki? Annesine nasıl söyleyecekti. Kendisi bunu nasıl kaldıracaktı? Her şey çok zordu.
JungKook
-Neler yaşadığını anlayabiliyorum. Benim de abim orda ve Denef... Onun için de endişeleniyorum. Ama sabretmek zorundayız. Ve olumsuz düşünemeyiz.İrem
-1 hafta yarın doluyor JungKook.JungKook susmuş ve arabaya yürümeye başlamıştı.
JungKook
-En azından birlikte gidelim.İrem onun arkasından yürüdü ve arabaya bindi. JungKook arabayı sürmeye başladı.
İrem
-Beni bırak ve geri dön. Diğerleri için.JungKook
-Sabah onları alabilirim.İrem daha fazla konuşadı ve onu kafasıyla onayladı.
.....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruh Kitaplığı ◇MYG◇
Fanficİşinde çok iyi bir grafiker ve oldukça ünlü bir piyanist... Saçma olduğunu düşündükleri bir efsaneden dolayı birbirlerini hiç tanımasalar bile artık dip dibe olmaktan başka çareleri yok. İyi şanslar...