13

1.2K 155 136
                                    


  Jungwon uykulu adımları ile yemek masasına yaklaşırken masayı yalnızca Jake'in hazırlıyor olduğunu gördü. "Diğerleri nerede? Sana yardım etmediler mi?" Jake parmağına bulaşan reçeli hızlıca peçeteye silerek cevapladı onu. "Jay zaten senin yanındaydı. Sunoo ve Niki'de dün gece Sunoo'nun ailesiyle ilgili bir şey olduğu için evlerine döndüler. Sabah döneriz demişlerdi ama olayı çözmeden gelmezler diye düşünüyorum. Olay ne onu da bilmiyorum gerçi. Sunghoon da uyuyor şuan dün gece biraz geç geldik ya, uykusunu alamadı. Ona sonra hazırlayacağım kahvaltı." Jungwon başıyla onu onayladığında Jake gülümseyerek Jungwon'un çoktan oturmuş olduğu sandalyenin yanındaki sandalyeye oturdu. O sırada Jay de gelmişti.

"Kahvaltılıklar nereden çıktı?" Jake, sandalye çekip oturan Jay'e bakarak cevapladı sorusunu. "Benim evimden getirdik. Evin bazı yerleri zarar görse de mutfak arka tarafta olduğu için bir şey olmamış. Şurada incir reçeli var bakın tadı çok güzel denemelisiniz."

  Üçlü sessizce kahvaltılarını yaptıktan sonra koltuklara geçip oturmuşlardı. Tabi Sunghoon uyanınca Jake onun yanına gitmiş ve onun yemek yiyişini izlerken sohbet etmeye başlamışlardı orası ayrı konu.

  Aradan gecen birkaç dakika sonra Niki ve Sunoo da gelmişti. "Bir sorun var ve sanırım bunu Jungwon hyung da öğrenmeli artık." Niki ve Sunoo gelip oturan ikilinin karşısında dikilmişlerdi. Jay ne olduğunu az çok tahmin ediyorken Jungwon merakla Niki ve Sunoo'nun bir şeyler söylemesini bekliyordu. "Vampirler saldırıya geçmişler hyung, sana zaten bir şeyin planlandığını söylemiştim." Niki, Jay'e bakarak konuşmuştu.

  Sunoo'da ondan sonra konuşmaya başladı. "Geonu hyung herkesi toplamış. Kasabaya saldırıyorlar yani ve herkesin zarar gördüğünden emin olmadan vazgeçmeyecek gibi." Jungwon'un kaşları havalandı ve vücudu kasıldı. "Bu bizim sorunumuz değil çocuklar, Geonu'nun böyle bir şey yapacağı da belliydi." Jay umursamazca konuştuğunda Jungwon oturduğu yerden kalktı. "Ne demek bizim sorunumuz değil, senin olmayabilir ama benim değer verdiğim kişiler var orada." Jungwon hem korkuyla hemde kızgınlıkla bakıyordu Jay'e. Aklına Kyungmin gelmişti direk, kasabadaydı ve kim bilir şuan ne haldeydi. "Jungwon şuan oraya gitmemiz demek bizimde savaşa karışmamız demek. Birini daha kaybedebiliriz farkında mısın?!"

  Yanlarına gelen Sunghoon ve Jake ne olduğunu anlamaya çalışırken Sunoo anlamazca bakan ikiliye döndü ve kısaca durumu açıklamaya başladı. "Vampirler kasabaya saldırıyor. Jungwon hyung da sinirlendi. Kasabada masum kişiler de var falan diyor. Jay hyung da savaşa karışmak istemiyor." Sunghoon çatık kaşlarıyla tartışan ikilinin arasına girdi. "Hey! Tamam kesin bir sesinizi." "Nasıl susayım hyung, Kyungmin orada!" Sunghoon, Jungwon'un omuzlarından tutup yanına oturmasını sağladı. "Önce bir sakin ol. Elbet bi yolunu bulacağız." Jay bu cümle üzerine yanında oturan Sunghoon'a baktı bi hışımla. "Ne demek bulacağız? Saçmalamayın, ölmek mi istiyorsunuz?" Jungwon bir iç çekip üzüntüyle konuştu. "Heeseung hyung benim için ölmüştü."

  Bu cümle herkesin susması için yeterliydi. Elbet kimse unutmamıştı onu, sadece ondan bahsederlerse herkesin bu olayı daha zor atlatacağını biliyorlardı. Jungwon rüyalarında görüyordu onu hala, Sunghoon ise onu hatırlatan şeyler görüyordu bazen etrafinda. Sunoo ve Niki pek tanımıyordu onu ama fedakar biri olduğunu düşünüyorlardı. Jake onu göreli çok olmasa da aşık olduğu gencin çocukluğunun onunla geçtiğini biliyordu. Jay ise hiçbir zaman alışamamıștı ona ama hayatının son dakikalarında yaptığı ile kendisine saygı duymuştu. Şimdi ise birilerinin Heeseung gibi davranması gerekiyordu.

_______________

umarim beğenirsiniz
ufak bi gecis bolumu
cunku bir sonraki bolum direk kaosun ortasından başlayacağız
her neyse
güzel günler dilerim herkese~
mei kaçar~

my night guest - [jaywon] ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin