Yaşlılar benim en çok sevdiğim kesimdir.Bazı insanlar bunak,moruk gibi tabir kullanarak yaşlıları ezer fakat bilmezler ki yüzündeki her bir çizgi acı,tatlı anılarını;ellerindeki derilerin belirginliği bu hayat için sarf etmiş oldukları emek demek...
Benim ailem gibi akrabalarımın yaşayan kısmı bile bana yüz çevirmiş halde olduğu için ne tonton bir dedem ne tonton bir anneannem vardı.Sadece halam bana destek çıkmış ailem dediğim bir o kalmıştı.Halam psikologtu ve özel bir kliniği vardı.Zaten ondan etkilenerek bu bölümü seçmiştim.Okulun ilk günü aramam lazımken aramadığım için eminim bana çok kızacaktı.
Daha fazla vakit kaybetmeden huzur evinin binasına girdim.Evet huzur evi.Dedem falan yok ama bana onlardan daha sıcak davranan tontonlarım vardı.Buraya ilk geçen sene geldim.Her zaman aklımda olan bir şeydi zaten.Buradaki tontonlorumun hayatlarını,dertlerini dinleyince ya da onlarla şarkı söyleyince kendimden uzaklaşıp ayrı bir köşede yaşam mücadelesi veren bir asker gibi oluyordum.Nursim ve Hasan dedem buraya ilk geldiğimde beni karşılayanlar arasındaydı.45 senelik evliler fakat her dakika didişirlerdi.Ama birbirlerine küs kalma süreli rekor olarak tam 1 saat.Evet bunun zamanını tuttum.Biliyorum çok işsizim.
Onların odasına doğru ilerledim ve kapıyı tıklatıp içeri girdim.Odada Hasan dedem vardı.
'' Aa benim güzel sarışınım gelmiş.Hoşgeldin kızım gel bakıyım buraya özlettin kendini.'' dedi ve ben de gülümseyerek hızlı adımlarla yanına yaklaştım ve kollarının arasına yerleştim.
''Tontonum ben de sizi özledim.Nasılsın ? ''
''İyiyim sarışınım.Asıl sen nasılsın ? ''
''İyiyim ben de.Nursim nerde ?''
''Aman bırak şu huysuzu.Bana kızdı Selma'nın yanına gitti.''demesiyle güldüm ben de.Anlaşılan yine tartışmışlar ve Nursim küsmüştü Hasan dedeme.
''Yine ne oldu be dedem ? Ne yaptın yine ? '' diyip yanaklarını azıcık sıkmış olabilirim.Azıcık.
''Ben ne yapıcam? Herşeye kızıp duruyor.İlaçlar mı böyle yapıyor yoksa sataşıcak bir tek beni mi buluyor anlamıyorum.''
''Canı sıkılmıştır onun .Gelsin barışırsınız zaten .''
''Biz küs kalabiliyor muyuz sanki kızım ? 45 senedir evliyiz ama hiçbirşey yıkamadı bizi.Huysuzluklarımız mı yıkacak ? ''
''Haklısın dedem.'' dedim ve 2 dk sonra kapı açıldı ve Nursim girdi içeri.Koşarak atladım boynuna.1 haftadır görüşmüyorduk ama özlemiştim onları.
''Güzelim hoşgeldin.''
'' Hoşbuldum Nursim.''
''Nasıl geçti ilk gün bakalım ? '' dedi ve Hasan amcama bir bakış attı fakat yine bana döndü.Bu hallerini o kadar çok seviyordum ki.Gülümsedim.
''İyiydi işte Nursim.Yeni birileriyle tanıştım.Hepsi o kadar iyi ki.Alara gibi 3 arkadaşım daha oldu.Bu açıdan bakarsak baya iyidi.''
''Çok sevindim kızım.Tanıştırırısın ileride.''
''Tabi ki tanıştırırım.''dedikten sonra Hasan dedemin sesiyle ikimizde ona döndük.''Hanımlar hadi biraz hava alalım.Montlarınızı alın üşütürsünüz.''dedi ve biz de kabul ettik.Montlarımızı giyindikten sonra bir koluma Hasan dedem bir koluma Nursim girdi ve yavaş yavaş bahçeye doğru ilerledik.
Bahçeye çıkarken gördüğüm hemşirelere selam verdim.Daha sonra herzaman oturduğumuz banka oturduk.
''Nursim Hasan dedemin bir hikayesi vardı ya her zaman anlattığın.Anlatsana yine .''
'' Ah deli kız her gelişinde anlatıyorum ya .Herneye başlıyım o zaman.Bu huysuz beni babamdan istemeye geldiği akşam herşey tamdı.Misafirler,yüzükler falan.Sonra sıra geldi kahve yapma işine.Ben de o zamanlar gencim, güzelim,becerikliyim.Girdim mutafağa yaptım kahveleri köpüklü köpüklü.Sonra Selmalarla huysuzun kahvesine acı biberidir,pul biberidir,tuzudur falan herşeyini bol bol koyduk.Tabi benim de içim gidiyor ama adet ne yaparsın ? Dağıttım kahveleri.Babası istedi beni babamdan.Babam tam '' verdim '' diyecekken ne yapsın bu huysuz adam? püskürtü verdi kahveyi babamın suratına.Herkes gülüyor fakat Hasan'ın suratı oldu kıpkırmızı.Güldük geçtik.Babam da verdi tabi beni ,yüzükleri de taktık.Ertesi sabah haber göndermiş çocuklarla çeşmenin başına çağırıyormuş beyefendi beni.Süslendim gittim yanına.Ben gülüyorum ama o somurtuyor.Bana '' Seninle evlenmem ben.Hem beceriksizsin hem de her şeye alınıyorsun,kızıyorsun.Geçinemeyiz.Bizimkisi evlilik olmaz.'' diyince benim başımdan aşağı kaynar sular boşalıverdi.Neye uğradığımı şaşırdım.Gözlerim kızardı ama gurur var ne yaparsın?Çıkardım yüzüğü koydum avucuna.Tam arkamı dönücem tuttu kolumdan geçti karşıma baktı gözlerime.Gülümsüyor bir de.Ben iyice şaşırıdım.Anlamadım bişey.''Beceriksizsin , alıngansın ama seviyorum ben seni.Evet evlilik olmaz bizimkisi mezara kadar beraber , toprağın altında beraber yaşam olur.Evlilikten daha yüce bizimkisi.'' deyince hem şaşırdım hem sevindim fakat anlamısın diye kızdım buna.'' Manyak herif ne diye ödümü kopartıyorsun.Yüreğim ağızıma geldi.Öyle denir mi hiç ? '' diyip baktım buna.'' Ne yapayım be mavişim seviyorum işte.Hem yalan mı ? Bİz toprağa da girsek ayrılmayacaz senle.Ne olursa olsun '' '' Ne olursa olsun '' dedim ve sarıldım boynuna.İşte kızım böyle eşeklik etti bir zamanlar korkuttu ama görüyorsun .Yine aynı inaçı yine aynı huylar.''
Döndü baktı dedeme.Dedem de gülüyor tabi.Ama Nursime nasıl baktığını görünce anladım bu yolun her zaman işe yaradığını.Onalar küstüğü zaman bu hikayeyi anlattırıyorum.Onlar da eski zamanları hatırlayınca unutuyorlardı birbirlerine küstüklerini.
Biraz daha bahçede oturduk,sohbet ettik ve sonra odalarına çıkardım onları.Zaten yemek saatleri gelmişti.Ben de gitsem iyi olurdu.Saat baya ilerlermiş,hava kararmaya başlamıştı.Onlarlayken zamanın naısl geçtiğini anlamıyordum ki.Onlarla vedalaştıktan sonra taksiye bindim ve eve gittim.
Odamdaki küçük banyomda duş aldım.Üzerimi giyindim ve saçlarımı kuruttuktan sonra ev topuzumu yapıp aşağı indim.Zaten annemler de masa yeni oturmuşlar çorbalarını içiyorlardı.Ben de sessizce oturdum ve yemeğimi yemeğe başladım.Masada her zamanki gibi huzursuz bir sessizlik hakimdi.Bu bunaltıcı ortamdan kurtulmak amaçlı yemeğimi hızlı bir şekilde bitirdim ve odama çıktım.
Kulaklıklarımı taktım ve kitabımı elime aldım.1-2 saat sonra uykum gelmişti ve saat de geç olduğu için yorganımın altına gridim.Yarına halama uğramam lazımdı.Geçen haftalarda seni biriyle tanıştırmak istiyorum falan demişti ama pek dinlemediğim için yarın öğrenecektim.Daha fazla uykuya direnemeyip kapattım gözlerimi , en güvenli yer olan karanlığa girdim ve bütün aydınlığı kovaladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EKSİK
Teen Fiction''Sen de benim kadar yalnızsın ve biz en çok birbirimiz kadar yalnızız.'' Aynı kaderi paylaşan fakat birbirinden haberi olmayan iki kişi...Kardeş kelimesinin önemini ve eksikliğini iliklerine kadar hisseden,kimse tarafından anlaşılamayanlar onlar...