On Beşinci Bölüm: Karanlık.

28 5 54
                                    

Kollarının arasında Lucy'i titrek ve şoka uğramış bir halde tutarken Natsu ne görmüş olabileceğini düşünüyordu, bu görüşler onun için iyi değildi ve bu piçliği kimin yaptığını çok iyi biliyordu, ona zarar verse bile bir şeyler göstermekte karalıydı Gajeel. Ondan ne ara bu kadar nefret eder hale geldiğini bilmiyordu, onca açıklamasına rağmen adamın tek dediği şey Levy olmuştu, başka da bir şey demiyordu. "Geçti..." Eliyle yüzüne düşen saçlarını almış Lucy'i rahatlatmaya çalışıyordu ve partnerine bir şey olacak olsaydı Natsu büyük ihtimalle bu sefer sadece Gajeel'in bacağını koparmakla kalmazdı. 

Nöbet geçiren kızı odasına götürdü ve yatağına yatırdı, adım seslerini duyduğu için gelen Mirajane ise kapıdan bakıp sessizce efendisinin ona durumu açıklayıp emir vermesini bekliyordu. Lucy'i rahatlatmak için odanın havasını ve çevresini değiştirmeye başladı, ferah, güzel kokulu bir alana döndürüyordu. "Gajeel'in işi mi?" Mira'nın yüzünde kıza acıyan bir ifade vardı, oda değiştiğinde yanlarına geldi ve yatakta yatan kızı izlemeye başladı. "Gajeel'in bu kadar ileriye gideceğini düşünmüyordum, o kadar kötü birisi değil, en azından sizin büyünüzün insanlar üzerinde ki ağır etkisini biliyor."

"Demek ki o kadar kötü birisiymiş, daha uzun bir gösteri sunumu yapsaydı Lucy ölebilirdi, biliyorsun değil mi?" Natsu'nun sesi oldukça soğuk çıkıyordu sanki olaydan etkilenmemiş gibiydi, Mira bu durumdan rahatsız olmuştu çünkü içten içe efendisinin Lucy'e ne kadar değer verdiğini ve sevdiğini biliyordu. Bunu neden göstermekten kaçınıyordu bilmiyordu. "Ne yapacaksınız?" 

"Onu geri göndermek istedim ama kendisi gitmek istemediği için bunu ben bile beceremedim. Bir anda benden kurtulmaktansa bana ilgili bir hale geldi, büyük ihtimalle Gajeel ona bir şeyler söyledi ve Lucy karşılığında kabul etti. Ona ne sunduğunu bilmiyorum ama ne yapmasını söylediğini az çok tahmin edebiliyorum. Duygularını saklayamıyor ki saklasa bile insan duygularını hissedebiliyorum." 

"Peki neyden korkuyorsunuz?" Mirajane'nin neden bahsettiğini Natsu çok iyi anlamıştı. "Etkilenmeden onu gönderin gitsin, sadece görev gereği böyle davransaydı onu çoktan uzaklaştırırdınız. Ayrıca Gajeel çok kolay bir teklif yapmış, ne de olsa çoktan ondan..." Natsu'nun bakışları üzerine Mirajane toparlandı ve kapıya doğru yöneldi. "Ben akşam yemeğini hazırlayayım, ayrıca uyandığında yatıştırıcı olacak bir çayda iyi olur."

Mirajane odadan çıktıktan sonra Natsu bir el hareketi ile kapıyı kapattı. Haklı olduğunu biliyordu. Lucy sadece anlaşma için değil ayrıca onu merak ettiği için buradaydı ve korkusunu bunu anlaşma için yapıyorum diyerek yenmeye çalışıyordu. Natsu'nun korktuğu şeyde buydu. Lucy ondan hoşlanmaya başladığında ne olacaktı, ileride o da onu sevdikten sonra mutlu bir hayat mı kuracaklardı? Natsu öfke ile güldü. Kadın gözlerinin önünde inliyor ve kendine gelmeye çalışıyordu. Sebebi ise oydu, keşke iyileştirmeye dair bir büyüsü olsaydı ama şu an Mirajane'nin yapacağı iyi bitki çaylarından başka bir şey yoktu ona yarayacak. 

Öfkeyle evine girdi, aynaların içine, her örümceğin kendi alanı olurdu ve bunu saklarlardı. Natsu saklanma yerini ve evini aynaların içine yapmaya karar vermişti. Öfkeden etrafta turlayıp duruyordu. İnsanlar aldatırdı, bir insanla çocuğu olamazdı, insanlar ondan korkardı, ne olursa olsun sıkıntı çıkardı ve bunu daha önce de deneyimlemişti. Erza'ya kalsa sırf türünü çoğaltmak için ölecek insan kadınların haddi hesabı yoktu. Natsu bundan fazlasını istiyordu. Sadece üremeye yarayan bir araç olarak görülmek istemiyordu, kendi ırkından bu yüzden bıkmıştı.

İnsanların sadece üremek için yaşamamasını seviyordu, başka amaçları vardı ve bu amaç uğruna hayatlarını sürdürüyorlardı, bazıları bunu garipsese bile genel bir amaçları vardı şu hayatta, Natsu için bu müzikti, insanların neden müzik dinlediğini ve bundan bu kadar zevk aldığını kavrayamamıştı ilk zamanlar ama sonrasında kendisini sanata aşık bir şekilde bulmuştu. Lucy ile birlikte olursa bu planları suya düşerdi. "Ayrıca ondan tam anlamıyla hoşlanmıyorum." Diye ekledi. Sting gibi sürekli karısı nasıl diye kontrol edemez, karısına tapamazdı. Natsu böyle bir canlı değildi, bir şeye bağlanacaksa bu şeyin onu üzmeyip endişelendirmemesini isterdi. 

Monster In The Mirror [Nalu]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin