60 vote gelmedi ama yazarınız geldiiii
Sergide buluştukları bölüm, hepinizin aklında belirecek olan soruya yanıt olacak. (Okuyunca anlarsınız.)
Birazasli iyi okumalar diler.
"Bu hiç aklımda yoktu..." diye mırıldandım kendi kendime. Kısacık bir an gecenin bilmem kaçında kütüphanede olduğumu unutmuştum. Neyse ki toparlamam hızlı oldu.
Karşımdaki davetiyeye yeniden bakarken dudaklarımı büzdüm. İlkay kesinlikle yetenekli bir adamdı ama konu yalnızca seks ve parmakları olduğunda. Dijital anlamda tam bir kaostu. Gerçi, nude atmayı öğrenmişti. Bakıp bakıp tahrik olmamın başka bir açıklaması yoktu.
Konuya dönelim, bu işe acilen el atmam lazımdı. Yani, davetiye işine.
Termosuma doldurduğum kahveden bir yudum alırken son sınavımın iki gün sonra olduğunu ve ders çalışmam, bunlarla kesinlikle uğraşmamam gerektiğini düşünüyordum ama her öğrenci gibi çalışmayı son geceye bıraksam bence ölmezdim.
Uykusuz kalırdım.
Gecenin bir vakti telefonun ışığı yanınca kesinlikle İlkay yazdı zannettim ama yazmamıştı. Gerçi görüldü atan ben olmuştum ama sonuçta 10 saati aşkın süredir konuşmuyorduk. Konuşmamamız daha iyiydi zaten. Telefonu elime alıp bakınca yeni bir gönderi paylaştığını görüp hemen Instagram'a girdim.
Alt dudağımı dişlerimin arasına alıp okulumuzun mükemmel hızdaki interneti sayesinde üç saniyede açılan resme bakıp iç çektim. Bu adam beni benden alıyordu, gerçekten.
Dağınık saçlarına dokunmak ister gibi ekrana dokundum. Bu esnada beğenmiş de oldum ama dert değildi. Neyi beğenip beğenmediğime, hatta bunları ne zaman yaptığıma bakacağını düşünmüyordum sonuçta. Üstelik tüm bu dağınıklığın yanında yakasına kadar iliklenmiş gömleği de vardı.Tam bir sanatçı, diye geçirdim içimden. Gerçekten doğru insanla iletişime geçmiştim. Zaten o kadar yanlıştan sonra bu yaptığı doğru beni nötrleyen tek şeydi. Acaba daha önce tanıştığımızı duysa tepkisi ne olurdu, diye düşünmeden edemedim.
Gözlüğü çok güzel olmuştu. İlk kez onu gözlüklü görüyordum ama çok yakışmıştı. Zaten açıklamaya da yalnızca gözlük emojisi bırakmıştı. Sanırım yorumlara bakarsam kalp krizi geçirirdim, bu yüzden bakmamak en iyisiydi. Ekranı kapatıp yeniden bilgisayara döndüğümde kalbimdeki burukluğu hissettim ama yine de bana engel olmasın diye kahvemi yudumladım.
Yaklaşık 3 saat renklerle, yazılarla, işte bir davetiyede olması gereken ne varsa onlarla ilgilendim. Sonuç hazırdı. Kesinlikle İlkay'ın arkadaşına yaptırdığı davetiyeden on kat daha iyisini yapmıştım. Beni acilen maaşa bağlaması gerekiyordu. Sonuçta o gece tablolardan bilmem kaç yüz bin lira kazanacaktı sayemde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bedenimi Çiz (+18) Texting
Short StoryNeva_onat: Eminim sana pek çok kişi nasıl iyi bir sanatçı olduğunu söylemiştir Neva_onat: Ama ben sanatçı değilim ve kimse nasıl bir sanat eserine dönüşebileceğimi bana göstermedi Neva_onat: Yüzümü değil İlkay, bedenimi çiz