-22-

1.8K 79 20
                                    


Lanet olsun ki uyuyamıyorum! Başımın ağrısı geçmemişti. Üstüne üstlük birde silik silik olan görüntüler daha da netleşmişti. Ve başımın ağrısı, görüntüler ne kadar netleşirse o kadar şiddetleniyordu. 

Yataktan kalktığım gibi ecza dolabına ilerledim. Her zaman kullandığım ağrı kesici hapımı içtikten sonra odama gitmeye üşenerek salona ilerledim. 

Salonda koltukta otururken sehpanın üzerinde duran aynı zamanda bana ait olmayan telefonu gördüm. 

Telefonu elime alıp şifresi var mı diye kontrol ettim. Şansım yaver gitmişti ki şifresi yoktu. İçimdeki şeytanın dürtüsüyle telefonu karıştırmaya başladım. 

Galeriden gördüğüm kadarıyla Acar'ın telefonuydu. Galeriden çıkıp mesajlara girdim. Bizim grup ve tanımadığım ama akrabası olduğunu düşündüğüm birkaç mesajlaşma vardı. En başa sabitlediği kişinin ismine kaydı gözüm. 

Sinan. 

Meraklı bir şekilde başa sabitlediği mesajı açtım. Mesajları teker teker okurken her okuduğumda daha da şaşırdım. İşte ben bu yüzden arkadaş edinmiyordum. 

Acar'ın Sinan'la olan mesajlaşmalarını okumayı bitirdiğimde telefonu sehpaya aynı şekilde bıraktım. Kendi telefonumu alıp Aylin'i aradım. 

Birkaç sefer çaldı ama açan olmayınca kapatacaktım ki telefon açıldı. 

"Alo, kuzum." 

"Aylin hep beraber misiniz?" 

"Evet canım ne oldu ki?" 

"Benim eve gelir misiniz? Hem konuşuruz hem de Acar telefonunu unutmuş." 

"Tamamdır. Geliyoruz."  


Aylin'le olan telefon konuşmam bitince oturduğum koltukta uzandım. Muhtemelen 10 dakika sonra kapı çalınca ayağa kalktım. 

Kapıyı açıp hepsini  içeri davet ettim. Hepsi içeri geçip koltuklara dizilince hepsine tek tek göz gezdirdim. Ve boş olan tekli koltuğa oturdum. 

"Benden ne kadar daha saklayacaktınız?" 

Zaten sessiz olan ortam daha da sessizliğe bürünürken tekrar konuştum. 

"Hepinizin haberi vardı değil mi!" 

"Canım bak. Her şey senin iyiliğin-" 

"BENİM İYİLİĞİM İÇİN FALAN OLMASIN!" 

"Kuzum gerçekten seni düşündüğümüzden-" 

Aylin tekrardan savunmaya geçince onu susturdum. 

"Beni düşünüp iyiliğimi istediğiniz için mi unuttuğum bir yılımı sizinle geçirmişim gibi davrandınız! Onun için mi Sinan'la olan konuşmalarınız bana göstermeyip, Sinan'ı tanımıyor gibi yaptınız!" 

Kimseden çıt çıkmayınca devam ettim. 

"Benimle bırakın yakın olmayı artık arkadaşım bile olamayacaksınız!" 

Bu sefer Acar savunmaya geçti. 

"Balım yapma ne olur. Seni seviyoruz. Sinan kendi gitmek istedi. Güvendiği bir tek biz varmışız. Seni bize emanet etti. Ne yapsaydık?" 

"Bana gerçeği söyleyebilirdiniz! Sinan'ı saklamayabilirdiniz! O zaman Sinan'la bağımı keser sizinle daha yakın olurdum. Ama artık arkadaşım bile olmayacaksınız!" diyerek tekrardan iyice zihinlerine kazıdım arkadaşım olamayacaklarını. 

Acar derin bir nefes aldı. Gözlerini yavaşça kapatıp açtı. Ve yüzüme yüzüme bağırmaya başladı. 


"SENİ SEVİYORUM TAMAM MI!? Lanet olsun ki seni seviyorum! Sinan'ın gitmesi işime geldi. Seninle artık daha yakın olabiliriz diye düşündüm. S*ktiğimin telefonu olmasaydı belki düşüncem gerçek de olabilirdi." 

Duyduklarım zihnimi delip geçerken ayağa kalktım. Dolmuş gözlerimi birkaç kere açıp kapattım. Daha sonra mutfağa doğru ilerlemeye başladım. 

Arkadan gelen Aylin'in sesini duymamla duraksadım. 

"Size demiştim! Ona söylemeliyiz demiştim. Al sevgini münasip bir yerine sok!" diyerek kendi kendine homurdanmaya devam etti. 

Durduğum yerden sesimi hafif yükselterek konuştum. 

"Bunu daha önce yapmalıydınız. Hiç biriniz artık benim bir şeyim değilsiniz, olamazsınız da. Çünkü, yalanın affı yoktur." 

Mutfağa ulaştığımda raftan bir bardak alıp su doldurdum. Başımın dönmesiyle bardağı tezgaha bırakıp başımı tuttum. Baş dönmesi devam ediyorken elimle tezgahtan destek almak amacıyla elimi tezgaha koymaya çalıştım. Ama elim bardağa çarpınca bardak tezgahta devrildi ve paramparça oldu. 

İçerdekilerin sesleri geliyordu ama cevap veremiyordum. En sonunda baş dönmesi dayanılamaz bir hal aldı ve bedenim soğuk zeminle buluştu.

En son duyduğumsa ismimi haykıran Acar'dı. 


********

Merhaba sevgili okuyucularım,

Yeni bölümle buradayım. Umarım güzel olmuştur. Desteklerinizi bekliyorum. Keyifli okumalar!

HAYATIM // YARI TEXTİNG \\Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin