HAYATIM // YARI TEXTİNG \\

-4-

Bugün pazartesiydi. Lanet olası okula gitmek zorundaydım yine. Dün pazar günü tüm günümü dinlenerek geçirmiştim. Gece fazla uyuyamamıştım ama enerjik sayılırdım. Gruba mesaj atmaya karar verdim.

Siz: Günaydın arkadaşlar 

Acar: Günaydın kanka 

Aylin: Günaydıııınn 

Emir: Günaydın

Murat: Günaydın herkese 

Acar: Napıyorsunuz 

Aylin: Yaşlı bir teyzeyle tartışıyorum
Aylin: Ne laf anlamaz kadın ya 
Aylin: Otobüste ona yer vermek zorunda mıyım sanki 
Aylin: Başımda dikilip  boş boş geveleniyor 

Siz: Allah başka dert vermesin 

Murat: Okula yürüyorum bende 

Emir: Ben daha hazırlanıyorum

Acar: Bende minibüs bekliyorum

Siz: Ben daha hazırlanmadım bile 
Siz: Hala yatakta yatıyorum

Emir: Saat kaçta başlıyor ki okulun

Siz: 8.30'da 

Aylin: Sadece yarım saatin kalmış 
Aylin: Bu kadar rahat olman şaşırtıcı doğrusu

Acar: Hazırlanman uzun sürmüyor mu 

Siz: Hayır, belki 5 belki 10 dakikada hazırlanırım 

Acar: WOW
Acar: Sevdim bunu

Ne diyeceğimi bilemeden ekrana baktım.

Saat ilerliyordu 10 dakikada evden çıksam anca okula yetişirdim.

Siz: Okul için hazırlanmam gerekiyor
Siz: Belki teneffüslerde konuşuruz
Siz: Bye 


Yine sonradan gelen bildirimlere bakmadan telefonu kapatmıştım.
Siyah kapüşonlu ve tabikii cebi olan sweatshirtümü giydim. Altıma da siyah cepli eşofmanımı giydim. Ve tabiiki siyah spor ayakkabılar.
Hızlıca kapının girişinde duran  koyu mor çantamı  tek omzuma astım. Evden çıktıktan sonra kulaklıklarımı takıp Kaan Boşnak- Benimle Kayboldun  (Medyaya şarkıyı koydum.) şarkısını açtım. Kapıyı 2 kere kilitleyip hızlıca yürümeye başladım.

Okula vardığımda geç kalmıştım. Hızlı yürümeme rağmen.

Kapüşonumu kapatıp okulun merdivenlerine yöneldim. Merdivenleri yavaş yavaş  çıkmaya başladım. Nasıl olsa geç kalmıştım zaten.  Sınıfın kapısının önüne geldiğimde duyacağım azarlar için kendimi hazırladıktan sonra derin bir nefes aldım. Başım yere eğik şekilde azıcık bekledim.

Kapıyı çalmadan sınıfa girdim. Azar yemeyi beklerken tek bir çıt bile çıkmamıştı. Kafamı kaldırıp sınıfa baktığımda daha hoca gelmemişti. Yüzümde hiç bir mimik oynamadan yerime oturdum. Cam kenarı en arka sıra. 

Başımı sıraya yaslamış camdan dışarıyı izlerken buraya yaklaşan ayak sesleri duydum. Genelde benim sırama kimse yaklaşmazdı. Benden korkanlar da vardı benden nefret edenler de. Hatta genellikle nefret ediliyordum. Umrumda değildi. Kafamı kaldırıp gelenlerin kim olduğuna baktım. 

Şeyma ve yalakaları geliyordu. Yine ne yapacaklar diye beklerken başımı tekrardan cama çevirmiştim. 

"Ah, merhaba Balımcığım. Ne yapıyorsun burada tek başına.? Her zamanki gibi birilerine nasıl ezik görünürüm diye mi düşünüyorsun yoksa bugün kimlerle sürtüşsem diye mi düşünüyorsun ?" 

"Ah, sana da merhaba Şeymacığım. Sen ne yapıyorsun asıl. Her zamanki gibi boş yapsam nasıl olur diye mi uğraşıyorsun yoksa bugün kimlerden dayak yesem listendeki tek kız olan benim sabrımı mı sınıyorsun ?" 

Yaptığım ince ama ağır laf sokuşumu anlayan Şeyma sinirden kızarmaya başlamıştı. 

"Kiminle konuştuğuna dikkat et ezik!"

"Dikkat etmezsem ne olur ? Doğru söylemem ağırına gitmiş olmamalı."

Bir süre bir şey demeden  yüzümü inceledi. Sonra işaret parmağını omzuma vurarak;

"Bunu ödeyeceksin ezik. Bunu çok pis ödeyeceksin! Hadi gidelim kızlar."

Yanındaki 2 yalakaya gidelim dedikten sonra kendi sınıfına gitmişti. Sınıfı hemen karşımızdaki sınıftı. Nedenini bilmediğim bir şekilde 9. sınıfın başından beri benimle uğraşıyordu ve ne yapsam benimle uğraşmasını engelleyememiştim. 

Umrumda değildi tabikii ama bir zaman sonra sinirimi bozuyordu. Hoca hala gelmeyince, önümdeki, sınıfın en dedikoducusu olan Ayşe'nin  omzuna hafifçe vurdum. 

"Ayşe hoca neden gelmedi ?"

"Bugün hastaymış. Dersler boş." 

"Anladım. Saol." 

Telefonumu çıkarıp bizim gruba girdim. Bu arada hala kulaklığımı çıkartmamıştım. Kaç tane şarkı dinlemiştim bilmiyorum ama tekrardan evden çıktığımda açtığım şarkıyı açtım. 
Şarkıyı arada tekrar ederken gelen mesajlara göz gezdirdim.

En sonunda mesajların hepsini okuyunca mesaj yazmaya başladım. 

Siz: Selamlar arkadaşlar
Siz: Nabersiniz

Acar: Dersteyim 

Murat: Bende 

Emir: Bizim hoca daha yeni geldi

Aylin: Ben teyzeyle tartışmaktan durağı kaçırmışım
Aylin: Bu yüzden okula daha yeni vardım
Aylin: Sanırım derse girmicem

Siz: Bizim hoca da hasta olmuş dersimiz boş
Siz: Kantine gidicem şimdi
Siz: Sonra konuşuruz
Siz: Bye 

Yine gelen mesajlara bakmadan telefonu kapatmıştım. Ayağa kalkıp kantine doğru gitmeye başladım. Biraz yemek yiyerek düşünecektim sanırım.

Yalnız başıma. 



******

Merhaba sevgili okuyucularım,

Yeni bölümle geri geldim. Umarım güzel olmuştur. Desteklerinizi bekliyorum. Keyifli okumalar!