{51}

43 4 3
                                    

G'nin gözünden

Ne kadar geçti bilmiyorum. Ama kesinlikle çok ama çok yorulmuştum .

En son bir blastere kendi blasterimi ışınladım ve havada bir patlama oluştu .

Elys de asla ama asla durmuyordu.
Ağlayıp duruyordu .
Bir şekilde onu almam lazım .

Birden bir metal duvar dikkatimi çekti .
Bu iş görür işte.
O duvara doğru koştum .
"Bekle !!!!" Dedim birden .
Gaster bana baktı.
"Ne o . Yoksa pes mi ediyorsun?" Dedi Gaster.

Ben ona baktım ve ellerimi iki yana açtım.
"Artık dayanamıyorum. Yap gitsin ." Dedim birden.
Gaster bana baktı.
"Ne yani hiç birşey yok. Bıraktın ?" Dedi Gaster.

Ben başımı salladım .
Gaster bana biraz daha baktıktan sonra gülmeye başladı.

"Bana uyar." Dedi ve büyük bir blasterle iki kocaman el yarattı

Eller beni yakaladı .
Blaster de ateşlemek için hazırda bekledi . Bende hazırda bekledim.
Blaster ışığıyla beni kapatıp ateşlendiği an ışınlandım ve deponun karanlık tavanında ki demirlere tutunup kendimi üste çektim ve Gaster beni fark etmeden  önce Elysle Johnun bulunduğu odanın tavanına kendimi ışınladım.

Gölgeler arasında beklemeye başladım .
John Elysin yanında oturmuştu.  Onun kendi kendine sakinleşmesini bekliyordu.
Ama asla sakinleşmiyordu .
Gaster odaya girince Elyse baktı.
"Gidelim. Biri gitti biri kaldı. " dedi Gaster.

John ona kocaman açılan gözlerle baktı   .
"Nasıl yani ?" Dedi John. Ne demek istediğini çok iyi biliyordu.
"Eğer Sans bunları yapabilecek kadar cesaretliyse Frisk bundan daha beter olacak gibi duruyor." Dedi Gaster.

John korkuyordu. Bunu hissediyordum.
Friske aşıktı ve o reddetse bile ölmesini o da istemezdi .
Ama yinede John Elysi kucağına aldı .
Ama birşey oldu . Elys ağlıyordu. Ama John ona dikkatle baktı.

Birşey görmüşcesine birden Elysi kendinden bir kol uzakta tuttu.
"Bu ne lan ?!?!" Dedi John birden .
O an başka bir noktaya ışınlandım.

Elysin yüzünü görmeye çalışıyordum.
O an gözleri dikkatimi çekti .
Kehribar rengi parlayan gözleri . Neler oluyor?

Elys birden bu ani sarsıntı ile bir çığlık attı. Ağlamaktan neredeyse sesi kısılmıştı . 
Ama sadece bu da değil. Oda titriyordu.
Gaster ve John önce etrafına baktı. Sonrada Elyse .
Çığlığı odayı sarstı ve en son duvarları çatlattı.

Vay be. Bunu ben bile beklemiyordum.
Bir süre sonra Elys sesinin kısılmasından dolayı öksürmeye başladı.

Ben sadece olanları izledim.
Gaster birden gülmeye başladı.
"Ha ha ha ha EVET . İşte bu. İnanamıyorum . Duvarları mı çatlattı bu ? Daha şimdiden çok güçlü . İnanamıyorum. " dedi Gaster.

Seni adi p*ç .
Sinirle ona baktım. Berbat bir baba olduğunu zaten biliyorum da bu kadar berbat olabilecek kadar alçaldığını bilmiyordum .

Elys hala öksürüyordu. En sonunda da yavaş yavaş vücut hareketleri azaldı ve en sonunda durdu.
John ona baktı . Onun için üzülmüş gibiydi .
Yorgunluk ve panik onu bayıltmış olmalı .

"Gaster. Onu hastaneye götürmeliyiz ." Dedi John.
Gaster ona baktı.
"Niye ?" Dedi Gaster .
John ona baktı.
"Bebek şu anda ağlamıyor. Bayıldı mı uyudu mu ne oldu bilmiyoruz. Ya birşey olursa ?" Dedi John.

Ben ona şaşkınca baktım.
Sonra gülümsedim. Neden bilmiyorum ama bu telaş hoşuma gitti.
Birden Gaster sinirle ona yürüdü .

"Ne yani yumuşuyor musun ? Alt tarafı bir bebek. Ayrıca uyuyor . Yani gidelim . Hemen ." Dedi Gaster.
John bir adım attı . Ama sonra geri adım attı .
"Hayır. Bu yanlış . Ayrıca belli ki o da annesini istiyor. " dedi John birden .
Gaster ona şaşkınca baktı.
"Oh. Anlaşılan bana başka şans bırakmıyorsun. Kendi zavallı duyguların her şeyi yaptı. Ama ondan bir parça çalmayı kaldıramadı öyle mi ?" Dedi Gaster . Sinirden ne yapıcağını bilemez haldeydi .

Asma Kilidin Anahtarı (Echotale) ||frans||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin