True Identity🩸/ Uchiha ⚔️ Hyuuga [TAMAMLANDI]

Enemy of the past

Gözlerim karardı. Bakışlarım mozolenin yanındaki ormana kitlendi.

"Kimsin sen?! Ortaya çık!"

Çalıların arasından gelen hışırtıyla Rinneganım ve Byakuganım çoktan aktifleşmişti.

Pelerin giymiş uzun boylu birisi çıktığında kaşlarım çatılsa da dilimi dudaklarımda gezdirdim.

"Yakından bakınca daha da değerli görünüyorsun. Demek Madara'nın yıllarca benden sakladığı değerli hazinesi sensin."

Tek kelime etmeden söylediklerini hızlıca zihnimde tarttım.

Madara'nın beni birçok kişiden sakladığını biliyordum ama bu adam beni nasıl bulmuştu?

"Ne istiyorsun?"

Başını yan yatırdı. Sanki alay eder gibiydi.

"Sahip olduğun gücünü, başta Matatabi olmak üzere tabii."

Ne? Matatabi'yi de mi biliyordu?

Matatabi'nin taş zeminde rahatsızca kıpırdandığını hissetsem de yüzümü bunu belli etmemesi için ifadesiz tutmaya çalıştım.

"Peki, neden almayı denemiyorsun?"

Hafif ve keskin bir gülüşle bedeni sarsıldı.

"Senle tek başıma dövüşerek alamayacağımı biliyordum. Bu yüzden Konoha'yı karşıma alacağım. Senin zamanında kasabalara ve köylere yaptığın kıyametin bir benzerini yapacağım."

Bedenim buz kestiyse de Naruto'yu, Gaara'yı ve Sasuke'yi düşündüm.

Onlar oldukça güçlüydü. Üstelik Naruto Konoha'yı karşısına alacak kişinin diğer köyleri de düşünmesi gerektiğini ifade etmişti.

Kageler birdi.

Ve bu adamın bir şansı yoktu. Ama...

Bu lafları edebildiğine göre ya deli olmalıydı ya da çok güçlüydü.

"Kendini çok büyütüyorsun. Çabuk yükselenler çabuk düşerler."

Pelerinin başlığını indirdiğinde solgun teni ve altın sarısı gözleri açığa çıktı.

"Göreceğiz."

Bu adam...

"Ayrıca."

Gülümsemesi genişleyip pis bir sırıtışa dönüştü.

"Bunu zamanında Sasuke'ye de söylemiştim. Klan katleden birisiyle kardeş olmak kötü olmalı değil mi?"

************

Hızla koşmaya devam ederken aklımda adamın konuşmaları dönüp duruyordu.

Benim hakkımda bu kadar çok şey bilmesi, Madarayla olan bağlantısı...

Tam ona saldıracakken bedeninin kaskatı kesilerek toprağa karışması, tekniği bile bir tuhaftı.

Ayrıca, İtachi'nin abim olduğunu iddia etmesi, bu durumda Sasuke'de benim diğer abimdi.

Bu düşünceyi aklımdan atmaya çalışarak kafamı sallayıp hızla binanın çatısına atladım.

Ama hastanede yattığım sırada Sakura bana ne demişti?

'Sana alışabileceğine inanıyorum.'

Bu...Olabilir miydi?

Daha da hızlandım.

Bunu sonra da düşünebilirdim. Öncelikle gidip Naruto ve diğerlerine olanları anlatmalıydım.

Hokage binasına geldiğimde soluklanmak için kendime izin vermeyerek hızla içeri girip alışkın olduğum koridoru arşınladım.

Naruto'nun odasının önüne geldiğimde sabah gördüğüm shinobinin yine kapıda olduğunu gördüm.

Adam aniden gelmeme şaşırmış olmalı ki bir anlığına duraksadı.

"Efedim. Hoka-"

Elimle onu susturdum.

"Biliyorum ama çok acil hemen Naruto'yu görmeliyim."

Sesimdeki telaş ve endişeli ton etkisini göstermiş olmalı ki adam beni onaylayıp kapıyı açtı.

İçeriden gelen güneş ışınları gözlerimi kısmama sebep olsa da Gaara, Naruto ve Sasuke'nin masanın üstüne eğilmiş bir şeyi incelediklerini fark ettim.

Beni ilk gören Naruto oldu.

"Hey, Amida. Ne-"

"Naruto, bir sorunumuz var."

Gaara ve Sasuke'de bana dönünce odanın ortasına ilerledim.

"Mezarlıkta dolaşırken bir adamla karşılaştım. Madara'nın tanıdığı biriymiş. Beni ve geçmişimi biliyordu. Be-"

Gaara gelip omzuma dokundu.

"Sakin olur musun, Amida?"

O ana kadar hızlı konuştuğumun farkında bile değildim. Odadakilere tek tek göz gezdirerek nefesimi düzenledim.

"Uchiha mezarlığında dolaşıyordum."

Sasuke'nin tepkisini görmek istemediğim için Naruto'ya odaklandım.

"Tam ayrılacakken çalıların arasından biri çıktı. Pelerin giydiği için tam çıkaramamıştım. Bana gelip Madara'nın yıllardır sakladığı kişi olduğumu bildiğini söyledi."

Yumruklarımı sıktım.

"Beni tanıyordu.Matatabi'yi biliyordu.Bana ve yeteneklerime sahip olmak istediğini bunun için Konoha'yı karşısına alacağını söyledi."

Bakışlarımı kaçırıp yere odaklandım.

"Tıpkı bir zamanlar benim köylere yaptığım gibi kıyameti getireceğini söyledi."

Gaara'ya bakarak bir şey söylemesini bekledim ama yeşil gözlerinin koyulaştığını fark ettim.

"Konoha'yı karşısına almak için aklını kaçırmış olması gerekmez mi? Sonuçta Konoha'yı karşısına alması diğer kagelerin köylerini de karşısına alması demek değil mi?"

Naruto sandalyesinden kalkıp yanıma geldi.

"Adamın yüzünü görebildin mi, Amida?"

Sorularıma cevap vermeyip başka bir soru sorması canımı sıksa da arkasında duran Sasuke'nin sertleşmiş yüz ifadesini gördüğümde sadece sorulara cevap vermem gerektiğini fark ettim.

"Hayır ama ona tam saldıracakken bedeni toprağa karıştı."

Naruto'nun da gözleri tıpkı Gaara gibi kararınca adamı tanıdığını anladım.

Sasuke yanıma gelip başını salladı.

Sanki aralarında şifreli bir şekilde konuşuyor gibiydiler.

"Tanıyor musunuz?"

Gaara beni onayladı.

Odada daha fazla durmak beni daha da geriyordu.