{TAMAMLANDI}+905436: Nil hanım, sanırım mail bulut sisteminde bir sıkıntımız var, mesai başladığından beri dört kez mail attım ancak size iletilmiyor, sabit telefonu da açmıyorsunuz.
+ 905436: Bugün kredi verdiğimiz şirketin yıllık bilançolu gelir t...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Finans Nil: ateist görse ateist
Finans Nil: bir yaratıcının varlığına inanır
Finans Nil: adaammmm taaaşşş taşşşşş
Finans Nil: yüce yarabbim özene bezene mi yarattın ya
Finans Nil: SEMİİİHHHH
Finans Nil: acilen ama acilen bana bunun geçici bir şey olduğunu söyle tamam mı
Finans Nil: neyse problem o değil zaten, daha büyük sıkıntımız var
Yavşak Semih: başladı yine telefonum tık tık tık
Yavşak Semih: bu sefer problem ne
Finans Nil: sen hastayken cidden ne mıymıntı oluyorsun ya
Finans Nil: neyse olsun anlatacağım
Finans Nil: neyse giyindi üstünü Burak, indik aşağı
Finans Nil: yemek yiyeceğiz, hop yanımıza sabah tanıştığımızı iddia eden bir ekip geldi
Finans Nil: ben sizi tanımıyorum kardeşim, reddediyorım
Finans Nil: yok olduklarını düşünürsem yok olurlar sandım
Finans Nil: olmuyorlar Semih
Finans Nil: neyse dediler ki, short meeting yapalım
Finans Nil: kısa toplantı desen ölürsün Manisa Tarzanı seni
Burak beyin kahkahası ile kafamı telefondan kaldırıp karşımdaki adama baktığımda, tek eliyle özür diler gibi elini kaldırmış bir yandan da elindeki su bardağını tutuyordu. Bakışlarımın kendisinde olduğunu görünce, gözlerinin kenarları kırışana kadar gülümsedi.
E be kardeşim, bu kadar güler yüzlü bir abimizdin sen madem, ben niye her odana geldiğinde yeni tutulmuş hamsi balığı gibi tir tir titriyordum?
"Çok özür dilerim." Diye konuştuğunda, ses tonu gülümsemesiyle karışık çıkmıştı. "Yatırımımızla ilgili çok güzel bir haber aldım da." Dedikten sonra bakışlarını tekrar telefonuna indirmiş, ardından kilit tuşuna basmıştı.
Yanımdaki kadın, bizim banka ile yapacakları ortaklıkları hakkında bahsederken, sanki çok güzel bir şey anlatıyormuş gibi konuşmaya devam ederken tekrar bakışlarımı telefona indirmiştim.
Finans Nil: yanımdaki kadın gerizekalı
Finans Nil: bak eminim benim 10 katım maaşı vardır, ama salak
Finans Nil: ne diyor biliyor musun
Finans Nil: vadeli hesaplarda faizi düşük tutalım, kredilerde yükseltelim
Finans Nil: reklamlarda şey diyeceğiz yani
Finans Nil: merhaba, aklınız yoksa paranızı bankamıza getirin, az faiz veririz. Ama siz bizden para isterseniz götünüzden kan alırız
Yavşak Semih: bunu orada söylesene
Finans Nil: hee söyleyeyim bak, o zaman görürüz kimden kan alıyorlar
Yavşak Semih: hayır hayır
Yavşak Semih: sen böyle söyleyince, gerçekten anlaşma çok saçma gözüküyor
Yavşak Semih: ince ayrıntılarda boğulup mantıklı buluyorlardır belki
Yavşak Semih: bence senin söylediklerin mantıklı, zarif cümlelerle bunu söyle
Finans Nil: zarif cümleler mi dkdksksks
Finans Nil: İngiltere kraliyet ailesi dizisi falan mı izliyorsun sen
Finans Nil: asiste etmeye geldim oğlum buraya, nasıl söyleyeyim. Ayıp.
Finans Nil: hem bana mı düştü aq
Finans Nil: akıllarını kullansınlar
Yavşak Semih: ayıp diyecek en son insan sensin farkındasın değil mi?
Finans Nil: bekle lan!
Kafamı aniden telefonumdan hışımla kaldırdığımda, Burak beyin bana baktığını fark edince hiç samimi olmayan, nazik bir gülümseme ile karşımdaki adama bakmaya çalıştım.
Zarif oluyoruz kızım zarif!
Acaba saçlarını nerede kestiriyor bu adam ya.. bu nasıl hacim, nasıl güzel duruş be kardeşim!
"Telefondan sonunda kapabildiniz." derken, yüzünde sırf uyuz olmamı ister gibi iğrenç bir sırıtma vardı.
Patlayayım mı ulan burada?
"Short-meeting notlarını alıyorum.." derken inat olsun diye kelimeleri yaya yaya söylemiştim.
"Toplantı notlarını mı alıyorsun?" Derken tek kaşı havaya kalkmıştı. Yanımdaki kadın ise ne kadar tatlı, nazik bir sekreter olduğum hakkında konuşuyordu.
Sekreter babandır ablacım.
Ayrıca whatsapptan ayrıntılı olarak her anı anlatıyorum işte. Bundan güzel not mu olur?
"Bir şey diyecektiniz sanırım Nil hanım." Diye tekrar bana taş atan Burak beye döndüğümde az önceki özgüvenim gitmiş gibi hissetmiştim.
Nasıl diyeyim kardeşim, "siz geri zekalı mısınız, bu nasıl proje?" diye..
"Projeniz hakkında düşünüyordum, not alırken kafama bir şeyler takıldı da.." dediğimde yanımdaki kadın da hevesle bana dönmüştü.
Abla geri bas lütfen ya..
"Ne takıldı?" diye gerçekten ilgili bir şekilde sorduğunda yerimde hafifçe hareketlenmiş, dirseğimi masaya yaslamıştım.
"Şimdi kredi verirken faizleri yüksek tutacağız ancak vadeli mevduat hesaplarında faizi düşük tutacağız, doğru mu anladım?" dediğimde, Burak bey yüzünde git gide büyüyen gülümsemesi ile bana bakarak kafasını aşağı yukarı salladı.
Gülmesene kardeşim iki dk.
"Çok güzel bir proje değil mi? Yüksek lisansımdan beri buna çalışıyorum!" Diye heyecanla konuşan ablaya döndüğümde, yüzümde "ciddi misin krdş?" ifadesi olduğuna emindim.
"2 aya patates olur banka. Gerçekten çok güzel." Dediğimde, masadaki herkes bana dönmüştü.
"Çok pardon?" diyen ablanın yüzü önce kırmızıya ardından mora dönüşmüştü. Hiiştt, abla sakin ol lütfen ya.. "Sen kiminle konuştuğunun farkında mısın?!" Diye devam ettiğinde dirseğimi hızla masadan çekmiş, korkuyla arkama yaslanmıştım.
Nil.. işte şimdi sıçtın kızım..
Kafamı hızla telefonuma indirdiğimde, bunu acilen karşı tarafa aktarmam gerekiyordu. Masadan git gide yükselen uğultulu tartışma hiç mi hiç dikkatimi çekmiyordu şu an.
