{TAMAMLANDI}+905436: Nil hanım, sanırım mail bulut sisteminde bir sıkıntımız var, mesai başladığından beri dört kez mail attım ancak size iletilmiyor, sabit telefonu da açmıyorsunuz.
+ 905436: Bugün kredi verdiğimiz şirketin yıllık bilançolu gelir t...
Gözümü titreyen telefonum ile açmış, Semih'in attığı mesajların üzerine tıklayıp tek gözümle okumaya çalışıyordum.
Gerçek Semih: Nil
Gerçek Semih: aç şu telefonu
Gerçek Semih: şimdi öldürecek Burak beni
Gerçek Semih: bilmiyor muydun kırmızı şarabın çarptığını diyor
Gerçek Semih: salak mısın be adam, kalsaydın yanında ben ne yapayım
Gerçek Semih: bilmiyordum dedim
Gerçek Semih: ay vallahi şimşek gibi çıktı bankadan
Gerçek Semih: sana gelmiyorsa bende hiçbir şey bilmiyorum
Gerçek Semih:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gerçek Semih: KIZ KALK
Ay ben bittim..
Ben bittim saat olmuş 12 ben uyuyorum.
Semih'in sohbetinden çıkıp Burak'ın attığı mesajlara tıkladığımda ekrana bakakalmıştım.
Kardeşim hadi ben uyudum çalışmıyorum sende bana mesaj atmaktan çalışamamışsın ki!
Zeytinyağı Burak: sabah hatırlamayacaksın diye söylüyorum
Zeytinyağı Burak: dün akşam biraz sarhoş oldun
Zeytinyağı Burak: her şey yolunda ama merak etme
Zeytinyağı Burak: kendini hatırlamaya zorlama, çünkü hiçbir şey olmadı.. konuşmadın bile!
Zeytinyağı Burak: keşke konuşsaydın, çok isterdim ama sızdın
Zeytinyağı Burak: seni yatağına yatırdım ve ayakkabılarını çıkardım, gece uyurken üstünü bunalıp çıkarmak gibi bir şey yaptıysan ben bir şey yapmadım 🙆🏽♂️
Zeytinyağı Burak: teslim olma emojisi yok galiba
Zeytinyağı Burak: işe geç kalacak gibisin
Zeytinyağı Burak: kaldın
Zeytinyağı Burak: en sevdiğim çalışanıma izin yazayım o zaman
Zeytinyağı Burak: e sensiz hiç çekilmiyor bu banka
Zeytinyağı Burak: kahve istedim güldüm bak
Zeytinyağı Burak: hayatımdaki etkin nasıl güzel
Zeytinyağı Burak: iptal ettiğimiz sözleşmelerin davası için tebligat geldi, keşke burada olsaydın
Zeytinyağı Burak: hani projesini beğenmediğin kadın vardı ya, senin vadeli mevduat başkanı olduğunu duymuş, seni sordu
Zeytinyağı Burak: Nil hadi uyan ya
Zeytinyağı Burak: hay ben kendi kafama ne diyeyim
Zeytinyağı Burak: ya gece kalkmaya çalışıp bir şey yaptıysan
Kardeşim en azından idrak yollarım açılsaydı, vallahi geldi..
Aynaya dönüp kendime baktığımda üzerimde dünkü elbisem hala duruyordu, saçlarım kabarmış, makyajım hafif dağılmıştı ama berbat durmuyordu..
Kapının zili tekrar çaldığında yerimden kalkıp kapıya doğru adımlamaya başladım..
Bende istemezdim beni böyle görmeni ama kapıyı yıkacaksın be adam!
Kapıyı açtığımda karşımda bana derin derin nefes alarak bakan Burak'ı gördüğümde ben tepki veremeden derin bir oh çekmiş, sonrasında aniden bana yaklaşıp omuzlarımdan çekerek sarılmıştı.
"Bir şey oldu sandım, neler neler geçti aklımdan!" derken hala sımsıkı sarılıyordu.
"İyi.." derken bana sımsıkı sarılmaya devam ettiği için iç organlarım sıkışmış gibi hissetsem de, hayatımda ilk kez birisi beni merak ettiği için garip bir haz duymuştum. "İyiyim.." dediğimde omuzlarımdan tutarak benden uzaklaşmış bana dikkatle bakmıştı.
"Yeni mi uyandın?" diye sorduğunda kafamı onay vermek için sallamıştım.
"Kapının önünde kaldın, geçsene.." dediğimde sanki nerede olduğunu yeni fark etmiş gibi etrafına bakmış, içeri girip ayakkabılarını çıkarmıştı.
Alıştın sen benim eve ya..
"Başın ağrıyor mu?" Derken beni kendisine çekip başıma art arda öpücükler kondurmaya başlamıştı.
Aaa sabah sabah resmen sağımdan solumdan tüm ilgisini veriyor, canım bir durur musun?
"Ağrımıyor.." dediğimde kafasını geri çekip bana tekrar bakmıştı.
"Tamam o zaman, sen git elini yüzünü yıka, ben de sana bir şeyler hazırlayayım." dedikten sonra bana sormadan etmeden mutfağıma doğru adımlamaya başladı.
Sen cidden alıştın bu eve ama!
"Semih'e yazma! Ne söyleyeceksen bana söyle!" Diye mutfaktan bağırdığında odama giderken kıkırdadım.
"Evime çok yakıştın!" diye bağırarak odama girdiğimde yüzümde aptal bir gülümseme vardı.
Ben üstümü giyinmek için dolabımın kapağını açtığımda, tekrar çalan kapı ile kaşlarımı çattım.
"Ben bakıyorum!" diye seslenen Burak ile merak edip vücudumu göstermeyecek şekilde kafamı kapıdan çıkarmıştım.
Burak kapıyı açtığında, kulaklarıma dolan ses babamın sesiydi.
