Bölüm 12

31 7 50
                                    

Taehyung'dan

Bu sabah annem ile babamın geleceğini biliyordum. Ben de hızla sudan çıkıp Eun Mi'nin bana armağan ettiği kıyafetleri ve çizmeleri giydim. Hepsi de tam olmuştu. Çok iyi gözleri ve hayal gücü var. Hazır bir şekilde ayakta onları bekliyordum. Hiç oturmak istemiyordum aksine saraya kadar koşmak istiyordum. Hemen bu gün Eun Mi'yi babasından ben isteyecektim. Annemlerin geldiğini görünce kayaların arkasına gizlendim. Annem ve babam etrafa bakınıp bir kaç defa beni çağırdılar. Sessizce onlara yaklaşıp arkalarından sıkıca sarıldığımda ani refleksle bana dönmüşlerdi. Beni gördüklerinde yüzlerindeki o şaşkınlık daha çok mutlu etmişti beni. Annem hızla bana sarılıp mutluluktan ağlamaya başladı. O kadar mutluydu ki bir sürü pembe inci döktü.

Chaeyoung: Ah güzel oğlum. Sayende hayatımda ilk defa bu kadar pembe inci döktüm.

Dediğinde gülümsedim. Ardından babam konuştu.

Min Gyu: Oğlum bizi çok mutlu ettin ama önemli şeyler var. Artık ayakların olduğuna göre hemen saraya gidip eğitimlerine başlamalısın. Sonuçta benden sonraki kral sensin.

Dediğinde başımı salladım. O an annem üstümdekileri yeni fark etmiş olacak ki;

Chaeyoung: Oğlum bu hoş kıyafetleri nereden buldun?

Tae: Eun Mi bana doğum günü armağanı olarak bu kıyafetleri diktirmiş ve bu bir çift çizmeyi almış.

Chaeyoung: Ne zaman getirdi ki?

Tae: Dün akşam. Babası onu zorla evlendirecekmiş, o da ağlayarak yanıma geldi. Bana bunları da getirmiş, eğer bir daha görüşemezsek diye. Biliyor musun anne o da beni seviyormuş.

Dedim dolmuş gözlerimle. Ardından ikisi de hızla bana sarıldı.

Min Gyu: Sen merak etme. Eğer onunla evlenmek istiyorsan hemen gideriz, evlendiririz sizi.

Dedi babam, kendinden emin bir şekilde.

Chaeyoung: Tamam şimdi saraya gideceğiz. Yarın da ben Eun Mi'nin annesiyle, baban da babasıyla görüşür.

Dedi ve yola koyulduk. Saraya vardığımızda annem ile sarayı gezdik. Daha sonra beni, önceden hazırlattığı konağıma götürdü. Orada da sohbet edip çay içiyorduk. Birden;

Chaeyoung: Ne zaman anladın ayaklarının olduğunu? Nasıl oldu?

diye sordu. Utançla kafamı eğip elimle ensemi kaşıdım. Annem ise bir işlerin olduğunu anladığında sırıtarak;

Chaeyoung: Anlat anlat aramızda sır.

dedi. Ben ise utana sıkıla;

Tae: Eun Mi beni sevdiğini söyledikten sonra ben de onu sevdiğimi söyledim. Iıı şey sonra şey oldu işte.

diye anlatmaya çalıştım.

Chaeyoung: Oğlum düzgün anlat.

Tae: İşte ben de onu sevdiğimi söyledikten sonra onu öptüm.

Bu dediğimden sonra annem ufak bir şok geçirip kahkaha atarken kafamı eğebildiğim kadar eğdim.

Chaeyoung: Tamam, tamam anlatmaya devam et.

Kafamı kaldırmadan devam ettim.

Tae: Iıı şey işte biz öpüşürken kuyruğum sudan çıktı kayaya değdiğinde ise bir gariplik hissettim. Sanki kuyruğumdan iki tane varmışçasına. Birbirlerine sürttüm ve ayaklarımı hissettim.

Chaeyoung: Peki Eun Mi biliyor mu?

Tae: Hayır. Sonrasında kendimi aşağı çekip ayaklarımı suya daldırdım.

LANETLİ AŞK (DÜZENLEMEDE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin