Sabah uyandığımda mutfaktan gelen seslerle yatağımdan çıktım. Uykulu bir şekilde mutfağa geldim resmen ayakta sürünüyordum.. Karşımdaki manzarayla bir kahkaha attım. Yusuf masayı süpürüyordu. Gülerek yanına gittim.
"Sana yemek vermiyorlar mı kuzuum?" Ağzına tıktıklarının arasından
"Çok konuşma otur yemeğini ye yoksa senin omletini de yerim." dedi.
"Peki." dedim sesli gülmeme engel olamayarak. Bir süre sessizce yemeğimizi yedik. Daha sonra Umut söze girdi.
"Bugün için planlarım var." elimdeki çatalı bırakıp Umut'a baktım. "Alışverişe çıkarız diye düşünmüştüm."
"Harikasııın, muhteşem bir fikir."
"O zaman ben Yusufla masayı toplayım sende hazırlan."
"Tamam." deyip kalktım masadan. Valizimi boşaltmanın zamanı gelmişti. Dışarıya baktığımda hava çok güzeldi. Bu yüzden giymek için kısa bir şort üzerine de herhangi bir t-shirtimi aldım. Geri kalan eşyalarımıda yerlerine yerleştirip, valizimi kaldırdım. Ayırdığım kıyafetlerimi üzerime geçirip, saçlarımı açtım. Gözlerime eyeliner sürüp, üzerime ince bir mont alıp odadan çıktım.
Çocuklar çoktan hazırlanmış beni bekliyorlardı. Umut çok düşünceliydi. Yusuf gülümseyerek
"Ağaç olduk ağaç." dedi.
"Kafana süt kutusu mu istiyorsun?" dedim gülerek. Umut kapıya yönelerek
"Hadi gidelim." dedi.
Eve en yakın AVM ya gelmiştik. Umut hemen girişteki teknosaya girdi. Bizde peşinden girdik. Eline güzel bir telefonu alıp parasını ödedi. Bana uzatıp
"Al bakalım artık kaçtığında sana ulaşabilelim." dedi gülümseyerek.
"Teşekkür ederim." Yusuf her zamanki gibi
"Sadece bizim numaralarımız olacak. Başka erkek numarası görürsem bacaklarını kırarım." dedi şakayla karışık.
"Yusuf haklı Arya. Gel şimdi şuraya bir göz atalım." gözlerimi devirmekle yetindim. Girdiğimiz mağazalardan bir çok kıyafet aldık. Hepside çok güzeldi. Elimizde poşetlerle yürürken vitrindeki bir elbise dikkatimi çekti. Kırmızı sırtında şeritli bir şekilde dekoltesi olan bir elbiseydi. Çok güzeldi. Ne olduğunu anlamadan Umut kolumdan tutup beni içeri soktu.
"Vitrindeki kırmızı elbiseyi denemek istiyoruz."
"Tabi" dedi kadın elinde elbiseyle gelerek.
Kabinden çıkıp kendime aynada baktım. Beni daha uzun göstermiş üzerime tam oturmuştu. Arkamı dönüm çocuklara baktım. Yusuf hemen
"Çok güzel olmuş." dedi. Umut'a baktığımda, kollarını göğsünde birleştirip
"Gerçekten bunu sana giydireceğimi falan mı sanıyorsun?" dedi hafifçe gülümseyerek. Umut'u ikna edebilmek için en masum bakışımı attım. "Oof Arya bunu asla biz yokken giymeyeceksin tamam mı?"
"Tamam" dedim sevinçle. Sabahtan beri dolanıyorduk ve yorulmuştuk. Oturup bir kahve içmenin güzel olacağını düşündük.
"Arya" dedi Umut dişlerinin arasından. Kafamı kaldırdığımda çenesi kasılmıştı.
"Ne oldu?"
"Şurdaki çocuk neden sana bakıyor?" Yusufla birlikte kastettiği çocuğa baktık.
"Gerçekten çok korumacı davranıyorsun Umut" dedim sesli gülmeme engel olamayarak. Umut daha cümlemi bile bitiremeden masaya vurarak kalktı. "Umut dur saçmalamaaaa." engel olabilmek için kolunu tutuyordum ki hiçbir işe yaramadı. Yumruğunu o esmer çocuğa geçirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARYUM
RomanceÜç yetim... Gözü dönmüş bir baba, şizofren hastası bir anne, parasını alamadığı için masum bir aileyi katleden caniler... Farklı hayatlar, aynı sınavlar... Acımasız geçmişlerine rağmen geleceğe dair umutları var.. ARYUM "Arya, Yusuf, Umut"