ilk tanışma

494 57 4
                                    

Onun varlığını daha önce hissetmemiştim. Ben geldiğimden beri oradamıydı acaba. Aradan geçen onca zaman da, beni mi izlemişti yani. Daha fazla paranoyaya bağlamadan önce bunu ona açıkça sormaya karar verdim.

“kimsin sen? Ne istiyorsun?”

Tavrım biraz sertti. fakat etrafta kimsenin olmadığını ve onun da bir sapık olma ihtimalini göz önüne alırsak yerinde bir tavırdı, yine de oldukça etkileyici bir sapıktı. Tanrımm kes şunu.

“ aslında, biraz sessizlik istemiştim. Daha sonra sen geldin ve bana huzur veren sessizliği seninle paylaşmak zorunda kaldım.”

Ses tonundan yada yüzünden ne hissettiğini anlamak zordu. Gerçi anlamakta istemiyordum. Tanımadığım bir adamla böyle bir yerde yeterince uzun kalmıştım bile.

“ pekala, sessizliğin senin olsun ” dedim.

Arkamı ona döndüm ve biraz ilerledikten sonra aniden yanıma geldi ve bileğimden tutarak beni durdu.  O kadar korkmuştum ve şaşırmıştım ki ilk önce bir tepki veremedim.

“ bekle lütfen. Aslında benim için sorun değil, sessizliğimi seninle paylaşabilirim.” Ses tonu ve aramızdaki mesafenin azlığı ile aldığım kokusu baş döndürücüydü. Onu bu kadar etkileyici yapan yakışıklılığı,  kokusu, ses tonu yada cesareti miydi bilmiyorum ama bildiğim tek şey… şuan ecelimle dans ediyor olabilirdim.

Bileğimi soğuk elleri arasından çektim ve zümrüt yeşili gözlerine meydan okurcasına baktım.

“ sessizliğin ve sen, mümkünse burada kalın ve Beni rahat bırakın.”

Cevabını ve tepkisi beklemeden arkamı döndüm ve hızla oradan uzaklaşmaya başladım. Biraz ileride sokak lambasının titreyen ışıkları altında arkama kısa bir göz attım. Etrafta görünmüyordu. Tekrar hızlı adımlarla yürümeye başladım ve büyükbabamın evine gelince rahatladım.

Büyükannemin enfes yemeklerini yerken masada çok az konuşma olmuştu. Ben de bu sayede olanları sakin kafa ile düşünme fırsatı yakalıyordum. Parktaki o çocuk benden birkaç yaş daha büyük gibi duruyordu. Yakışıklı yüzü, kokusu ve ses tonu gerçektende çok hoştu. Yinede bir seri katil yada başka bir şey olabilir. Hemen kafamdaki düşünceleri bir kenara bıraktım ve büyükbabam ve büyükannemle muhabbet etmeye başladık.

 Ben dışarıdayken annem ve mike aramış ve büyükbabam tartışmaya bile girmeyerek artık burada onlarla yaşıyacağımı belitmiş. Annem ilk önce karşı çıkmış fakat kocası elbetteki onu ikna edecek bir konuşma yapmış ve sonuç olarak burada kalmama karşı çıkmamışlar. Yarı yıl tatili nedeni ile okula gitmemem benim için artı bir puandı. Eğer okul döneminde evden ayrılsaydım büyük ihtimal ile geri kalacaktım. Şimdi ise kaydımı buraya aldırabilirdim. Neyseki biraz daha zamanım var ve özgürlüğümün tadını çıkarabilirim.

Yatma vakti geldiğinde sıcak bir duş ile birlikte kaslarımın gevşemesine izin verdim. Duştan çıktım ve en sevdiğim beyaz pijamalarımı üzerime geçirdim. Kuzguni renkteki uzun saçlarımı taradım ve artık yatmak için hazırdım. Yumuşacık yastıklarımın arasında çok geçmeden uykuya daldım.Çok sık rüya gören biri değildim aslında, görsem de hatırlamazdım pek ama bu rüya hatrımda kalacak kadar ilginçti.

Gökyüzü masmavi ve güneşli. Yemyeşil bir düzlükte bir ağacın gölgesinde üzerimde ki bembeyaz elbise ile oturuyordum. O anki manzara o kadar güzeldi ki, bir ressamın hayalinde yarattığı yer olabileceğini bile düşünüyordum. Sanki cennette gibiydim. Fakat o anda masmavi gökyüzünün yerine simsiyah beni içine çeken gece geldi. Yemyeşil düzlük ve altında oturduğum ağaç yerine artık uzun ve sık ağaçların olduğu bir orman vardı. Etrafımda hızla silüetler geçiyordu bana hızla dokunuyorlar ve dokundukları yerde kesikler açılıyordu. Açılan kesiklerdeki kanları etrafımdaki hızlı silüetler emiyor ve kanlar yok oluyordu. Sürekli tekrarlanıyor ve bende sürekli çığlık atıyordum. Bembeyaz elbisem kan lekeleriyle doluydu. Daha sonra onu gördüm. Hızını yavaşlatarak yanıma geliyordu. Tam karşımda durdu ve sivri dişlerinin arasında gülümsedi.

“ sessizliğimizi seninle paylaşabiliriz ”

Çığlık atarak uyandım ve yatağımda hızla doğrularak oturdum. Kalp atışlarımın normale dönmesini nerin nefesler alarak bekledim. Nihayet kalbimin göğüs kafesimden çıkmayacağından emin olunca tekrar yatağıma uzandım ve tekrar uyuyamayacağımı anladığımda tuhaf rüyamı düşünmeye başladım.. O parktaki çocuk şimdide rüyama girmişti. Oldukça tuhaf olan rüyama. Korku hikayelerine pek inanmazdım. Batıl inançları olan insanlardanda değildim. Benim her daim kendime söylediğim tek sözüm vardı. ANI YAŞA.

Daha sonra bütün haftayı evde büyükbabam ve büyükannem ile geçirdim. Burada gidebileceğim okulları araştırdım. Bütün hafta boyunca rüyalarımda onu görmeye devam ettim ve o parktan uzak durdum.“ tatlım büyükbaban ile birlikte düşündük ve belki evde sıkılmışsındır. Biraz gezmek ve alışveriş sana iyi gelebilir.” Elindeki kredi kartını bana doğru sallıyor ve gülümsüyordu.

“ahh çok teşekkür ederim büyükanne.” Koşarak ona ve büyükbabama sarıldım. Gerçekten biraz alışveriş süper olurdu. Büyükbabamın para durumu oldukça iyiydi ve paralarını benimle harcamaktan da hiç şikayetçi değildi. Küçükken sürekli hediyeler alır ve bana paralar verirdi ama ona olan sevgimin para durumuyla hiçde ilgisi yoktu. o da bunu bildiği için beni daha da seviyordu.

“ şimdi hazırlan tatlım, senin için uzun bir gün olacak. Ayrıca taksilerde sürünmeni de istemiyorum. Gerçekten dikkatli olmak şartı ile garajdaki arabayı alabilirsin. Büyükbabanı ikna ettim.” Tanrımm bu kadını seviyorum işte. Yeryüzüne benim için gönderdiğin bir melek o. Tekrar tekrar teşekkür ettim ve hazırlanmak için odama çıktım. Siyah dar kot pantalonumu ve üzerime göbeğimi açıkta bırakacak kısa, bol bir tişört giydim. Saçlarımı açıkta bıraktım. Biraz rimel ve ruj sürdüm. Aslında makyaj yapmama gerek yoktu çünkü oldukça hoş ve pürüzsüz güzel bir yüzüm vardı. Yinede daha güzel görünmek herkesin hoşuna giderdi. Bütün ilginin ve beğeninin üzerimde olmasını seviyordum.

Arabalar hakkında çok şey bilmezdim fakat patlıcan moru rengindeki bu mercedes arabaya küçüklüğümden beri aşıktım. Sürekli onu kullandığım günü hayal ederdim. Ta taa hayallerim gerçek oldu ve işte benimsin. Hemen arabaya atladım ve alışveriş merkezlerine doğru yola çıktım.

GÜNEŞ EVİ (bir vampirden daha fazlası...) #wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin