rüya

315 46 13
                                    

3

 Eğitimler ve dersler başlayalı 2 hafta olmuştu. Bu iki haftalık süreç içerisinde akademiye olabildiğince çabuk adapte olmuştum ( sanki başka bir altarnetifim varmış gibi). Kıvılcımlanan ve birden büyüyün öfkem beni sarmaya devam etti ama kimseye söylemeden yatıştırmanın yollarını arıyordum.  Diğer öğrenciler ile ortak derslerimizin yanı sıra özel dersler alıyordum. Eğitmenlerimin öz kardeş olması benim için iyi mi yoksa kötü mü karar veremesem de ikisinin birbirinden oldukça farklı olduğunu düşünüyorum. Görünüşlerinin yanı sıra fikirleri ve tarzları da farklıydı.

Kevın, sarışın küt kesilmiş altın rengi saçları, çıkık elmacık kemikleri ve ateş kullanıcısı olduğunu belli eden gözleri çok çekici yakışıklı ve bir o kadar tatlıydı. Gülümseyince çıkan gamzeleri…

David ise, kısa kesilmiş siyah saçları, çıkık elmacık kemikleri, kaslı vücudu ve ateş kullanıcısı olduğunu belli eden gözleri… oldukça erkeksi ve yakışıklıydı.

İki kardeşin ortak yanları, büyüleri, ders sırasın da oldukça ciddi ve disiplinli  olmalarıydı. Şuan da ikisi ile de iyi anlaşıyordum ve çabuk öğrendiğimi söylüyorlardı.  Derslerin yanı sıra akademide birkaç arkadaş edinmiştim. En iyi arkadaşım tiffany ile birlikte takılıyorduk ve gizli düzenlenen partilere davet ediliyorduk ( oldukça da eğleniyorduk). Eğlenmesine eğleniyorduk fakat büyükbabam ve büyükannemi çok özlüyordum. Bize göre sabah onlara göre gece idi bu yüzden arayamıyordum da, geçirdiğim 2 hafta da sadece iki kere konuşmuştuk. Ayrıca öğrendiğim kadarı ile mike ve annem durumumu öğrenmiş ve -taa ta bilin bakalım ne olmuş. Tabi ki de mike “kötü bir yaratığa” dönüştüğüm için beni evlatlık dan reddetmiş ( sanki onun çocuğuymuşum gibi ). Asıl bomba şimdi geliyor… annem mike’ın bu düşüncesine ilk defa karşı çıkmış. Her neyse umurum da değiller.

 Kevın ile olan büyü dersim başlamak üzere idi. Hemen odamdan çıktım ve ikinci ek binadaki büyü odasına gittim. Büyü odasına vardığımda kapıya bir kere vurdum ve içeri girdim. O da karanlıktı vampir gözlerim sayesinde içerisini görebiliyordum fakat gene de karanlıktı.

“ ışıkları yakmadım. Yanıma gel, karanlıkta başlamak istedim.”Karanlıkta başlamak falan. Tanrım sapık mıydı bu adam.

“ acaba ışıkları yasak mı? yani tam olarak gördüğümü söyleyemem ” dedim. O sırada bir el beni bileğimden tuttu ve odanın ortasına doğru çekiştirdi.

“Bütün mumları ilk olarak ben yakacağım ve bunu sen öğrenene kadar yakıp söndürmeye devam edeceğiz. Öncelikle yere otur tam karşıma ilk olarak ateş ile başlayacağız. ” dedi ve elini bileğimden çekti. Bende olduğum yere oturdum.

“en azından karşılama için mumları yakabilirdin.” Dedim ve bana cevap olarak bütün mumları aynı anda yaktı. Karşımda otururken aynı anda bütün mumları nasıl yakabilmişti.

“pekala bunu nasıl yaptın” dedim merak içinde  ama o beni duymazdan geldi ve konuşmaya başladı.

  “ büyü hayatımız da çok önemli bir rol oynuyor. Düşmanlarımıza karşı savaşımız da en güçlü silahımız. Bunun bilinci ile hareket edip onu kullanmayı öğrenirsen seni oldukça güçlü kılar. Fakat onu kötü amaçlar için kullanırsan ve biz buna “karabüyü” diyoruz o zaman büyün seni etkisiz kılar, sana itaat etmez. Şimdi herkes senden daha fazlasını bekliyor. Çünkü sen özelsin bunun bilincinde ol bu çok güzel bir şey de olabilir senin felaketinde.” İşte başlıyorduk.

GÜNEŞ EVİ (bir vampirden daha fazlası...) #wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin