Bölüm 1

58 25 18
                                    

MİNİ KARAKTER TANITIMI: ELEN 

Elen en büyükleridir. Tülay Arslan'ın yani altı kardeşin 2. numarasının kızı. Fazla hırslı ve Kincidir. Hayattaki en önemli şeyi Aile olarak görür ve dışardaki insanlarla bağ kurmaya sıcak bakmaz. 6 yıllık bir ilişkisi vardır. Geçmişe çok takılan biridir. Söz konusu sevdikleriyse kimleri ezip geçtiğini pekte umursamaz. 

Esmer tenli, dolgun dudaklı, şekilli burunu, kıvırcık siyah saçları, koyu kahve göz rengi vardır. Boyu 1.75 ve ince belli uzun ince bacakları vardır 

"Açımmm!!!" 

defalarca kez açlığını dile getiren Elis'e göz ucuyla bakıp ilk önce sevimli bir şekilde gülümseyip birden "KALK YEMEK YE O ZAMAN SABAHTAN BERİ KIRK KERE SÖYLEDİN." dememle bana dönmüştü. E haksız değilim ki! Açsan yemek ye deme şurada önemli bir film izliyorum aaa! 

"BENDE BİLİYORUM DEME YEMEK YEMEYİ GERİZEKALI? ÜŞENİYORUM BEN YİYEMEM" gözlerimi kısıp ona bakarak kafamı dalga geçer biçimde salladığımda ve onu taklit ettiğimde bu sefer üşenmemiş üst kata çıkan merdivenlerde uzandığı orta basamaklardan kalkarak olduğum yere doğru koşma-öhm uçmaya başladığında hemen ayaklanarak kaçmaya başladım. Mutfağın önünden koşarak geçerken Elen ablayı görmemle mutfağa ani bir dalış yapmam bir oldu. Hemen gizli gizli çikolata ekmek yiyen Elen ablanın arkasına saklandım.

"Nerde lan o hain domdom. Aç ve uykusuz bir Elis'e kafa tutmak neymiş görür o" Elis'in sözlerine kulak verdikten sonra aynanda birbirimize döndük Elen ablayla "boku yedi-AAA O BENİM EKMEĞİMM" tam bana olacakları anlatırken elindeki çikolatalı ekmeği çaldım daha doğrusu izinsiz alıp sonsuza kadar vermeyeceğim bir borca girdim. Ben 4 parmak kadar olan ekmeği ağzıma tıkmaya çalışırken içeri ahıra girer gibi Elis daldı. Ekmeğin dışarıda kalan kısmı koparıp Elis'e uzattım  "Oçton domo son ol conom kozonim" Bir ekmeğe bir bana birde çikolata ekmek kaçakçısı Elen ablaya göz gezdirirken Elis, içeri onun girişini aratmayacak derecede pata küte düşen bir Bellya girdi. " NE LAN BU GÜRÜLTÜ UYUYORUM BEN YA AZ SESİNİZİ KISIN!!!" Yüzümüze öfke kustuktan sonra aklıma çikolata kaplı bir ağzımın olduğu geldi. Uykulu gözlerini ovustururken bende hemen mutfaktan sıyrılmak için arkam dönük kapıya ilerlerken " BELL BAK ALES'İN AĞZINA HEP SENİN ÇİKOLATANI BİTİRDİİ"

Siktir!

Tam koşmaya başlayacakken beni tişörtümden yakalamıştı beli. Yavaş yavaş arkamı dönerken bir yandanda şehadet getirmeye başlamıştım. "Oy oy benim Bellya'm senin uykun vardı deme. Hadi git, hadi git yat" bi umut konuyu değiştirme çabalarına girdim, girdim ama pek işe yaradığı söylenemez. "Yok yokk uykum kaçtı benim" dedi ve tek kaşını kaldırarak bana baktı sinsice " Valla ben en son Elis'den kaçıyodum sonra bir baktım aaaa ELEN! Ben bunun arkasına saklanır kendimi korurum dedim. Tam yanına geldim elinde çikolata ekmek e kaç kaç kan şekeri de sen yerlere düş bi göz kararması üff ayak uyuşması falan derken kaptım yedim. Yani hepsi Elen ablanın suçu ona kız." Gereğinden fazla hızlı söylediğim bu paragrafı andıran savunmamın ardından derin nefes aldım. "Elis ve Ales bilin bakalım beni uyandmanın, evin anasını si-evmenin, çikolatamı yemenin bedelini kim ödeyecek? Tabii ki siz " söylediği iki şey tamam da ev ne alaka? Kaşlarımı çatmış Ales'e kafamı çevirdim. Ellerini teslim olurcasına havaya kaldırdı ve "Valla kaçmasaydın banane" sabır dilercesine gözlerimi kapatım kafamı kaldırdım ve 2 saniye kadar bekledikten sonra asla sinirimde bir değişiklik yoktu. Ve evet sinir kat sayım şuan gereğinden fazla üst seviyelerdeydi. " ELİS ŞİMDİ AKLIN VARSA SEN KAÇ ÇÜNKÜ BU GÜN TEMİZLİK GÜNÜ BENİMDİ!" kükrememle birlikte Elis'de yok olmuştu. 

"Ooo kaos en sevdiğim hadi yiyin birbirinizi" Öfkeli gözlerimi Bell'e çevirmiş tam bir şeyler söyleyeceken benden önce söze atılan başka biri vardı " sen kaosu bırakta git aynaya bak salak. Sabahlık diye bornoz giymişsin" diyip kahkaha atmaya başladı. Bende direkt bakışlarımı Bell'e çevirdim." Oha cidden bornoz giymiş".  bende gülmeye başlamıştım ki Elis mutfak kapısından kafasını uzatıp " Iyy vizyonsuzz. Seni ablalıktan red ediyorum küçük abla!" yüzünü ekşitip ellerini Beliyanın omzuna yerleştirerek üç kere "Red" demişti ve tam ondan uzaklaşcakken " Dur lan!! bu bornoz benim." şaşırmış ve bir o kadarda saçma yüz ifadesiyle önce Bell'e sonra bize döndü. Bell hemen bornozu çıkardı ve yakasına baktı. " Elis Arslan. Aaa cidden Elis'in bu ama nasıl benim odamda ?" 

Aaa ben koydum! " Ya şey bu gün sabah kıyafetleri yerleştirirken heralde odalar karıştı " hepsi anlar biçimde kafasını sallarken birden enseme aldığım hafif vuruş darbesiyle kafam öne gitti "Ne vuruyon lan!" dedim darbenin geldiği yöne bakarken "Pardon aşkım?" Evett bu erkeklik herkese sökerdi de Elen abla olmaz yavaş Es 4 yaş var ayıp ayıp!
"Pardon bebişim ya sen miydin?" 

*****

Salonda oturmuş geleneksel kim kimden kaç ay kaç yıl büyük tartışması yaparken birden telefon çaldı. Elen abla telefona bakarken bende mala anlatır gibi Elis ve Bell'e anlatmaya başladım "bak! En büyük Elen elen 21 yaşında. Sonra Bell 19 yaşında. Buraya kadar tamam herlde gerizekalılar. Üç numara Elis 18. Vee benn! 17. Sonuncu cesurrr yaş: 7. ANLADINIZ MI?" ikiside kafa sallayıp birbirine bakıp sırıtırken bana dönüp ağızlarını açacakken onlardan önce ışık hızıyla söze atlayıp " your wanna beer? he is four derseniz dalarım! Bıktım sizin şu tiktok zıkkımındaki repliğinizden YETER!!!" Ben gözlerimi pörtletmiş onları azarlarken odaya telefon görüşmesi bitmiş Elen abla girdi 

"Küçük teyze Türkiye'ye dönmüş?"

BÖLÜM 1 

YAZAR : Fatma Canbaz Arslan

İNTİKAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin