60.MİNİK MUCİZE...

3.3K 64 16
                                    


Son görebildiği şey arabadan kendisine doğru koşan Bulut olmuştu, başka bir şey daha göremeden, tek bir söz edemeden bedeni yerle bir bütün oluvermişti.

"Masal..."

Bahçeyi inleten adamın endişe yüklü sesi olurken, Anında Masal'ın yanına çöküp ellerini kızın yüzüne götürüp uyandırmaya çalışmıştı.

"Masal, hadi uyan"

Bir kaç kez daha böyle seslendiğinde yavaş yavaş açılan gözler derin bir nefes almasına sebep olmuştu. Ama yeni düşünebildiği şey ile kendisine öfkelenmişti Bulut.

"Ah Masal hadi hastaneye gidiyoruz, Ben bunu neden daha önce yapmadım ki aptallığıma ver lütfen."

Neler olduğunu anlamaya çalışan Masal az önce olanları hatırladığında hafifçe gülümsemişti. O hasta değildi sadece hamileydi, Tabi arkadaşının bundan henüz haberi yoktu.

Elini yavaşça Bulut'un koluna götürerek tutunduğunda adam da anında destek olarak kalkmasına yardımcı olmuştu.

"Hastaneye gerek yok Bulut, iyiyim ben."

Ama görünüşe göre sözleri pek etkili olmamıştı. 

"Olmaz Masal, kötü bir şey olabilir hatta ben baban ve annene haber vereyim onlar gelsin."

Bunu duyan kadın iyice işlerin büyüyeceğini bildiğinden Bulut'a söylemek zorunda olduğunun farkına vardı. Aksi halde daha bebeğini babasıyla tanıştırmadan bütün sülale öğrenecekti.

"İçeri geçelim sana bir şey söyleyeceğim Bulut."

Adamın onun sözlerini duyacak durumu yoktu;

"Başında ağrı var mı, Masal inat etme hadi bin götüreyim işte."

Daha fazla dayanamayan kadın sevinçle itiraf etmek üzereydi artık;

"Hasta değilim korkma, Ben sadece... Hamileyim Bulut."

Adamın kulakları sondaki kelimede takılı kalırken ne diyeceğini unutmuştu.

"Ben amca mı oluyorum?"

Masal kafasını olumlu anlamda sallarken, bebeğinin cümlenin içinde geçmesi bile içindeki mutluluğu körüklüyordu. Sanki ucu bucağı olmayan bir uçurumdan atlamıştı da bedeni havada sallanıyordu bir sağa bir sola.

Bulut onu onaylayan arkadaşına sevgiyle bakıp hızlıca sarılmıştı.

"Çok tebrik ederim kardeşim, Demir... O biliyor mu?"

Minik mucizeleri babasına merhaba diyememişti henüz, Kadın bunun en güzel yerde ve en doğru zamanda bilinmesini istiyordu. Çünkü en büyük sınavın, en acı zorlukların üstüne kocaman bir perde örtmüştü minikleri.

"Hayır, daha haberi yok. Sen de bildiğini belli etme lütfen Bulut."

İşte bu en zor şey olacaktı adam için, 

Ama karar Masalındı o ne zaman söylemek isterse, Kendisi de o zamana kadar sağır ve dilsiz olacaktı. Belki sonra arkadaşından bir dizi azar ve dayak yiyecekti ama bu iki kardeşinin de mutluluğunu izlemeye değerdi.

Başını onaylar anlamda sallarken karşısında gülümseyen eski Masalı görmek onu da keyiflendirmişti.

"Peki ne zaman söylemeyi düşünüyorsun."

Kadın bu anı düşünmüştü tabi, Ama şimdilik kimse bilmese de olurdu;

***

"Neredesin Bulut? İki saat oldu sadece bir dosyayı almak bu kadar sürer mi. Adamlar geldi anlaşma dosyası yok!"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 09, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BİR YALAN UĞRUNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin