Jimin arabanın camından olduğu yere inanamayarak baktı.Jungkook ona dediği gibi unutamayacağı bir şey hazırlamıştı. "İnmek yerine buradan bakmaya devam mı edeceksin?" Jimin Jungkook'un dediğiyle hızla Jungkook'u beklemeden arabadan indi ve karşısında duran hep gelmek istediği yere baktı.
Disneyland'a
Jungkookta arabadan inip sevgilisinin yanına geldiğinde Jimin ona bakan sevgilisne döndü ve kucağına atladı."Jungkookie! Teşekkür ederim!" "Teşekküre gerek yok güzelim." Jungkook Jimin'in birkaç kez hafifçe kalçasına vurdu.Jimin kucağından indi ve sevgilisinin elini tutup koşmaya başladı."Jungkookie koş!Her şeye binmek istiyorum.Her şeye!" Jungkook gülerek adeta onu sürükleyen bedenle beraber koşmaya başladı. Bilet kuyruğuna girdiklerinde Jimin dudağını büzdü."Zaten her şeye binmek zaman alacak sıra da çok uzun!" Jungkook sevgilisinin büzdüğü dudaklarına hızlı bir öpücük kondurdu."Buraya gelmeyi başardık.Biraz sıra bekleyebiliriz güzelim." "Evet haklısın."
Sıra nihayet azalıp ikiliye geldiğinde Jimin Jungkook'a fırsat vermeden söze atladı.Jungkook onun bu heyecanlanmış haline gülmeden edemedi."Bütün hepsinin biletini almak istiyoruz." Adam şaşkınca karşısındaki ikiliye baktı."Hepsini mi?" Jimin biraz daha yaklaşarak söyledi."Hepsini." Zaten sıra için yeterince beklemişlerdi bir de adam anladığı halde anlamamış gibi tekrar soruyordu!
Görevli biletleri verdiğinde Jungkook ücreti ödedi.Bu sırada Jimin biletleri çantasına
koymakla-tıkmakla-meşguldü.Birkaç alete binen ikili şimdi de Jimin'in isteği üzerine dönen fincanlara ilerliyorlardı.Jimin önünden geçtiği disney malzemelerini satan yeri gördüğünde birkaç dakika duraksayıp raftaki şapkaya daldı.Sevgilisinin duraksadığını gören Jungkook durdu ve sarışın çocuğun baktığı yere baktı.Sevgilisinin istediği çok belliydi.Jungkook gülümsedi,Jimin'in elini tuttu ve dükkana soktu. Kasadaki kişiye hemen yanında duran şapkayı gösterdi."Onu istiyoruz." Şapkayı alıp dışarı çıktıklarında Jungkook elindeki şapkayı sarışın çocuğun kafasına yerleştirdi ve yanağını öptü."Kook-ah sen çok iyisin!" "Senin için bebeğim,senin için."
Dönen fincanların birine yerleştiklerinde karşılıklı oturdular.
"Ne zaman hareket edecek?" "Birazdan bebeğim."Fincan hızını artırarak dönmeye başladığında Jimin şapkasının dönmesinden korkarak ,şapkasını tutarak kahkahalarla gülmeye başladı. Jungkook onun bu anlarını kaçırmak istemediği için telefonunu çıkardı ve her şeyi kaydetti. Onu böylesine mutlu ettiği için kendiyle gurur duydu. Hiçbir şey olamasa bile sarışınının sevgilisi olmayı çok iyi başarabilirdi.
Fincanlardan indiklerinde Jimin hala gülüyordu.O kadar çok gülmüştü ki hem göremiyordu hem de gözünden yaşlar geliyordu. Jungkook gülmekten dengede zar zor duran sevgilisinin belinden tuttu ve son gidecekleri yer olan dönme dolaba yönlendirdi.
Jimin kendini toparladığında ve dönme dolaba bindiklerinde ikisi yan yana oturmuş birbirlerine bakıyorlardı.Tepeye geldiklerinde Jungkook sarışınının dudaklarına yaklaştı ve fısıldadı."İyi ki benimsin." "Hep senin olacağım Kook-ah." Yavaşça dudakları birleşti. Yavaş giden öpücük onlarda çok şey anlam ifade etmişti.
Birbirlerine olan sevgilerini,sadakatlerini ve minnettarlıklarını. Onlar birlikte olduğu sürece her şey güzeldi.
Ayrıldıklarında oluşan tükürük bağını diliyle kesti Jungkook ve son kez öpücük kondurdu miniğinin dudağına."Seni çok seviyorum." "Bende seni çok seviyorum bebeğim."
Bir süre daha öpüştüler sonra. Hiç bıkmadılar bundan. Dönme dolap durana ve inene kadar bulundukları yeri umursamadan öpüştüler.
Dönme dolaptan inip kapıdan çıktıklarında köşede bir çiçekçi gördü Jungkook.Sevgilisine beklemesini söyleyip bir buket çiçek alıp geldi. Sevgilisine uzattığında Jimin gülümseyerek çiçekleri aldı ve kokladı. "Teşekkürler bay Jeon."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TENDERNESS~Jikook ✔️
Fanfictionİki aile dostunun sevgili olan oğulları. Bakalım gizli ilişkileri ve gizlice girdikleri ilişkiler nereye kadar devam edecek. Tenderness:Hassasiyet Rahatsız edici içerikler bulundurulur. Yazarın ilk kitabı