TENDERNESS~Jikook ✔️

12.Bölüm

"Jungkook yarın denize gidelim." Poşetleri bavula yerleştirirken dedi Jimin.Akşam olmuştu ve ancak alışverişten gelmişlerdi.Ama Jimin hala enerjik hissediyordu.

Jungkook üstünü değişmiş şekilde yatağa oturdu."Akşam için planımız var öğleye doğru gideriz." "Ne planı Kookie?" "Süpriz güzelim.Yarından sonraki gün gidiyoruz zaten.İyi bir şekilde kapatalım tatilimizi." Jimin başını salladı."Ben yorulmadım.Biraz daha mı çıkıp dolaşsak?" Jungkook tek kaşını kaldırdı."Sabahtan beri geziyoruz,nasıl yorulmadın?" "Yorulmadım işte!" Jungkook ayağa kalktı ve çantaya doğru ilerledi."Tamam burada da güzel aktiviteler yapabiliriz."Jimin'in gözleri büyüdü.Yatağa uzandı ve sahte bir şekilde esnedi."Aslında şimdi yatınca birden uykum geldi."

Jungkook tamam anlamında kafasını salladı."Uyuyalım o zaman.Üstünü değiş." Jimin yavaşça kalktı ve üstünü değişmeye gitti.

Jungkook bu sırada kremleri komidinin yanına koydu.Yarın denize gideceklerse buna şimdiden hazırlanmalıydı.Jimin güzel bir çocuktu,Jungkook ona bakmalarını istemiyordu.Bu gece bunu halledecekti.

Jimin giyinip geldiğinde yorganın içine girdi ve Jungkook'u bekledi.Jungkook arkasındaki yerini aldığında gözlerini kapattı.

Jungkook Jimin'in kulağına yaklaştı ve nefesini üflemeye başladı.Jimin huzursuzca yerinde kıpırdandı.Jungkook tek eliyle Jimin'in tişörtünü yukarı kaydırdı ve belinden tutup tamamen kendisine yapıştırdı.Jimin ani gelen baskıyla gözlerini sıkıca yumdu.Sevgilisi şuan onu sınıyordu.

Kulağında ıslaklık hissettiğinde irkildi.
Arkasındaki beden kulağını biraz emip bıraktığında hafifçe kaydı ve Jimin'in üstüne doğru çıktı.Ağırlığını küçüğüne vermeden eğildi ve dudaklarını nazikçe kavradı.Dudaklarını emdi ve alt dudağını hafifçe ısırıp bıraktı. Boynuna doğru yöneldi.Önce birkaç yumuşak öpücük bıraktı.Çenesinin hemen altına geldiğinde öpücük kondurdu,kokladı.Yavaş yavaş emdi.Şimdi beceriksizce üstünü çıkarıyordu sevgilisinin.Bu süre boyunca hiç ayrılmadı boynundan.Mor izler kalacağından emin oldu. Köprücük kemiklerine geldiğinde yatakta uzanan sevgilisine baktı.Çarşafı sıkan ellerini gördü sonra.Ellerine uzandı ve birkaç öpücük bıraktı.Kırmaktan korkar gibi.Köprücük kemiklerine yeniden geldiğinde gülümsedi.Sarışının köprücükleri çok belliydi.Buraya iz bırakacak,bırabilecek,tek kişi oydu.Hiç beklemeden emmeye başladı sevgilisinin derisini. Çok vakit kaybetmek istemiyordu artık.İyice aşağıya indi ve göğüs uçlarına geldi.Önce kısa bir yaladı sonra emmeye başladı.Sarışın inliyordu şimdi.

Jungkook'un adıyla.

Göğüsleriyle işi bittiğinde hafifçe doğruldu ve baktı sarışına.Şimdiden kızarmıştı izleri.Gözüne kestirdi sonra,belini.Daha önce hiç buraya iz bırakmamış gibi çabucak kendine ait izler bıraktı yumuşak deriye.İşte şimdi denize rahatlıkla gidebilirdi.

Bütün izlere öpücük hediye etti."Uyu güzelim ben geleceğim." Jimin başını salladı.Bu bile onun uyuması için yeterliydi.Üstünü giyinmek için tişörtüne uzanmadı bile.Tuvalete giden sevgilisine kısa bir bakış attı.İşi uzun olacak gibiydi.Uyumaya karar verdi.Nasıl olsa gelirdi sevgilisi.
---------
"Jungkook gitmesek mi acaba denize?Kendimi çok iyi hissetmiyorum." "Gidelim güzelim.Ben girmek istiyorum."

Jimin sabah kalkıp aynadan kendisine baktığında bu izlerin derinliğine şaşırdı.Yanlış hatırlamıyorsa -ki bence hatırlamıyordu-bu kadar mor izler ilk defa vücudunda olmuştu.Tanrım tamamen mordu! Üstelik denize gidecekti.Sıkıntılı bir nefes aldı Jimin.Jungkook kalktığında sevgilisinin kaçmaya çalıştığını tabiki anlamıştı.Ama bugün o denize gidecekti.Sonunda Jimin ikna olduğunda beraber odadan çıktılar.Denize sıfır bir alan bulduklarında taksiden durmasını rica ettiler.Arabadan inerken sevgilisinin şortunun altından görünen bacaklarını gördü.Lanet etti kendine,oralara da iz bırakmalıydı!

Jimin'in endişesi boynundaki izlerin görülmesi değildi . Göğsünün,karnının ve belinin olduğu yerde olan izlerdi.Utancından ölecek gibi hissediyordu. Yer bulduklarında eşyalarını bıraktılar. "Üstünü çıkar.Güneş kremi sürelim." "Yok bence hiç gerek yok şuan." Jungkook Jimin'in üstüne kendi uzandı ve hafifçe yukarı kaldırdı.İşte şuan belindeki morluklar kendini belli etmişti."Jimin tenin beyaz bunu sürmeliyiz.Kaldır kollarını!"

Jungkook artık Jimin'in izlerini saklamasını istemiyordu.Buna alışmalıydı.

Jimin ellerini çekingence yukarı kaldırdı ve Jungkook'un üstünü çıkarmasına izin verdi.Jungkook üstünü çıkardığında Jimin sıkıca gözlerini yumdu.Utanıyordu.Göğsüne gelen öpücükle hemen gözünü açtı ve etrafına baktı. Kimsenin onlara bakmadığından emin olduğunda sevgilisini öptü."Gel otur. Sürelim."

Jimin oturduğunda Jungkook önüne oturdu ve kremi güzelce sevgilisinin vücuduna yedirmeye başladı."Jimin!" "Oh. Minho." Minho tamamen Jimin'in önüne geldiğinde gözlerini direkt arkadaşının bedenini taradı.Sonra Jungkook'a baktı ve tekrar Jimin'e döndü."Nasılsın Jiminie?" "İyiyim sen?" "Bende iyiyim.Artık anneannemlerde yaşayacağım.Senin okuluna geliyorum!"

Jungkook kaşlarını çattı ve şüpheci bir tavırla sordu"Sen Jimin'in okulunu nereden biliyorsun?" "Yemek yerken söylemişti." Tekrardan Jimin'e döndü."Beraber dans bile ederiz!" Jimin dans lafını duyar duymaz atladı."Dans ederiz tabikii!" Jungkook mırıldandı."Edersiniz edersiniz."

Minho'nun gözleri Jimin'in göğsüne doğru kaydı ve oradaki izleri gördü.Anlaşılan arkadaşının hareketli bir özel hayatı vardı.Minho ile kısa bir süre daha konuştuktan sonra Minho gitti. Onlarda denizin kenarına geldiler ve yavaş yavaş derinlere gitmeye başladılar.

645 kelime
Ay ay ay okul anca bitti.Sonunda haftasonuna geldik.Bu bölümle idare edin diğer bölümü yarın akşam atarım diye düşünüyorum.Uzun bir bölüm yazacağım için zamana ihtiyacım var.bu bölümde hatalar olabilir okul zamanı hızlı hızlı yazdım.

Diğer kitapla ilgili olarak taslakta bölümler var ama ilerletmeye çalışıyorum. Belli aralıklarla ona da bölüm atacağım.Haftada 1 gün olarak düşünüyorum. Şimdilik görüşürüz.

Lütfen oy atın<33