Azra için heyecanlı bir gündü. Çocukluk arkadaşını bugün istemeye geleceklerdi. O da bugün onun yanında olacaktı. Kendisine küçük bir çanta hazırladı. sonrasında çantası ile odadan çıktı ve bahçede kahvaltı hazırlığı yapan teyzesinin yanına gitti.
"Teyze biliyorsun bugün Selvi'yi istemeye gelecekler. Ben onların konağına geçiyorum. Bugün orda kalsam sorun olmaz değil mi?"
"Kalmak nerden çıktı kızım. Gel evine işte"
"Teyze ya. Kız kıza konuşacağız işte ya. Lütfen izin ver"
"Sık sık arayacaksan olur" dediğinde yumuşak kalpli teyzesine sarıldı.
"Teyzem benim. Sağol. Hadi ben gidiyorum."
"Tamam dikkatli ol yavrum."
"Tamam"
Azra tam çantasını alıp kapıya yöneleceği sırada merdivenden Korhan iniyordu. Azra'nın elindeki çantayı görünce kaşlarını çattı.
"Nereye gidiyorsun Azra?" dediğinde Azra nedenini henüz kendisinin de çözemediği halde heyecanlandı.
"Benim çocukluk arkadaşım olan Selvi'yi biliyorsun. Kurtuluş ağanın oğlu Mert ve ailesi Selvi'yi istemeye gelecekler. Onlara gidiyorum."
"Çantayı neden hazırladın?"
"Bugün onlarda kalacağım" bunu söylediğimde kaşları mümkünmüş gibi daha çok kırıştı. Korhan kıskançlıktan kaslarının kasıldığını hissediyordu. Selvi'nin abilerinin orda olduğunu bilmesi dahi kıskanması için yeterli bir sebepti.
"Kalmana ne gerek var. İsteme bitince haber ver. Gelip alırlar. Hatta direk beni ara ben gelirim"
"Onu yaparsam Selvi kırılır. Ona söz verdim"
"İstenen Selvi değil mi? Senin kalman anlamsız"
"Şey, uzun zamandır vakit geçiremiyoruz. Kız kıza vakit geçirmek istiyoruz"
"Ne söylesem ikna olmayacaksın değil mi?" dediğinde Azra başını hayır anlamında sallayıp gülümsemişti.
"Ben gideyim. Yardım lazımdır geç kalmayayım."
"Bari bekleseydin de kahvaltıdan sonra bırakırdım"
"Teşekkür ederim ama gerek yok. Ben giderim"
"Peki. Dikkat et kendine."
"Tamam"
Hızlı hızlı merdivenlerden inen Azra'nın arkasından izleyen Korhan ancak kardeşi Rüzgar'ın onu uyarması ile kendine gelebilmişti.
"Abi! Azra konaktan çıkalı 5 dakika oldu" diyerek koluna hafif bir yumruk atıp masaya geçmişti.
"Ne diyorsun oğlum. Ben ona bakmıyorum"
"Ya abi. Bana da mı yalan söylüyorsun? "
"Ne yalanı"
"Azra'yı sevdiğin kaç km öteden anlaşılıyor bir bilsen. Anlamamak için salak olmak lazım."
"Yok öyle bir şey. Kes sesini! Sus Boran geliyorç"
"Abi merak etme sırrın benle güvende" dediğinde Boran lafa girdi.
"O abimin sırrı mı var?" dediğinde Korhan daha da sinirlenmişti.
"Ne sırrı oğlum. Susun oturun anamlar gelir şimdi. Yemeğinizi sessizlik içinde yeyin."
"Abi ne kızıyon. Merak ettim. Rüzgar senin kardeşin ben neyim sanki. Bana da söyleyin."
"Oğlum bir şey yok diyorum. Rüzgar'ın saçma kurgusu işte."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yüreğimde Umut
RomansaGençlik aşkına kavuşmaya çalışan bir adam ve onun aşkının anlayamayacak kadar aşkın acemisi bir kadının hikayesi. Korhan'nın memleketine geri dönmesiyle Azra'nın hayatının nasıl değişebilir. Azra yıllardır herkese karşı koruduğu kalbini Korhan için...