1887 Londra.
Boş sokaklarda yürüyordu kadın,boş,bomboştu oralar,nezamandır oradaydı? Nekadar yorulmuştu?
Bilmiyordu. Lâkin bilsede umursamıyor,hatırlamamazlıktan geliyordu. Öyle dalmıştı ki kadın adını,yaşını,işini,evini dahi unutmuş gibi hissetti. Bunca süredir arınmak istediği geçmişinin ve boş bir dünyanın esiriydi o kadın. Değiştiremeyeceği geçmişinin ardına sığınan,acınası bir kader mahkumu. Daldığı düşüncelerinden uyanıp
Kendine geldi."Annie sherman,30 lu yaşlarının başında,saygın bir doktor"
Diye homurdandı kendi kendine,tahmin ettiği gibi unutmamıştı kim olduğunu. Derin bir nefes verdikten sonra ellerini şakaklarına götürdü. Yoğun geçen son bir aya rağmen,nedense yorgunluğunu,taş çatlasa on dakikalık bir yürüyüşle atmış gibiydi.
Az ileriden duyulan tiz,kulak tırmalayıcı sesle arkasını döndü."Yazıyor! Usta Eiffel paris'e bir kule inşa ettirecek! En yeni haberleri bu gazeteden alın!"
Üstü başı yamalı,çelimsiz çocuk Annie'nin önünde durdu.
"Hanımefendi! Bir gazete alıp enson haberleri öğrenmek ister misiniz?"
Kadın,sahte bir gülümsemeyle yanıtladı.
"Belki daha sonra."Çocuk kafasını salladıktan sonra,koşarken elindeki gazeteyi pervasızca sallayarak bağırmaya devam etti.
"Yazıyor! Alman fizikçi Gustav Kirchhoff vefat etti! Detayları öğrenin!"
Annie cebinden çıkardığı gümüş,işlemeli saatine baktıktan sonra homurdandı.
"Hizmetlinin çoktan gelmesi gerekiyordu..."
Gümüş işlemeli,baba yadigârı hafif saatin kapağını,kibar bir şekilde kapattı. Annie'nin babası uzun zaman önce,bir pazarlama şirketinin satış müdürlüğünü yapmış,kısa zamanda parayı vurmasına rağmen 4 yıl gibi bir sürede vefat ederek bütün varlığını,sherman ailesinin üçüncü ve tek hayatta kalan kızına devretmişti. Annie ise şirkette durmayı reddetmiş,kendi açtığı kliniğinde çalışmayı tercih etmişti.
Düşünceleri birinin ona çarpması ile yarıda kesildi.
Uzun boylu,aksayarak yürüyen zayıfça bir adam kadına döndü:"Bu saatte sokakta ne arıyorsun be kadın?!"
Cevap alamadı.
Kadın sarhoş birine karışmak istemedi ve umursamadan cevap verdi:"Leş gibi alkol kokuyorsunuz."
Adam Annie'nin bu sözünden sinirlenmiş olacak,bağırmaya koyuldu;
"Senin gibi soylular herkese bulaşabilecegini sanıyor heralde,süslü elbiselerin ve lanet olası bir evin var diye kadın haline bir erkeğe laf atacağınımı sanıyorsun?"
Adamın sözleri bir vurma sesi ile yarıda kesildi.
Kadın arkasını döndüğünde;uzun boylu,hafif kumral saçlı, düzgün giyimli siyahlar içindeki adam agresif ve sakin bir tavır ile söyledi:"Hanımefendiye elinizi dahi sürmemenizi rica ediyorum,bayan Annie,lütfen benimle gelin"
Adam,sinirli bir tavır ile arkasını dönüp yürümeye başladığında kadın sakin bir tavır ile kahyanın arkasından yürüdü.
"Neden buradasın,pierre?"Kahya mahcup bir şekilde eğilerek;
"Lütfen bağışlayın,acil bir durumdu."
Kadın sinirli bir şekilde kahyaya baktı.
"Ne istiyorsun?""Sizi almaya geldim,benimle gelin lütfen,gecenin bu saati bir kadının dışarı çıkması için hiç uygun değil,meyhaneler açılalı sadece yirmi dakika oldu"
Annie işe yaramayacağını bildiği için tutturmadı,hafif topuklu ayakkabılarının yürürken çıkardığı ritmik çarpma sesi ile önden yürürken kahya olması gerektiği gibi onu iki adım arkada takip etti...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kαԃıɳ
Historical FictionKadın,boy aynasının karşısına geçtiğinde,vücudunu inceledi.. Göğsüne uzanan sarı saçları,ona daha çaresiz bir görünüm verirken,vücudunu baştan aşşagı süzmeye devam etti. Ayaklarındaki anlık kilo değişiminden oluşan varisler,rahatsız etmiyordu onu. G...