16 "ONAY"

16 7 0
                                    

Kelvin,herzamanki işlemeli mor koltuğunda sabah çayını içerken dışarıya baktı.
Önündeki büyük pencereden görünen manzara öyle güzeldi ki birçok alt tabaka bu görüntüyü görmek için ömründen birkaçyıl verebilirdi.
Renk renk güller çimlerin arasına,
Daire çizecek şekilde sırası ile:
Sarı,kırmızı;pembe,siyah
Olacak şekilde iç içe yerleştirilmişti.
Uzaktan bakınca,kuğu kadar narin bir kadının boynunda tüm asaleti ile duran bir gerdanlığı andırıyordu.
Belkide sadece o,bu manzarayı böyle yorumlama potansiyeline sahipti.
Kelvin kendine geldikten sonra uşağına seslendi.
"George,majesteleri victoria'ya yakında ona ziyarete geleceğimi söyle "
Baştan beri kapının yanında,yeni çay koymaya hazır bekleyen uşak seslendi.

"Emredersiniz,fakat majesteleri son zamanlarda genç asilzade ile çok etkileşimde."
Dişlerini sıktı.

"O hiçbirşeyden haberi olmayan yirmi yaşındaki veleti işime karıştırma."

"Emredersiniz"
Aklına birşey gelmişcesine yarı yoldan geri döndü.
"Ah! Bayan annie'den bir mektup geldi"

Kont,anlık heyecan ile beyninden vurulmuşa dönerek,koltuğundan kalkıp bağırdı.
"Bana hemen o mektubu getir!"
Uşak şaşırmış bir şekikde konta baktıktan sonra eğildi.
"Emredersiniz."

● ● ● ● ●

Kont,okuduğu mektuptan sonra sevinçle gülümsedi.
"Çabuk victoria'ya bu akşam yanına ugrayacağımı belirt ve Angel'a ceketimi getirmesini söyle!"

George derin bir nefes verdi.
"Nekadar bir soylu olsanızda,lütfen majestelerine victoria olarak seslenmeyin."
Kelvin kaşlarını çattı.
"Victoria seni başıma öğretmen olarak dikmedi,sözümü ikiletme."

George kafa salladı ve malikanenin birdiğer hizmetcisi olan angel'a haber verdi.
Apar topar malikaneden çıktıklarında,kelvin komut verdi.

"Sür."
Arabacı komutu duyduktan sonra,ara ara olan sallantı ile londra'daki sherman malikanesine yol almaya başladı...

● ● ● ●

Annie,kliniğin anahtarları ile oynuyor,gelecek cevabı bekliyordu.
Evlilik istediği yoktu,henüz genç sayılırdı. Yirmi dokuz yaşında biri olarak evlenmek,kulağa oldukça kötü geliyordu.
Özellikle bu evliliğin elli yaşlarına dayanmış,karısı çoktan vefat etmiş bir adamla yapılma fikri kendisine hiç sağlıklı gelmiyordu,hayatı boyunca böyle biri ile yaşamak tercih edeceği son şeydi.
Kraliyet kuralları gereği,evli olacak kişinin soyunun devam etmesi için hamile kalması şart sayılırdı.
Aniden açılan kapı ile irkildi.

"Hanımefendi,kont kelvin,6 buçuk dakika sonra teşrif edecek."
Kıyafetini düzenlemek için yanına geldi.
"Bütün hazırlıklar tamammı,alice?"

Laire kafa salladı ve cama doğru yürüdü.
"Ah! İşte şimdi geldiler!"
Annie ayağa kalktıktan sonra laire'e doğru yürüdü.
Hizmetçi kızın ellerini tuttuktan sonra konuştu:

"Lütfen üzülme alice,evlensem bile baş hizmetçim olarak,yine bana hizmet etmeni isteyeceğim"
Uzun zaman sonra ilk defa gülümsedi.

"Yanımda olmanı istiyorum"
Laire gözlerinin dolduğunu saklamaya çalışırken kekeledi.

"Ben ziyaretçileri karşılamaya gitsem iyi olacak!"
Kapıyı açıp gözden kayboldu.
Yaklaşık iki dakika sonra açılan kapı ile kelvin iceri girdi.
"Ah! Annie!"
Annie sahte bir gülümseme ile cevap verdi.
"Merhaba kont kelvin!"

"Artık şu resmiliği bir kenara bırakalım,bana kelvin demeniz beni çok bahdiyar eder."

"Öyle olsun,lütfen oturun."
Kelvin annie'nin elini tutup dudaklarına götürdü,yavaşça öptükten sonra annie'ye baktı.
"Düğün hazırlıklarımıza biran önce başlanmasını emredeceğim"

"Bu gerçekten güzel olur."

"Sizi sevdiğimi belirtmek isterim"
Yavaşça yanına yaklaşınca,Annie geri çekildi.
Kont gülümsedi.
"Fazla aceleci davranıyorum sanırım."

Pierre odanın kenarında durmuş,olanları büyük bir sinir ile izliyordu.
"Annie,düğünümüzü,sizin içinde uygun ise dört gün içerisinde yapmak isterim."
Annie kafa salladı.
"Majestelerine haber vermemiz gerektiğini düşünüyorum."

"Ah endişelenmeyin! Şimdi ona haber vereceğim,ayrıca,size bir terzi ismi vereceğim.
Victoria'nın huzuruna çıkacağınız elbiseyi o hazırlayacak,aynı zamanda gelinliğinizide dikecek."

"Elbette,ancak,eğer mazuratınız yoksa terzi ismini şimdi vermeniz çok makul olur."

"Kabalığımı mazur görün."
Bir kağıt uzattıktan sonra ayağa kalktı.
"Şimdi victoria'ya haber vermeye gidiyorum,lütfen hazırlıklara başlayın."
Annie'nin elini tekrar öptükten sonra arkasını döndü.
"Görüşmek üzere."
Annie duygusuzca kafa salladı.
Kelvin acelesi varmışcasına odadan ayrıldı.
Annie söylendi:
"Gerçekten,tahamül edemiyorum."

● ● ● ●

Pierre bir yandan Kelvin'e eşlik ederken içindeki öfkeyi dindirmeye çalıştı.
"Özür dilerim,gitmem gerekiyor,hanımefendi arabayı hazırlamamı emretti."

"Git,pierre."
Laire olanları izliyorken kontun yanına geldi.

"Eliza,seni görmek çok hoş."
Laire kafa salladı.
"Hanımın için üzülüyormusun?"
Laire sessiz kaldı.

"Bu manzarayı görmek herkesin yapabileceği birşey değil,azize eliza bir günahkâr'a hizmet ediyor."

Laire boynundaki haç kolyesine baktı.
Kont kahkaha attı.
"Şaka yapıyorum."

Arkasını dönüp yürürken bağırdı.
"Sonra görüşürüz!"
Merdivenlerden acele ile inerken,kendine ters bir şekikde bakan michael'e baktı.

● ● ● ●

"laire~!"
Laire kendine seslenen michael'e baktı.
"Neden bukadar mutsuzsun? Hanımefendi seni bu halde görmek istemez,değilmi?
Omzuna hafifçe vurdu.
"Bilmiyorum,michael,evlenmesine üzülüyorum."

"Herhalde hanımefendi'de istemiyor!"

Laire aniden gelen korku ile düşündü.
'bunu bilmemesi gerekiyordu..'

"Siz nasıl--"

Michael,kelvini taklit etti.
'Şaka yapıyorum!'

Laire kollarını bağladı.
"Çok neşelisiniz."
Michael gülümsedikten sonra şaka amaçlı somurttu.
"Enerji toplamamız gerekiyor! Düğün hazılıkları sayesinde hanımefendiden çok emir alacağız."
Laire gülümserken kafa salladı.

"Evet,bencede."

KαԃıɳHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin