Kαԃıɳ

2 "LAIRE"

Görkemli malikaneye hırslı adımlarını attıktan sonra arkasını döndüp kâhyaya baktı. Kahya,Annienin ona baktığını görünce eğildi:

"Bir sorunmu var?"

"Laire nerede?"
K

âhya mahcup bir şekilde atıldı.

"Mutfakta birşeyler hazırlıyor olmalı,sizin için gidip bakacağım!"
A

nnie derin bir nefes verdikten sonra bıkkın bir ses tonunda söyle

"Sorun değil pierre. Ben odama gideceğim,rahatsız olmak istemiyorum"

. . . . .

Alice eliza laire,babası emekli bir rahip,insanları dolandırıp,paralarını alan uslanmaz bir yalancıydı. Babasını takip edip kendiside dînî bir işe yönelmiş,geçinemeyince işine yüz çevirmişti. Rahibeliğe yüz çevirdiği için halk arasında dînsîz olarak bilinir,ayıplanırdı.
Buna rağmen hizmetçi olarak bir işe girmiş,sadece Annie tarafından kabul görmüştü,annie onun için adeta bir tanrıça gibi görünüyor olmalı ki,kendini tüm benliği ile ona adamıştı.
kısa boylu,kısa kahverengi saçlı,çelimsiz ve saf bir kadındı,saçlarını sürekli kafasına çapraz olacak şekilde iki yandan örer,arkadan topuz yapardı ki bu alışkanlık,rahibelikten kalma idi.
Boynunda sürekli bir haç kolyesi ile gezen,çekingen yapılı bir kişiliği olmasına rağmen bazen utanmadan konuşur,herşeye mualefet olurdu.
Kapı yavaşça çalındı.
Annie,sarı,başta düz olup aşşağılara doğru dalgalanan saçlarını arkaya atmış,pürüssüz teni ve hafif çekikleşen gözlerinin birleştiği,sanki estetikliymişcesine aşşağı uzanan burnunun ve hemen altındaki normalden daha pembe ve küçük dudaklarının oluşturduğu yuvarlak suratına aynada bakakalmış,öylece duruyordu.
Laire kekeledi.

"Yemek hazır oldu,lütfen aşşağı gelin!"

Cevap gelmeyince kapı kapandı.
Annie derin bir nefes verdikten sonra söylendi.
"Yine 'çıkabilirsin' dememi beklemedin,Alice."
Birsüre bekledikten sonra aşşağı inmek için ayağa kalkıp yavaşça kapıya doğru yürüdü...