Heyecan, heyecan, HEYECAN!
Kaya gel bakalım çocuğum, alem müzisyen görsün!
***
Elimdeki belleği avucumda hafifçe sıktım kendime hatırlatmak istercesine. Şarkısının bir kısmını yapmıştım, haberi yoktu. Yarın görüşmeye geliyordu. Ondan küçük bir performans sergilemesi istenecekti. Kayıt şirketi kaydı dinleyecek ve inceleyecekti. Bu sürecin kısa sürmesi için elimden geleni yapacaktım.
Babam bana haberi verdikten sonra fazla sohbet etmemiştik. Odama gitmek yerine salonda otururken elindeki belgeler kurcalayan annemin yanına gitmiştim. Salona girdiğimi anlayan annem kafasını belgelerden yavaşça kaldırdı ve suratıma baktı. Belgeleri koltuğun kenarına koyup rahat bir tavırla bacak bacak üstüne attı ve "Gel bakalım, konuşalım biraz senle." dedi gülümseyerek. Bu tavrına anlam veremesem de yanına oturmuştum. Annem çalışırken kullandığı gözlerinin yorulmasını azaltan gözlüğü çıkarıp belgelerin üstüne koydu ve derin bir nefes aldı.
"Kimmiş bu Kaya? Anlatırken gözlerin parlıyordu, hayırdır inşallah?"
İmayla kıkırdadığında söylediği şeye burun kıvırmakla yetindim. Yanlış anlıyordu.
"Heyecanlıyım anne, ilk işim olacak. Sandığın gibi bir şey değil."
Açıklayıcı bir biçimde konuştuğumda annem gözlerini kısıp yüzüme baktı. Dürüstlüğü ölçüyordu. Ne yani? Kaya'dan etkilenmiş gibi mi bakıyordum anlatırken? Yeteneği etkilemişti, onu zaten inkar etmiyordum ama kişisel olarak etkilendiğim söylenemezdi. Hoş çocuktu işte, gözleri falan güzeldi.
"Öyle olsun bakalım ama senin bu durumun tam olarak romantik filmlerin başlangıç sahnelerine benziyor onu da bil. Tesadüfi bir tanışma çünkü."
Kıkırdadığında gözlerimi büyüterek ona baktım. Filmlerde yaşamıyorduk ki! Bu gerçek hayattı. Hem ben de öyle kolay aşık olmazdım. Kalbim çeliktendi benim, aşkımı minimum 2 saatlik bir filme sığdıramazlardı ki...Yaşarsam doruklarında yaşardım, önceden hoşlandıklarım olmuştu tabii ama aşkı yaşamamıştım. Tecrübeli insanlardan da genelde iyi dönütler almadığımdam dertsiz başıma dert almayı tercih etmiyordum.
Bir tercih meselesi olmadığı da söylenir...
Umrumda değildi, yaşıyordum işte. Mutluydum böyle.
"Sadece filmlerde olur o anneciğim, uçmayalım."
"E öyle olsun." dedi annem. Sözü pes ettiğini gösteriyordu ama ses tonu hiç öyle değildi. Buna takılmadım, annemle biraz daha farklı konulardan laflayıp odama döndüm. İçine bütün şarkılarımı özenle barındırdığım defterimi ve büyülü olduğuna canı gönülden inandığım tüylü kalemimi alıp yatağıma uzandım. Dizlerimi kendime çekip defteri kucağıma yerleştirdim ve son yazdığım sayfaya doğru ilerledim. Çok fazla söz yazdığımı da böylece fark etmiştim. Bestelerini yapamadığım bir sürü boynu bükük şarkım vardı. Belki Kaya yardımcı olurdu. Olur muydu sahi?
Kafamda belirmiş birkaç sözü de kafiye oluşturacak şekilde kağıda döktüğümde oluşan dizeyi gururla süzdüm. Yazdıklarımı okurken bir yandan da kalemi iki parmağımın arasında sallıyordum. Nedense garip bir ilhamın pençesine düşmüştüm. İlham öyle bir şeydi ki getirmek istediği şeyleri zihninden koparmazsan seni asla rahat bırakmıyordu. İlham gelince yazmalıydım. Aksi halde içimde büyük bir boşluk oluşuyordu. O istek beni sürekli zorluyordu.
Yazıyordum, yapımcılığını ve bestesini yapıyordum ve söylüyordum. Elimdeki imkanlara rağmen asla şöhreti arzulamamıştım. Babam ismi bilinen bir adamdı, Senfoni Kayıt'ın elinde satış rekorları kıran müzisyenler vardı. Yurt dışı bağlantısı ve reklam olanağı da olduğundan şarkıcıların ilk tercih ettiği yer bizim şirketimiz oluyordu. Durum böyle olunca da babamın ismi sanat camiasında sıkça duyuluyordu. Az da olsa bir şöhrete sahipti, ben de tabii soy adım sayesinde sosyal medyada belirli bir kitle elde etmiştim. Aslında böylesi daha iyiydi, ne az olmalıydı ne de fazla. Bazen sorguluyordum, şarkılarımın milyonların dilinde olması ihtimalini gerçekten şöhretin getirdiği zorlu hayat şartları yüzünden elimin tersiyle itiyor muydum? Evet.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MELODİ
Teen FictionBabası bir kayıt şirketi sahibi olan ve babasının izinden giderek şarkı yazarlığı ve yapımcılığı yapan Beste tesadüfen gizli bir yeteneği keşfeder. Bu kişi sesi ve müzik besteleme açısından onu oldukça etkileyen Kaya'dır. İkisini bir araya getiren b...