𝚖𝚒𝚗𝚞𝚝𝚒𝚊𝚎

87 17 50
                                    

Üzerimdeki geceliğin yakasını indirdim ve tam acıyan yeri, köprücük kemiğimin altında kalan izi gösterdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Üzerimdeki geceliğin yakasını indirdim ve tam acıyan yeri, köprücük kemiğimin altında kalan izi gösterdim.

Yoongi'nin şaşkınlıkla açılan gözlerine baktım ve fısıldadım, "Söylesene Yoongi, ben senin..ruh eşin miyim?"

Yoongi hiçbir şey söylemeden gözlerimin içine öylece bakakalmıştı. "Yoongi—"

"Bu senin ruh eşi izin mi?" diye sordu.

"Evet." İzin olduğu yer hala ince ince sızlıyor olsa da gülümsemeye başlamıştım. Acı umrumda bile değildi. Sadece cevabını duymak istiyordum.

"Bana..bana bir örümcek olduğunu söylemiştin."

Gözlerimi kırpıştırdım, "N-ne? Ne zaman?"

"Köprüde." dedi hemen. Gözlerinde hala gördüklerine inanamayan bir ifade vardı. "Köprüdeyken çizmiştin, örümcek demiştin. Ben sandım ki..b-ben.."

"Örümcek falan değildi." dedim hemen araya girerek, "O gün beni sinirlendirmiştin, ben de kısa kesmek istedim."

"Ama—"

"Bu bir kar tanesi Yoongi." dedim hala anlayamamış olabileceğini düşünerek, "Söylesene..ruh eşi izin de—"

"Böyle."

Derin sesine karşılık gözlerimiz birbirine kilitlenmişti.

"Böyleydi." dedi Yoongi.

Dudaklarım titredi. "Öyleyse neden—"

"Chanyeol bana kolundaki izi gösterdi. Onun da buna benzer bir izi vardı. Ama daha çok dediğin örümcek bacaklarına benziyordu. Bana ruh eşin olduğunu söyledi."

"Chanyeol mü!?" dedim şaşırarak. Sesim beklediğimden daha şaşkın çıkmıştı.

Yoongi başını eğdi, "Evet." dedi gözlerini kaçırarak. "Bana..senin gibi tablodan geçerek buraya geldiğini ve ruh eşin olduğu için..seni alıp gideceğini söyledi."

Çok şaşkındım. Ne düşünmem gerektiğini bilmiyordum. Ama bildiğim bir şey vardı, Yoongi'nin birkaç hafta önceki garip davranışları şimdi açıklığa kavuşmuştu.

Bir şey söylemeden ayağa kalktım ve Yoongi'ye ellerimi uzattım. Ne yapması gerektiğini bilemeyerek bana baktı. Gülümsedim, "İçeri gidelim. Sırtına pansuman yapmalıyım."

"Ben iyiyim."

"Yalancı." Alnından boncuk boncuk dökülen terleri görüyordum, yalanına kanmama imkan yoktu.

Onu bekleyeceğimi anlayınca homurdandı ama sonra ellerimi tutup ayağa kalktı. Sırtını dikleştirdiği anda acıyla iç çekti. Yoongi odaya giderken ilk yardım malzemelerini alıp yanına döndüm. Arkasına geçtim ve biraz önce yaktığı yarayı temizlemeye başladım.

"Su toplamaya başlamış." dedim arkasından.

"En azından acımıyor."

"Emin misin?" diye sordum ensesine bakarak.

[✓] burn to ashes » wengaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin