Minho salonda bir sağa bir sola gidip duruyordu. Bunun kolay olacağını en başından beri hiç düşünmemişti ama bu kadar zorlanacağını da tahmin etmiyordu.
Saat 13:00'ı gösterdiğinde zilin sesi de onunla beraber evin içinde yankılandı. Minho tedirginlik ile kapıya yürüdü.
İlk başta doktor Bang'in geleceğini biliyordu ama yine de endişeliydi. Çünkü doktor Bang kaçığın tekiydi ve direkt Changbin'i de gönderebilirdi.
Dürbüne yaklaşıp kapıdaki kişiye baktı, doktor Bang tek başına orda öylece duruyordu.
Rahatlama tüm bedenini sararken kapıyı açtı.
"Hazır mısın?" Doktor Bang, Minho'yu artık hastası olarak görmediği ve Minho'nun da kendini rahat hissetmesini istediği için fazlasıyla rahat davranıyordu.
Bundandır ki çantasını koltuğa bırakıp rahatça mutfağa yöneldi, yerini ezberlediği dolaplardan birini açıp bardak çıkardı.
Minho paytak adımlarla peşinden gelip kalçasını masaya yasladı, kollarını göğüsünde bağlayıp somurtarak doktoruna baktı.
"Bunu yapmak zorunda mıyız? Gerek olduğunu düşünmüyorum."
Doktor Bang sakince suyunu içip bardağı yıkayıp yerine koydu, Minho'ya dönüp onu taklit ederek kalçasını tezgaha yaslayıp kollarını birleştirdi.
"İstersen diplomamı da senin adına yapalım."
Minho göz devirip onu duymamazlıktan gelerek konuşmasına devam etti.
"Bakın ben sizin hastanızım. Tamam, neyin gerekli, neyin gereksiz olduğunu siz daha iyi bilirsiniz ama benim de haklarım var ve ben bunları gayat iyi biliyorum. Şu an yapmakta olduğunuz şey özel hayat ihlaline giriyor ve ben kendimi asla rahat hissetmiyorum."
"Benim şu an senin evinde olmam da özel hayat ihlaline giriyor."
"Siz doktorumsunuz."
"Hastam olduğuna dair hiçbir şekilde girişin yok çünkü kliniğime gelmekten korktun. Bu yüzden kayıtlarda ismin yok yani şu an burada doktorun olarak yokum."
"Ama-"
"Demek istediğim şey, ben senin iyileşmen için birçok şeyden feragat ederken senin kendin için hiçbir şekilde adım atmaman. İnsanlarla göz teması kurmaktan bile çekiniyorsun ilk geldiğimde 5 gün boyunca kapıyı bile açmadın dışarıda sana bir şeyler anlatıp gittim. Bunlara rağmen gelip yaptığım şeylere 'hasta haklarım var.' Diyerek karşı çıkman emeğime saygısızlıktan başka bir şey değil."
Minho, doktorunun gerilmiş yüz kaslarını gayet iyi görebiliyordu. Adamın haklı olduğunun da farkındaydı.
"Üzgünüm." Minho başını eğip nefesini dışarıya vererek konuşmuştu.
"Sadece korkuyorum."
Doktor nefesini dışarıya verip Minhonun yanına yaklaşıp elini omuzuna attı ve Minho'nun onunla göz teması kurmasını bekledi.
"Biliyorum, zor olduğunun farkındayım ama bana güven ilk başta benimle de konuşmuyordun hatırlasana."
Minho küçük bir çocuk gibi başını aşağı yukarı salladı.
"İstersen sen odana geç Changbin gelince önce onu görmeden konuşmayı dene."
"Onu daha önce yapmaya çalıştık pek başarılı olmadı."
"Hiçbir gelişme yok mu Minho, gerçekten hâlâ tanışmadığımız zamanla aynı olduğunu mu düşünüyosun?"
"Hayır aslında va-"
Minho durakta gördüğü isimsiz çocuktan doktor Bang'e bahsetmek istiyordu ama nedensizce bundan vazgeçti.
"Evet, bir şey mi söyleyecektin?"
"Yani gelişme var, bakın şu an evimdesiniz ve temas halindeyiz ama tepki vermiyorum ya da sizden çekinmiyorum."
Doktor gülümsedi, Minho haklıydı.
"Tamam şimdi odana git ve Changbin'in gelmesini bekle."
Minho ne yaptığını bilmeden başını iki yana salladı.
"Hayır, odamda değil direkt burda onunla konuşacağım. Hatta kapıyı da ben açacağım."
"İyileşeceksin Minho."
Genç adam başını sallamakla yetindi ve hemen ardından kapının çalmasıyla o tarafa yöneldi. Sonuçta Changbin yabancı değildi onu biliyordu, sorun olmayacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
silent cry; hyunho
Random4 yıl boyunca evden çıkmayan Lee Know, hiç görmediği arkadaşı Changbin sayesinde doktor Bang Chan ile tanışır. Doktor Bang'in isteği üzerine günlük yazmaya başlayan Lee Know günlüğe yazmak için konu ararken kendini hiç tanımadığı birini günlüğüne an...