45- Söz

490 56 11
                                    

Nemesis

Sakura inanılmaz bir hızda Greeni tekmelerken kadın ve Sakura Nemesisin içinde olduğu cam odadan çıktı. Nemesis bileklerini tutan gevşemiş kancalardan kurtulup tam kapıya yönelirken kadın tek bir el hareketiyle gözlerini Sakuradan ayırmadan bir metre ötesindeki cam kapıyı kapattı.

"Bunu gerçekten yapmak istiyor musun ?" dedi Green yüzünde eğlendiğini belli eden bir ifade vardı.

"Ailemi öldürdün sen ! En başından beri beni kurtardığına inandırdın!" dedi Sakura hızla ona doğru koşup kılıcını sallarken kadın öfkeli boğayla eğlenen bir matador gibi sakince yana kayıp ondan kurtuldu.

"Yani ? Seni kurtarmış sayılmazmıyım ,onların yanında kalsan bu aptal güçlerinle ne yapmayı düşünüyordun , insanların falına mı bakacaktın ? "

Kadın kendini işaret edip kibirli bir şekilde çenesini kaldırdı.

"Ben olmasam sen bir hiçsin ! Güçlerini inanılmaz bir seviyeye getirdim"

Sakura bunun üzerine daha büyük bir öfkeyle ona atılırken kadın yine sakin bir şekilde ondan kaçtı. Ama bu sefer Sakura sanki bunu yapacağını biliyormuş gibi kılıcını kadının kaçtığı yöne doğru salladı.

Kılıç kadının elmacık kemiğinde küçük bir sıyrık bırakırken Greennin gülümsemesi anında silindi. Şaşkın bir şekilde yanağına dokunup kanlı parmaklarına baktı.

"Bunu senden hiç istemedim !"

Nemesis Sakuraya baktığında kızın elinin tersiyle burnundaki kanı sildiğini fark etti. Eskiden koyu olan gözleri şimdi gümüş renginde parlıyordu.

Bu onun gücünü kullandığını mı gösteriyor ?

"Pekala oynamak mı istiyorsun ?" dedi Green öfkeden kasılmış suratıyla gülümsemeye çalışırken "O zaman oynayalım"

Elini öne savururken güçlü bir ışıkla elektrik akımları Sakuraya doğru uçtu Sakura hızla eğilerek arkasındaki duvarı göçerten elektrikten kurtuldu.

Nemesis ağzı açık olanları izlerken kadın bu sefer ellerinden alevler püskürtüp Sakurayı yakmaya çalıştı .

Bu kadının kaç tane gücü var !?

Sakura koşarak alevlerden kaçarken sanki kadının ne yapacağını öncede görebiliyormuş gibi ona yaklaşabiliyordu. Kadın tam elini kaldırıp alevleri  ile onu kavuracaken Sakura kadının bileğini tutup omzunun üstünden çıkardı ve alevler kafasının yanında milimler kala geçti.

İkisi birbirleri ile boğuşurken kadının cebinden ince bir kart düştü. Sakura kadınla dövüşmeye devam ederek kartı ayağıyla Nemesise doğru itti. İnce kart Nemesisin cam hücresinin altından geçip ayaklarına çarptı.

Anahtar kartı ! Diye düşündü Nemesis kartı alarak. O sırada kadın Sakurayı boğazından tutup arkasındaki duvara çarptı. Kılıcı düşmüştü.

Nemesis titreyen elleriyle kartı kapıya okuturmaya çalışırken Sakura ile göz göze geldi. Kız başını iki yana salladı. Bu hareket çok küçük bir hareket olsada Nemesise öyle bir bakıyordu ki anlatmak istediği şey Nemesisin zihninde yankılandı.

Yapma. Yoksa ölürsün.

Geleceği görebilen birinden böyle bir imanın gelmesiyle Nemesis elinde anahtarla donup kaldı. Deli gibi ona yardım etmek istiyordu. Ama içinden bir ses bunu yapmaması gerektiğinide söylüyordu. Sakuranın ona baktığını fark eden kadın  arkasını döndüp Nemesise baktı. Beyaza çalan irisleri Nemesisin zihnine kazınırken kadının dimdik duruşuna ve bakışlarındaki deliliğe baktı.

Bir an kendini küçük bir çocuk gibi hissetti. Sanki bu bakışı çocukkende görmüş, bu deliliğe tanık olmuştu.

Bu kadına karşı savaşamazdı... Nemesis kadının bakışlarıyla korkuyla gerilerken kadın önüne bakıp tekrar Sakuraya baktı.

"Görünüşe göre kaybettin" dedi kadın nefes nefese "ama hakkını vermem gerek. Düşündüğümden iyi dayandın"

Sakura onun gibi nefes nefese kalmıştı. Hayal kırıklığı ve öfkeyle kadına bakıyordu.

"Ama babasının kızından daha fazlasını beklerdim açıkçası."

Sakura bunu duymasıyla öfkeyle bağırarak parmaklarını birleştirip elini kadının gözüne soktu . Kadın bunu beklemeyerek acı içinde bağırıp gözünü tutatak gerilerken Sakura kılıcını yerden alarak ona savurup japonca "GEBER!" diye bağırdı.

Kadın bir eliyle gözünü tutarken diğer elini rastgele Sakuraya savurdu. Sakuranın elindeki kılıç  elinden kayıp sertçe havada süzülerek kızın karnına girdi.

Sakura karnına saplanmış kılıca şok içinde baktı.

Nemesis zamanın durduğunu hissetti kulakları uğuldadı. Tiz bir çığlık duyarken bu çığlığın kendisinden çıktığını bile bir an anlayamadı. Kıpırdayamıyor nefes bile alamıyordu. Yapabildiği tek şey korkudan yaşarmış gözlerle Sakuranın dizlerinin üzerine düşüşünü izlemekti.

Green ise şok içinde geriledi. Sanki bunu yanlışlıkla yapmışcasına bir iki adım geri gidip kanlı ellerine baktı. Sonra ise koşarak gittikçe kararan  koridorda gözden kayboldu.

Nemesis titreyen elleriyle kartı kapıya okutup. Kapının açıldığını gösteren küçük yeşil ışıkla kendini hücreden dışarı attı.

"Sakura!" dedi Nemesis koşarak sırtını duvara dayamış karnındaki kılıcı tutan kızın yanına çökerken.

"Yüzde 60 ihtimaldi " dedi kız kısık bir sesle sonra acı acı gülümsedi "Sanırım şansızdım"

"Hayır hayır hayır" dedi Nemesis hızlıca. Kızın beyaz gömleği karnına saplanmış kılıç yüzünden kanla kaplanıyordu.

"Y-yapabileceğim bir şey olmalı !" dedi Nemesis hızlıca " Belki kılıcı çıkarıp orayı sararsak y-yada belki güçlerimle-"

Sakuranın elini tutması ile cümlesini yarıda bıraktı.

Kız zar zor açılan gözleriyle başını iki yana salladı.

"Zaman yok" sonra elini Nemesisin yanağına koydu. "Ömrüm kısaydı. Bunu hep biliyordum. Sen iyi birisin Jules. Kardeşin Juliette bana hep senden bahsederdi. Hep seninle tanışmayı merak ederdim" buruk bir şekilde gülümsedi " Lütfen Midorie iyi bak. Onu yanlız bırakma sakın tamam mı ?"

"H-hayır " dedi Nemesis hızlıca kafasını iki yana sallarken. Yanaklarından yaşlar damlarken boğazındaki yumru canını yakıyordu."Ölmek üzereymiş gibi konuşma. Seni labaratuvarlardan birine götürürüm belki karnını dikebilirim ve-"

"Bunu al " dedi Sakura boynundaki ejderhalı kolyeyi tutup çekerek onu Nemesisin avcuna sıkıştırdı. "Bunu Midorie ye ver. Ve lütfen. Lütfen onun yanında ol. Söz ver bana"

"S-söz veriyorum" dedi Nemesis hıçkırmamaya çalışarak. Sakura rahatlamış bir şekilde gözlerini kapadı. "Ve Juliette onu sevdiğimi söyle. Senin ve kardeşinin iyi bir geleceği olacak. Keşke babamı son bir kez görebilseydim" son kısmı o kadar kısık sesle söyledi ki Nemesis dediklerini neredeyse duyamadı.

"Sakura" dedi Nemesis onun omzunu sarsarken "S-sakura!"

Ama kafasını öne eğmiş genç kız ona yanıt vermedi. Nemesis nabzına baktığında hiç bir şey hissetmemesiyle, dakikalardır boğazında tuttuğu hıçkırıklardan birisini çıkarıp ağzını kapadı.

Ağlamamın bir faydası olmayacak dedi Nemesisin derinlerinde duyduğu bir ses. Hayatta kalmalı ve onu yüz üstü bırakmamalıyım.

Titreyen bacaklarıyla duvardan destek alarak kalkıp son kez Sakuraya baktı.

"Ölümün amaçsız olmayacak Sakura " dedi fısıltı gibi bir sesle. Sonra Sakuranın ona verdiği zincir kolyeyi göğsüne bastırıp sadece eski hücresinden yayılan beyaz ışıkla aydınlanan loş koridora ilerleyip bir çıkış yolu aramaya koyuldu.

Ölümcül ÇocuklarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin