Saat neredeyse yarım olmuştu. Biz ise deliler gibi gülüşerek, ağaçlık alan arasında dolanıyorduk. Bu gece kaç kez öpüştüğümüzü saymaya vaktim olmamıştı.
Yeni yıla sevgilim ile birlikte girdim ve en mutlu girdiğim yeni yıl bu olmuştu. Şimdiyse, yeni yılda ilk işim sevgilim ile cinayet işlemek olacak. Ne zaman bu kadar değiştim ben?
Ormanlık alanın içinden çıkıp, Todoroki ailesinin evinin arka bahçesine girdik. Touya, Shoto'nun odasına girmeden önce dönüp dudaklarıma uzun bir öpücük bıraktı. Genişçe gülümseyerek mavi gözlerine baktım.
"Sakın yakalanma sarışın."
Başımı yukarı aşağı doğru salladım. Touya da bana geri gülümsemişti.
Beni düşünüyordu. Bana değer veriyordu. Beni önemsiyordu. Şu an yaşadığım her şey, sanki bir rüya gibi geliyordu.
İkimiz de sweatlerimizin kapşonunu başımıza geçirdik. Aralık camı içeri doğru itip içeri giren Touya ardından, içeri girmek için yeltendim.
Ancak Touya tek elini uzattı ve içeri girmemi durdurdu. Kaşlarımı çatarak fısıldadım.
"Touya, ne oldu?"
Touya'nın ellerinin titremeye başladığını görmüştüm. Bir şeyler ters gidiyordu.
"Enji, ölmüş."
Gözlerimi büyüttüm. Touya biraz kenara çekilince, Enji-san'ın ölü bedenini gördüm. Gözlerim daha da büyümüş ve gözlerimde yaşlar birikmişti.
İlk takıldığım yer, Enji-san'ın yanıklarla dolu yüzü ve kesilmiş parmakları oldu.
"B-Bu bizim planımızdı... Touya, neler oluyor burada?"
Hemen ardından duyduğum polis sirenleri ile elim ayağıma dolanmış ve ne yapacağımı bilememiştim. Mutluluğumuz kısa sürecekti, şaşırmamıştım. Hiçbir zaman bu kadar uzun süre mutlu kalmamıştım, bozulması gerekliydi sonuçta.
Toıya tek bileğine özgünlük engelleyici kelepçeyi taktı. Beni içeri çekerek, başımdaki kapşonu açtı.
"Çabuk, diğer elimi arkamda kelepçele."
Korkudan ve şoktan ne yapacağımı bilemiyordum. Başımı iki yana doğru salladım.
(Böyle götün tutuşur işte. Artist.)
"Hayır, hayır ben-"
"Keigo."
Bakışlarımı Touya'ya çevirdim. Stres dolu şekilde titriyordu. Ellerini arkaya uzattı.
"Yap şunu."
"Sensiz olmaz Touya! Sen olmadan yapamam!"
Touya bana döndü ve yanaklarımı avuçları arasına aldı.
"O zaman kahramanlığa geri dön ve beni düşeceğim çukurdan kurtar."
Touya dudaklarımdan uzunca öptü ve ellerini yeniden arkasında birleştirdi. Ellerim titreye titreye ellerini kelepçeledim.
Touya önümde dizleri üzerine çöktüğünde, içeriye polis ekipleri gelmişti. Gözlerimi kapattım.
Şu an güçlü olmam gerekiyor. Touya'yı kurtarmak için.
Gözlerimi araladım.
"Götürün şu katili buradan."
Ağzımdan çıkanlara inanamıyordum. Touya benim için kendini feda ediyordu. Ben ise, onun için hiçbir şey yapamıyordum...
Polisler Touya'nın iki koluna girdi ve onu dışarı götürdüler. Bana bakmadı. Belki de arkasına dönse, ben vaz geçecektim. İki elimi de yumruk yaptım. Çenemin titrediğini ve daha fazla dayanamayacağımı hissediyordum.
Dizlerim üzerine çöktüm. Önümdeki Enji-san'ın cansız bedenine bakarak ağlamaya başladım. Etrafımdaki polisler ise sessizce beni izliyorlardı.
Touya için değil, Enji-san için ağladığıma inandırmam gerekiyor.
Yerde sırt üstü yatan cesedin üstündeki tişörtü avuçlarım arasına toplayarak sıktım ve alnımı Enji-san'ın göğsüne yaslayarak, hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.
Polisler bir süreliğine de olsa, beni Enji-san'ın cesedinin yanında yalnız bırakmışlardı. Başımı kaldırarak, Enji-san'ın cansız bedenine bakarken, omuz tarafında, tişörtün altında sarı bir kağıt parçası gördüm.
Enji-san'ın kanı ile kaplı ellerimi üzerime silerek, az da olsa temizledim. Ardından ellerimin tersi ile gözlerimdeki yaşları sildim. Gördüğüm kağıt parçasına uzandım.
"Mutlu yıllar Hawks ve Dabi. -Shigaraki Tomura."
Gördüğüm not ile içimde öfkeden bir ateş yandığını hissettim. Kağıt parçasını avucumda buruşturdum. Dişlerimi sinirden sıkarak, buruşturduğum kağıt parçasını sweatimin önündeki cebe koydum.
Buradan sonra dikkatli oynamalıydım. Touya'yı kurtarmak için, kendimi kurtarmak için, birlikte her şeyden kaçabilmek için.
Bölümleri kontrol etmeden yayınlıyorum, yanlışım varsa affola.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
We Can. | Dabi x Hawks
Fanfiction"Can We?" kitabının devamıdır. Yaşadığı felaketten Tanrı'ya ettiği küfürler ile bir şekilde geçmişe dönen Keigo, yaşadıkları her şeyi değiştirmeye ve sevdiği adamı kurtarmaya çalışır. "Birlikte yaşadığımız bu hayatın bitmemesini istiyorum. Sadece...