Üstümü giyindiğim de çantamı alıp aşağı indim. Bir kaç gündür Aslı ile konuşmuyordum. Nerede ve ne yaptığı hakkında hiçbir fikrim yoktu. Onu aramak yerine arkadaşını aradım.
"Efendim Afra abla?"
"Selin, Aslı orada mı?"
"Hayır, bir şey mi oldu?"
"Bir kaç gündür ona ulaşamıyorum. En son sana geleceğini söylemişti."
"Yok abla buraya hiç gelmedi. En son Klübe gittiğimiz de görüştük."
"O gece eve geldiğini biliyorum. Ondan sonra pek ilgilenemedim onunla. Seni ararsa bana haber ver olur mu?"
"Eski sevgilisi Murat takık ona. Klüpte Aslı sarhoşken ondan faydanmaya çalıştı."
"Neden şimdi haberim oluyor Selin?"
"Aslı söylememi istemedi abla. Susmak zorunda kaldım ben de."
"Murat'ın numarası sende varsa atar mısın bana?"
"Tamam, atıyorum şimdi."
Telefonu kapattığıktan bir dakika sonra Selin numarayı atmıştı. Hiç beklemeden direk numarayı aradım. Sadece çalıyordu, cevap veren kimse yoktu. Bu beni iyice korkutmaya başladığın da arabanın anahtarını alıp evden çıktım. Neyseki çocuğun evini biliyordum.
~
Kapıyı çalıp geri çekildim. Bir kaç saniye sonra kapıyı ağlayan bir kadın açmıştı.
"Kimdiniz?"
"Murat burada mı?" diye sorduğum da kadın daha da ağlamaya başlamıştı. Yanlış bir şey mi sormuştum?
"Ben yanlış bir şey mi sordum?"
"Yok, hayır. Murat bir kaç gün önce öldü." dediğin de kaşlarımı çattım.
"Ne?"
"Ormanda, bir tane kızın cesediyle yan yana bulunmuş." yutkundum, kimden bahsediyordu?
"Kızla ilgili bir şey biliyor musunuz?"
"Cesetleri hala orada. Kaldıramıyorlar, isterseniz gidip bakın."
"Nerede? Yani hangi ormanda?"
"Yeni yapılan sitelerin orada. Issız bir yer, polis arabalarından falan anlarsınız zaten."
"Peki, sağolun."
~
Afra olay yerine gelmişti ama bedenini öyle bir korku kaplamıştı ki, ayakta bile zar zor duruyordu.
"Olay yerine giremezsiniz hanımefendi!" önüne geçen polise kısa bir bakış atıp yerde ki iki cesede baktı.
"Afra!" arkasından gelen Esma hızla Afra'nın yanına ulaşıp kollarını tuttu. Afra buraya gelirken onu da aramıştı.
"Lütfen bana o cesetlerin kime ait olduğunu söyleyin. Lütfen!"
Adam ilk arkasına baktı, ardından da tekrar Afra'ya döndü.
"Biri kadın biri erkek. Murat Yıldız ve Aslı Arzu." Afra bir anda kendini yere bıraktığın da Esma onu tutmamıştı. Dizlerinin yırtıldığını hissedip acıyla gözlerini yumdu. Hangi acıya yumacaktı gözlerini? Kardeşi orada yatıyordu, cansız bir şekilde hem de. Hıçkırıkları içinde boğulurken elini boğazına götürdü. Yıkılmıştı, yaşadığı en acı şeydi bu.
"Hayır, benim kardeşim değil o! Başka biridir, iyi bakın yalvarırım."
Esma korkuyla Berat'ı ve bir kaç kişiyi aramıştı. Afra hala daha yerden kalkmamış, ellerini kuru toprağa vuruyordu. Elleri, dizleri her yeri yavaş yavaş kanamaya başlamıştı, bunun ne önemi vardı ki?
"Benim kardeşim değil o! Değil!" ne yapıp ne etse de bu bir gerçekti. Ama bunu kendine yediremiyordu.
"Hadi kalk Afra.". Esma ellerini Afra'ya sarıp onu yavaşça ayağa kaldırdı.
"Kardeşim de alıp gidelim Esma, lütfen."
"Esma." Berat'ın sesini duyduğun da hemen kafasını kaldırıp, gülümseyen Afra bu sefer hiçbir şey yapamamıştı. Berat yanlarına geldiğin de Esma Afra'yı Berat'a verdi. Berat hala daha olayı kavramaya çalışırken Afra'nın çığlığı tüm ormanı kaplamıştı.
"Afra, güzelim gel gidelim hadi."
"O daha küçük, üşür oralarda. Onu da alıp gidelim Berat yalvarırım." dediğin de yorgunlukla Berat'ın üstüne bıraktı kendini. Vücudu bu kadar şeyi kaldıramamış, en sonunda da kendini salmıştı. Berat onu kucağına alıp arabaya doğru ilerledi. Bundan sonra Afra nasıl yaşayacaktı. Her şeyini kaybetmişti, her şeyini...
~
Afra ağlayarak uyandığın da Berat hızla yanına oturup ellerini yüzüne koydu.
"Şşş!"
Afra kafasını Berat'a çevirip öylece baktı. Boş bakışları vardı bu sefer. Yüzünde bir tane bile mimik yoktu. Berat göz yaşlarını silip saçlarını okşamaya başladı.
"Aslı, o nerede?" Afra'nın sorduğu soruyla odada ki herkes sessiz kalmıştı. Buna ne cevap verebilirlerdi ki? Afra yavaşça yatakta dikleşip boş boş etrafa baktı. Normalde bu kadar sakin olmazdı, Berat bir doktor çağırıp sakinleştirici iğne yaptırtmıştı.
"Berat biz gidelim. Ben durumu Abdullah hocaya anlatırım." Dorukhan son kez Afra'ya bakıp odadan çıktı. Koskoca odada sadece Berat ve Afra kalmıştı.
"Sana sarılabilir miyim?" Berat hemen yanına oturup kollarını Afra'nın bedenine sardı. Bu zaman da ona en büyük desteği sadece Berat verebilirdi.
"Kimsem kalmadı. Annem, Aslı, sen-"
"Şşş! Ben hep buradaydım Afra. Ölene kadar da yanında olacağıma söz veriyorum." Afra bu lafın ardından derin bir nefes almıştı.
"Senin sevgine sığınmak istiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Göz Göze/ Berat Ayberk Özdemir (Tamamlandı)
FanficTAMAMLANDI Karadeniz'in hırçın dalgaları kayalıklara vururken, soğuktan bedenim titredi. Berat susmuş öylece yüzüme bakıyordu. "Ee? Böyle susmak için mi o kadar şey anlattım sana?" Dudağının kenarı yana kıvrıldığında bana doğru bir adım attı. Hala...