Sen

2K 50 27
                                    

Üstüme bir kaban giyindiğim de hazırdım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Üstüme bir kaban giyindiğim de hazırdım. Kuzey'in üstüne küçük olan hırkalarımdan birini giydirip odadan çıktım. Aşağı indiğim de adam önden önden yürüyüp beni yönlendirdi. Arabaya vardığımız da Kuzey'i kucağımdan bırakmadan arka koltuğa oturdum. Nereye gittiğimiz hakkında hiçbir fikrim yoktu. Berat neden bana haber vermemişti ki?

Sahile geldiğimiz de kaşlarımı çatıp camdan etrafa baktım. "Burası mı?"

"Evet efendim." başka bir şey demeden arabadan indim. Araç yanımdan uzaklaştığın da sahile doğru yürüdüm. Karanlıktı sanki.

"Afra." Kübra'nın sesini duyduğum da hemen kafamı o tarafa çevirdim.

"Ne oluyor?"

"Berat biraz daha ileride. Daha çok bekletme git hadi." kucağımdan Kuzey'i aldığında dediği yere doğru ilerledim. Uzaktan gelen ışıklar yürüdüğüm yolu yeteri kadar aydınlatıyordu. Işıklar gittikçe artmış, bir kaç süsleme çıkmıştı karşıma. Biraz daha ilerlediğimde gördüğüm beden ve arkasında yazan şeylerle arkamı döndüm.

Berat karşımda duruyordu tamam, ama arkasında koskocaman Marry Me yazısı olayı farklı boyuta taşıyordu. Heyecandan ve bir anda girdiğim stresten ayaklarım titremeye başlamıştı. Omzuma dokunan ellerle yavaşça arkamı döndüm.

"Sakinleş, kendini bana bırak." Berat elimden tutup beni yazının olduğu yere götürdü. Acayip mükemmel süslenmişti burası. Ne yani geldiğimizden beri herkes bunun için mi otelden kaçıp duruyordu?

Berat yere eğilip yüzük kutusunu açtığın da bir kaç saniyeliğine yumdum gözlerimi. Ağlamak istiyordum şuan.

"Bak bana." kafamı yerden kaldırıp gözlerinin içine baktım. Benim kadar o da heyecanlıydı. "Bu zamana kadar her anımda yanımdaydın. Bundan sonra da hep yanımda ol istiyorum Afra. Aşkın anlam bulması için iki yüreğin buluşması lazımdır, aşk göz kırptığında rüzgarına kapılmak gerekir. Aşkı arıyorsan yüreğini açık tutmalısın, ben seni görünce aşkı buldum." Durdu, derin bir nefes aldı.

"Benimle evlenir misin Afra?" bana sorduğu en güzel soruydu bu.

Gülümsedim "Evet.." sesim o kadar kısık çıkmıştı ki, ardından göz yaşlarım süzülmüştü yanağımdan. Berat hızla ayağa kalkıp bana sımsıkı sarıldığın da ellerimi boynuna doladım. Geri çekilip yüzüğü elime takıp ardından öpücük kondurdu. Ellerini yanaklarıma götürüp akan göz yaşlarımı sildiğin de gözlerinin içine bakmaktan başka hiçbir şey yapmıyordum. Gözlerine doya doya bakmak yetiyordu bana. Ağzımdan çıkacak her kelime sanki gözlerimden belli oluyordu ki Berat bunu kolaylıkla anlayabiliyordu. Şansımdı...

~

Berat'lar antrenman yaparken biz de klübeden onları izliyorduk. Milli takım maçı olduğu için en önemli maçlardan biriydi. Bunun için daha da sıkı çalışıyorlardı. Parmağımda ki yüzüğü dakika başı çıkarıp geri takıyor, döndürüp duruyordum. Gözümü bile ayırmıyordum parmağımdan. Böyle boş boş durmaktan sıkılmaya başlamıştım. Telefonumu çıkarıp dün çekilmiş bir kaç fotoğrafı İnstagram'a attım.

Göz Göze/ Berat Ayberk Özdemir (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin