5. Bölüm

646 70 118
                                    

Jung Hoseok. Bangtan'ın dans kralı, hayranların gün ışığı, herkesin umudu Hoseok.

Son zamanlarda, kendi haline bir umut bulmakta epey zorlanıyordu aslında. Sonu hiç iyi bitecek gibi görünmeyen bir çıkmazın içine girmiş, sadece yavaş yavaş yürüyordu. Elinden gelen tek şey, düşünmemek, umursamıyormuş tavırlarına devam etmekti yalnızca. Bu aynı zamanda yapmayı en iyi bildiği ve zamanla ustalaştığı bir konu olduğu için fazla zorlanmıyordu neyse ki.

Aksi taktirde onca olaydan sonra bütün üyelerle birlikte dans pratiği yaparken yine kendini derin düşüncelere dalmış halde bulması gerekirdi.

Oysa içinde onca deprem olurken, dışarı tarafta bir yaprak bile kıbırdatmıyordu.

"Öldürecek gibi baktığına göre yine yanlış yapıyorum, değil mi?"

Belki de artık o kadar da usta değildi.

Seokjin nefes nefese kalmış halde yere çökerken Hoseok'a yönelttiği soru karşısında diğer üyelerde buna gülerek katılmıştı. Dans liderinin mimikleri bugün kendini fazla belli etmese de, yüz ifadesinden her şeyi okumak gayet mümkündü. Aynadan onlara bakmakla yetinmişti sadece.

"Önemli değil, küçük bir yer. Devam edelim."

Şarkıyı başa sarmaları için talimat verdiği an itibariyle diğer beş üyenin de Jin'e katılıp mızmızlanarak yere çökmesi uzun sürmemişti. Jimin bayılma numarası yaparak başını Jungkook'un kucağına koyduğunda dışarıdan oldukça güzel bir görünüm ve Taehyung'un dalga geçmesi için harika bir sebep yaratmışlardı.

"Yoruldum."

"Karnım acıktı, yemekten sonra devam edemez miyiz?"

Namjoon, sanki mümkünmüş gibi suratı daha çok asılan Hoseok'a tam olarak odaklandığında salonda tuhaf bir sessizlik oluştu.

"Biraz dinlemelisin sen de, yemek de yemedin bugün hiç."

En arkada, Hoseok'a en uzak yeri kendine edinen Yoongi'de oldukça gergin olsa da belli etmeyenlerdendi yine. Sadece, gözlerinin sürekli Hoseok da takılı kalması sinirini fazla bozuyordu. Bu onun için zararlı bir alışkanlık gibiydi ve bir süreden sonra istemsiz yapmaya başladığında karşı koyamadı.

Dikkat çekmemek için özen göstermesi bir tarafa, zaten dans pratiklerinde genellikle gözler Hoseok'un üzerinde olduğu için ayriyeten uğraşmasına gerek kalmıyordu. Durumundan memnundu yani.

"İstemiyorum Joon. Siz dinlenin, hava alacağım."

Ekip grubun yemeklerini getirmeye başladığında Hoseok çoktan odadan ayrılmıştı. Jungkook ise Taehyung'dan aldığı fikir ve talimatla iki kişilik yemek alarak üyelerin yanından uzaklaşıp hyungunu bulabileceğine emin olduğu tek yere adımladı. Terasta onunla konuşabileceği uygun bir alan da bulunuyordu hem.

Aynı anda bütün olanları üçlü olarak gittikleri yemekte öğrenen Jimin, kafasındaki planları uygulamaya geçirmek amacıyla yemeğini Yoongi'nin yanında yemeye karar vermişti. Yavaşça diğerlerinden uzaklaşarak yere oturduğunda ses tonunu da kısık tutmak için çaba sarf etmesi gerekiyordu.

"Hiç konuşmuyorsunuz, ha?"

Daldığı ve sadece çubuklarıyla sağa sola ittirdiği yemeğinden çektiği dikkatini Jimin'e yönlerdirdi anında Yoongi ise. Ardından birkaç saniye için etrafına bakınıp onları duyabilecek kimsenin olup olmadığını kontrol etti.

Bu sırrı şimdiye kadar başarılı bir şekilde saklayabildikten sonra, Jimin yüzünden her şeyin mahvolmasını istemezdi. Hoş, daha ne kadar mahvolabilecekleri tamamen ayrı bir muammaydı ama..

jealous//sope✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin